Gaziantep’te restore edilen tarihi eski Antep evlerinin restorasyon çalışmalarında çalışan Suriyeliler, ekmek paralarını taştan çıkartıyorlar. Taş ustalarının elinin altında amele olarak çalışan Suriyeliler, ailelerinin geçimini sağlamak için zor şartlara rağmen hayata tutunmaya çalışıyorlar.

Suriye’deki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye yerleşen sığınmacılar, çok zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiklerini belirterek, her şeye rağmen hayata tutunmaya çalıştıklarını söylediler. Suriye’deki savaşın bir an önce bitmesini temenni eden Suriyeli sığınmacılar, doğup büyüdükleri topraklara dönmenin özlemi içinde yaşıyor.

Suriye'deki iç savaştan kaçarak bundan 3 yıl önce ailesi ile birlikte Gaziantep’e sığınan 4 çocuk babası Ferhat Almani, Suriye’de fabrikatör olduğunu belirterek, ancak Gaziantep’te ise inşaatlarda çalışarak ailesinin geçimini sağlamaya çalıştığını söyledi.

Kimseye muhtaç olmadan yaşamını sürdürebilmek için inşaatlarda çalıştığını belirten Ferhat, Kürtçe ifadelerle Gaziantep’te hayata nasıl tutunduğunu anlattı:

“Daha önce Kobani ile Halep arasındaki bir köyde ikamet ediyordum. 3 yıldır Türkiye’deyim. Suriye’deki iç savaştan dolayı kaçtım ve buraya sığındım. Ailemi ve annemi buraya getirdim. Burası Allah’a hamd olsun iyi ama her iş zahmetli ve burada hayat çok pahalı. Biz istiyoruz ki savaş bitsin bir an önce Suriye’ye tekrar dönelim. Biz orada hiçbir şeye muhtaç değildik. Burada hayat çok pahalı ve nereye gitsek pahalı üstelik evlerimiz kiralık. Elimizi neye atsak pahalıdır.”

"Suriye'de fabrikatör, Türkiye'de amele durumuna düştük"

"Biz kendi ülkemizde daha rahat ve huzurluyduk" diyen Ferhat, “Suriye’de çalışma iyi ve hayat ucuzdu. Burası Suriye gibi değil. Biz böyle olduğunu bilmiyorduk. Biz bir an önce savaşın bitmesini ve tekrar kendi ülkemize, evimize ve doğduğumuz topraklara dönelim. 3-4 yıl olmuş gelelimiz ama hala buraya alışamadık. 4 çocuğum var. Biz oradaki savaştan dolayı buraya geldik. Biz kendi canımızı zorla kurtardık. Biz ilk önce Kobani’ye oradan da buraya geldik. Kobani hep yıkıldı. Her birimiz bir tarafa dağıldık. Kimimiz Avrupa’ya kimimiz de Türkiye’ye geldik. Hepimiz bir yerlerde perişan olduk.” dedi.

Suriye’de fabrikatör, Türkiye’de ise amale olduğunu belirten Ferhat, “Burada hep amelilik yapıyoruz. Benim işim taşları kesmek. Burada ne iş varsa hepsini yapıyoruz. Suriye’de bizim fabrikamız, arabamız ve evimiz vardı. Karo fabrikamız vardı. Biz hiçbir şeye muhtaç değildik. Fakat bugün ise amele durumuna düştük. Bir an önce savaş bitip topraklarımıza dönmek istiyoruz.”ifadelerini kullandı.

"Suriye bizim toprağımız, biz orada doğup büyüdük"

Ailelerini bırakarak geldiği Türkiye'de ne iş olursa yapmaya çalıştığını belirten Muhammed Abdallah ise iç savaş nedeniyle Türkiye'ye kaçtıklarını ancak akrabalarının Suriye'de kaldığını söyledi.

Abdallah, “4 sene önce Türkiye’ye geldim. Suriye’de savaş başladı. Bizde mecburen savaştan kaçarak buraya geldik. Türkiye’ye gelip çalışmaya başladık. Evli değilim. Annem ve babamda Suriye’de kaldı. Buraya getirecektim. Fakat burada hayat şartları zor. Ben tek çalışıyorum. Mecburen anne ve babama bakıyorum. Biz Halep’te kalıyorduk. Fakat Halep diye bir şey kalmadı. Burada da taş işleme işinde çalışıyoruz. İnşallah bir an önce savaşın bitmesini anne ve babamızın yanına dönmek istiyoruz. Suriye bizim toprağımız. Biz orada doğup büyüdük.”şeklinde konuştu.

Suriyeli bir diğer sığınmacı da, Türkiye'ye geldikten sonra bir şekilde rızıklarını çıkarmaları gerektiğini ve bir an önce Suriye’deki iç savaşın bitip ülkelerine dönmek istediğini belirtti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)