Bölgede çok yaygın bir şekilde PKK tarafından DBP`li belediyeler ve kimi dernekler aracılığıyla iş adamlarına ve esnafa “haraç zarfları” gönderildiği, söz konusu zarflarda geçen meblağı ödemeyenlerin ise cezalandırıldığı ileri sürüldü.

PKK`nin; yıkımlarına neden olduğu Sur, Cizre, Silopi ve Nusaybin`e yardım adı altında yasal görünüm verilmiş dernekler ve belediyeler aracılığıyla, kişi ve kurumların ticari ölçeğine göre farklı renklerde zarflar gönderdiği öğrenildi.

Türkiye Kürdistan`ındaki uyuşturucu tacirlerinden “vergi” adı altında milyonlarca lira topladığı bilinen PKK, son dönemlerde bölge esnafı ve iş adamları üzerinde büyük baskı kurarak haraç topluyor. İLKHA`nın edindiği bilgiler, haracın ve halk üzerindeki baskının boyutlarını gösteriyor.  

Diyarbakır`da özellikle Kayapınar Belediyesi`nin üst düzey yöneticilerinden ve aynı zamanda farklı STK`ların da başkanlığını yapan kentteki bir yerel marketler zincirinin sahibi olduğu belirtilen kişinin talimatıyla “zarf”ların belirli iş adamı ve esnafa gönderildiği iddia ediliyor.

Haraç vermeyen AVM`lere saldırıda bulunuldu

Söz konusu iddialarda işadamlarının ekonomik seviyelerine göre para talep edildiği, Diyarbakır`da bulunan büyük AVM`lerden yüklü miktarda haraç alındığı, haraç vermeyen AVM`lere ise saldırıda bulunulduğu belirtildi. Hatırlanacağı üzere yaklaşık 5 ay önce Diyarbakır`ın en büyük AVM`lerinden birine el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlenmiş, kısa bir süre sonrada silahlı saldırı yapılmıştı.

Kentteki özel bir şirketin yetkililerinden olan ismi bizde saklı yönetici, kendilerine zarf getirildiğini zarfın içerisinde ise “Kürdistan`da geçen süreçte zor durumdayız. Devlet tarafından bütün ticaretimiz kesildi. Ekonomik olarak çok zor durumdayız. Diyarbakır`dan,  Kürdistan esnafının desteğini bekliyoruz.” yazılı notun olduğunu söyledi.

“Haraç zarfı” diye tabir ettiği zarfın kendisine verildiğinde tepki gösterdiklerini ifade eden şirket yöneticisi, “Zarfı gördüğüm ve içinde yazılanlara baktığım gibi yırtım. Bizim onlara verecek paramız olmadığını söyleyince zarfı veren kişi,  kendisinin aracı olduğunu söyledi.” dedi.

Diyarbakır`da toptancılık yapan ve yine ismi bizde saklı olan bir esnaf ise söz konusu zarflar hakkında şunları söyledi: “Kaçırılarak veya kendi istekleriyle gidip bu haraçları ödeyenlere kısa bir süre sonra bu defa başka kurum veya birimler adıyla gidilip yine ‘yardım` talebinde bulunuluyor. Yani anlayacağınız bunlarda birimler de eksik olmuyor. Şehir yapılanması! Mahalle yapılanması! Gençlik yapılanması! Falan yapılanma, filan yapılanma derken kimseye hayat hakkı tanınmıyor.” ifadelerini kullandı.

Ayrıca bunlarla beraber belediyelerde de personeller arasında, mevki ve makamlarına göre para toplandığı belirtilirken, bundan rahatsız olan ama can güvenliği olmadığı için sessiz kalan kimi personeller de istenilen paraları ödemek zorunda kaldıklarını söylediler.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi`nin etkin yöneticilerinden birinin organizesiyle belediye müdürlerine sarı zarf verildiği, müdürlerin de bu zarfları kendi bünyesinde çalışan personellere dağıttıkları belirtilirken, çalışanların bazılarından bir maaş, bazılarından bin TL kimilerinden de 300 TL toplandığı iddia edildi. Söz konusu zarfları gönderen belediye yöneticisinin ise önceki aylarda yine aynı konuyla alakalı gözaltına alınıp bırakıldığı ileri sürüldü.

Kızıltepe`de haraca gelen PKK`li kendi silahıyla vuruldu

Mardin`in Kızıltepe ilçesinde esnaftan haraç isteyen bir PKK`li, işyeri sahibi tarafından ayağından vuruldu.

Kızıltepe`deki tarihi İpekyolu üzerinde bulunan bir otomotiv firmasına giden Almanya doğumlu Türkiye vatandaşı S.A, iş yeri sahibine bir makbuz uzatarak, PKK`nin kendisine ceza kestiğini ve tahsil etmeye geldiğini söyledi.

Para vermeyeceğini söyleyen işyeri sahibi ile PKK`li arasında tartışma çıktı. Bu sırada, haraç isteyen kişinin silahını alan işyeri sahibi, onu ayaklarından vurdu. Kimileri güç yettiremeyip istenilen haracı verirken kimi de Kızıltepe örneğindeki gibi PKK`nin tehdidine boyun eğmeyerek istenilen haracı vermiyor.

15 Temmuz ABD destekli darbe girişiminden sonra yaşanan kaosu fırsat bilip, güvenlik boşluğundan da yararlanan PKK`nin, farklı illerde de esnaftan haraç topladığı haberleri geliyor.

Bu illerden Muş`ta uzun yıllardır esnaflık yapan A.C, özellikle darbe girişiminden sonra devlet otoritesinde sarsılma gören PKK`nin bunu fırsata çevirerek esnafa, örgüte para yardımında bulunmaları için baskı uyguladığını anlattı.

“Darbeci teröristlerle uğraşırken bölgede güvenliğin ihmal edilmemesi gerekir”

A.C, “Örgüt özellikle bu darbe süreci ile yeniden sahaya indi. Şu ana kadar benim duyduğum kadarıyla birçok esnaftan haraç istemiş, karşı geleni ve vermeyeni ise cezalandırmakla tehdit etmişler. Hepimizin de gördüğü gibi PKK yeniden yol kesmeye, baskınlar yapmaya ve bomba patlatmaya başladı. Darbeci teröristlerle uğraşırken bölgede güvenliğin ihmal edilmemesi gerekir.”

“Serhad Saha Komutanlığı yazılı pusulalarla kapımıza dayanıyorlar”

Örgütün son bir haftadan bu yana yeniden şehirlere inerek insanları, bilhassa esnafı tehdit ettiğini ifade eden Van`daki esnaftan R.B. ise önlem alınmaması durumunda örgütünün daha çok halkı baskı altına alacağını söyledi.

R.B, “Ellerinde, üzerinde Serhad Saha Komutanlığı yazılı pusulalarla kapımıza dayanarak her birimizden yüklü miktarda haraç istiyorlar. Bizi bu paraları vermeye mecbur ediyorlar. Aksi takdirde işyerlerimizi yakmakla, hatta bizleri dağa kaldırmakla, öldürmekle tehdit ediyorlar. Bunca yıldır Van`da esnaflık yapıyorum ama açıkçası buraları terk ederek gitmeyi düşünüyorum. Yeter artık, canımıza yetti. Herkesin bin bir umut beslediği çözüm sürecinde dahi bu zalim örgütün tehditleri devam ediyordu. 7 Haziran sonrası başlayan operasyonlarla çok ciddi manada zayıflamışlardı ve artık halka ilişmiyorlardı. Fakat bu darbe girişimi sonrası devlet darbeci teröristlerle uğraşırken belli ki bunlar bir kez daha kolladıkları fırsatı yakalamış oldular.” ifadelerini kullandı.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş geçtiğimiz ay bir gazeteye verdiği röportajda PKK`ye ardım ettikleri gerekçesiyle kayyum ataması gündemde olan belediyelerle ilgili yaptığı değerlendirmede ilginç ifadeler kullanmıştı.

Demirtaş: Karadenizli iş adamları bölgede PKK`ye çok büyük paralar verdiler!

PKK`nin bölgede haraç topladığını bir anlamda kabul eden Demirtaş, şunları söylemişti: “Eğer bazı kişiler ve şirketler PKK`ye yardım yaptı diye suçlanacaksa Rizeli işadamlarından başlayabilirler. Özellikle Doğu`da ihale almış; baraj, yol ve köprü ihalesi almış AKP`li Karadenizli işadamları... Erdoğan bunları ismen biliyor. Bunlar PKK`ye ciddi yardımlarda bulunduklarını da saklamıyorlar. Erdoğan`a bunu defalarca gidip şikâyet babında da ifade etmişlerdir. ‘Biz PKK`ye vergi ödemeden orada çalışamıyoruz` diye. Erdoğan da bunu engellemediğini birkaç defa üstü kapalı toplantılarda söyledi. O AKP`li şirketlere kayyım atayacaklar mı? Çünkü onlar bildiğim kadarıyla PKK`ye çok büyük paralar verdiler. Gönüllü mü yoksa mecburi mi verdiler bilemem. Ama belediyeler PKK`ye yardım yaptı yalanına sığınmak yerine mümkünse kayyım atayacaklarsa bu AKP`li büyük şirketlere atasalar daha iyi olur.”

“İş adamları haraç pusulalarıyla beraber Duhok, Zaxo ya da Feraşin`e gidiyor”

Bölgede çok yaygın bir şekilde PKK tarafından iş adamlarına haraç pusulaları gönderilirken, para talep edilen kimi iş adamlarının ise belirtilen zamanlarda Duhok, Zaxo ve Feraşin`e giderek kendileri için belirtilen haracı ödemek zorunda kaldığı da biliniyor.  (İLKHA)