AA - Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Eylül 2015'te Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) finansal ayağına yönelik başlatılan soruşturma kapsamında, 71 klasörden oluşan dava dosyasından 2 bin 527 sayfalık iddianame hazırlanarak Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu.

Mahkemenin kabul ettiği iddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen "bir numaralı" sanık olarak yer alırken, 13'ü tutuklu 111 sanığa "Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek", "Terörizmin finansmanı", "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs", "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Nitelikli dolandırıcılık" gibi suçlamalar yöneltildi.

110 sanık hakkında 2 yıl ila ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezası talep edildi.

Fetullah Gülen hakkında istenen cezalar

İddianamede, örgütün elebaşı Gülen'in "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle nitelikli dolandırıcılık" ve "Terörizmin finansmanı" suçlarını işlediği belirtildi.

Savcı, isnat edilen suçlardan ve diğer zanlıların işlediği suçların ceza miktarlarının eklenmesiyle FETÖ elebaşı Gülen hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 900 yıl hapis cezası ile 2 milyon 210 bin gün adli para cezası verilmesini talep etti.

"Devletin tüm kurumlarını ele geçirmek istiyorlar"

İddianamede, FETÖ'nün uzun yıllardır resmi kurumlar ve istihbarat birimlerinde yapılanarak devlet arşivlerine girmeyi başardığı, ilk etapta devlete karşı savaş vererek hedeflere ulaşmanın yıpratıcı olacağı düşüncesiyle mevcut sistemi yıkmak yerine, devletin tüm kurumlarını ele geçirmeyi hedeflediği belirtildi.

Örgütün, yurt içinde ve yurt dışında vakıf, dernek, özel okul, şirket, dershane, öğrenci yurdu, yayın organı, gazete, TV istasyonu, faizsiz finans kurumu, sigorta şirketleri kurarak amacına uygun planlı, programlı ve gizli olarak faaliyetlerini yürüttüğü, kurgulanmış soruşturmalar, sahte ihbar mektupları, yasa dışı dinlemeler, gerçeğe aykırı deliller üzerine kamuoyunda kaos ortamı oluşturduğu ifade edildi.

FETÖ'nün kendilerinden olmayanlara karşı sistemli bir baskı, korkutma, yıldırma, sindirme ve tehdit faaliyetleri yürüttüğü, daha sonra da silah, cebir ve şiddet kullanarak ülke yönetimini ele geçirmeye çalıştığı iddianamede yer aldı.

Paraları paravan şirketler aracılığıyla ABD'ye aktarmışlar

İddianamede, örgüt üyelerinin "himmet", "bağış", "kurban", "zekat" gibi yöntemlerle özellikle iş adamlarından topladıkları paraları, kurdukları paravan şirketler aracılığıyla Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Afrika, Tunus, Fas, Ürdün, Almanya gibi ülkelerdeki bankaları kullanarak ABD'ye aktardıkları tespitinde bulunuldu.

FETÖ'nün Uşak'ta 1984 yılından itibaren faaliyet gösterdiği, özellikle iş dünyası ve bürokraside önemli isimleri kullanarak örgüt adına çıkar sağladığı belirtilen iddianamede, 6 kişi şikayetçi, 60 kişi mağdur olmak üzere toplam 220 tanık ifadesi yer aldı.

Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ/PDY'nin finans ayağına yönelik Eylül 2015'te başlattığı soruşturma kapsamında Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 83 kişiyi gözaltına almış, FETÖ yapılanmasında "bürokrasi imamının yardımcısı" olduğu iddia edilen iş adamı Hazim Sesli ile Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Ali Yıldırım'ın da aralarında yer aldığı 13 kişi tutuklanmıştı.

Operasyon kapsamında 20 kişi hakkında ise yakalama kararı çıkarılmıştı.