Terör saldırısı ile FETÖ darbe girişimine sahne olan Atatürk Havalimanı'nda yolcuların güvenli seyahati için Avrupa'nın önde gelen terminallerinde kullanılan teknolojik sistemlerden azami ölçüde yararlanılıyor. Bu kapsamda havalimanı güvenliği için metro kapılarına X-Ray cihazları konuldu, yurt dışından sipariş edilen araç tanıma sistemi ana giriş kapısına yerleştirildi. Uçak içi güvenli seyahat için hava yolu şirketinin bankolarında alınan yolcu bagajları EDS sistemindeki yüksek teknolojili cihazlarca 7 aşamalı kontrolden geçiriliyor. Pasaport kontrolünün ardından güvenlik aramasından geçen yolcuların yanında getirdikleri paket ya da şişe sıvılar İngiltere'den getirilen cihaza konularak, patlayıcı maddelere karşı taranıyor. Patlayıcı madde veya tehlikeli durumun olmadığı tespit edilen sıvılar, yolculara hemen iade ediliyor.

DAEŞ'in kanlı saldırısı ile Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine sahne olan Atatürk Havalimanı'nda son teknolojik sistemlerle alınan güvenlik önlemleri yolcuların güvenli bir şekilde seyahat etmelerini sağlıyor.

Atatürk Havalimanı'ndaki güvenlik önlemleri, 28 Haziran'daki terör saldırısı ile Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından daha da artırıldı. Yolcuların, terminalde güvenle seyahat etmeleri için Avrupa havalimanlarında kullanılan teknolojik sistemlerden azami ölçüde yararlanma yoluna gidildi. Terminal içinde ve dışında yeni uygulamalar hayata geçirildi.

Bu kapsamda havalimanı metrosunu kullanan yolcular için istasyonların girişine X-Ray cihazları yerleştirildi. Bagajlarıyla cihazlardan geçen yolcular, sinyal vermemesi halinde metroya giriş yapabiliyor. Sinyal veren yolcuların üst ve valizleri güvenlik görevlilerince aranıyor.

Atatürk Havalimanı'na gelen araçların rutin asayiş uygulaması nedeniyle polis tarafından aranması sonucu oluşan yoğunluk yetkilileri harekete geçti. Yeni araç cepleri inşa edilerek, havalimanı girişinde polis ekiplerinin arama alanı genişletildi.

Ayrıca yurt dışından sipariş edilen X-Ray araç tanıma sistemi giriş kapısına konuldu. Daha önce polisler tarafından araç içinde bulunan kişiler indirilerek, detaylı arama yapılıyordu. Yeni sistemle buradaki vakit kaybının önüne geçilerek, havalimanı girişindeki araç kuyruğu azaltıldı.

MOBİL SİSTEMLE PLAKALAR TESPİT EDİLİYOR

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından oluşturulan Mobil Plaka Tanıma Sistemi, havalimanında da uygulanmaya başlandı. MOBESE sistemleri ile uyumlu çalışan sistem sayesinde çalıntı ve ikiz plakalı araçların tespiti anında yapılıyor. Havalimanına giren araçların plakası sistem sayesinde hızla sorgulanıyor. Herhangi olumsuzlukta araçların bilgileri polis ekiplerine iletiliyor. Gün boyunca binlerce aracın geçtiği havalimanı trafiği ile otoparkların güvenliği kontrol edilebiliyor.

Havalimanına gelen yolcuların valiz ile üstleri sinyal gücü arttırılan X-Ray cihazlarıyla aranıyor. Güvenlik görevlileri, sinyal veren yolcuları metal dedektörüyle kontrol etmesinin ardından terminal girişine izin veriyor.

Hava yolu şirketinin bankolarında bilet işlemlerini bitiren yolcuların bagajları ise Patlayıcı Madde Tespit Sistemi (EDS) ile yüksek teknolojili cihazlarla kontrol ediliyor.

UÇAĞA GİDEN BAGAJA 7 SEVİYELİ ARAMA

Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) ve Avrupa Sivil Havacılık Konferansı'nın (ECAC) güvenlik kriterlerine uygun sistem sayesinde bagajların, check-in işleminden sonra X-Ray taramasından geçirilmesini sağlıyor. Bagajlar, uçağa yüklenene kadar yedi farklı seviyedeki kontrolden geçiyor. Böylece, yolculara terminal girişlerinde yapılan güvenlik arama ve taramalarında kolaylık sağlanıyor.

Bagajlarını teslim eden hususi (yeşil) ve hizmet (gri) pasaport sahibi yolcuların, bağlı bulundukları kurumdan aldıkları görev ya da yurt dışına çıkış izin yazısı terminalde oluşturulan özel bankolarda kontrol ediliyor.

FETÖ darbe girişiminin ardından başlanan uygulama kapsamında daha önce vize ihlal ofisinde yapılan işlemler için gidiş terminalinde özel kontrol bankoları kuruldu. Polis tarafından sistemde yapılan bazı kontrollerin ardından yurt dışına çıkışlarında herhangi bir sakınca görülmeyen yolcuların uçaklara zamanında gitmesi sağlanıyor. Böylelikle pasaport kontrol noktalarındaki yoğunluk azaltıldı.

Pasaport kontrolünün ardından yine güvenlik aramasından geçen yolcular daha önce beraberinde getirdikleri sıvıları bu alana bırakmak zorunda kalıyordu. Bu durumu ortadan kaldıran Avrupa'daki sistemin benzeri Atatürk Havalimanı'nda da uygulanmaya başlandı. Sivil havacılık yetkilileri, İngiltere'deki "sıvı patlayıcı tespit cihazını" havalimanına yerleştirdi.

YOLCULAR SULARINI UÇAĞA GÖTÜREBİLİYOR

Yolcuların bagajından çıkan şişe veya paket sıvılar, cihazın haznesine konulmasının ardından bilgisayarla taranıyor. Avrupa'daki sekiz büyük havalimanında uygulanan sistemle patlayıcı madde veya tehlikeli durumun olmadığı tespit edilen sıvılar, yolculara hemen iade ediliyor. Yolcular isterlerse sıvıları uçaklara da götürebiliyor.
Yolcuların güvenliği için terminalin içinde de teknolojiden azami şekilde yararlanılıyor. Havalimanının her noktasını görebilen kameralar kullanılırken, kokuya duyarlı K-9 köpekleri de polis nezaretinde tam gün devriye geziyor.x

Günün her saatinde yolcuları rahatsız etmeyecek şekilde terminalde dolaşan, uyuşturucu ve bomba konusunda özel eğitim almış köpekler, şüpheli görülen valizleri de arayabiliyor.

ahaber