Çeşitli programlara katılmak üzere Giresun'a gelen Canikli, Ordu-Giresun Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecenin İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılma kararıyla ilgili sorusunu yanıtlayan Canikli, "İngiltere halkı Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı verdi. Bu Avrupa Birliği tarihi açısından ve Avrupa Birliği geleceği açısından çok önemli bir hadise. Çünkü İngiltere Avrupa Birliği'nin en kadim en güçlü ülkelerinden bir tanesi." diye konuştu.
Canikli, Avrupa Birliği'nin dağılma sürecine girdiğini de belirterek, şöyle devam etti:
"İngiltere'nin bu nedenle Avrupa Birliği'nden ayrılması öncelikle Avrupa Birliği açısından tam bir şoktur. Büyük bir darbedir. Bundan sonra Avrupa Birliği açısından hiçbir şey kesinlikle eskisi gibi olmayacaktır. Çok hayalperest olmaya gerek yok. Çok aşırı iyimser yorumlara yapmaya gerek yok. Olayı gerçek boyutuyla, gerçek sonuçları itibariyle değerlendirmek gerekiyor. Artık Avrupa Birliği bundan sonra büyüme, bütünleşme, güçlenme değil, bana göre çözülme ve dağılma sürecine girmiştir."
Bu noktaya tesadüfen gelinmediğine değinen Canikli, AB'nin medeniyetlerin barıştırılması projesi, evrensel değerlerin korunması ve onların sürdürülmesi üzerine inşa edildiğini bildirdi.
Canikli, "Fakat uygulamada böyle olmadı. Maalesef Avrupa Birliği bir haçlı anlayışına saplandı kaldı. Onun ötesine geçemedi. Esasında medeniyetler arasında çatışmanın önlenmesi ve dünyada gerçek anlamda daha barışçıl bir ortamın oluşturulması açısından böyle bir hedef için Avrupa Birliği çok harika bir fırsattı. Mükemmel bir fırsattı. Ama Avrupa Birliği savunduğu ilkelerin hemen hemen hiçbirisine, özellikle evrensel ilkeler açısından uymadı. Ona sadık kalmadı."
"Avrupa Birliğinin geleceğini çok ciddi sorgulanacak"
Canikli, Avrupa Birliği'nin çatırdamaya başladığını vurgulayarak, "Avrupa Birliği eğer bunları hayata geçirebilmiş olsaydı, yani haçlı bir kulübün ötesine taşımış olsaydı bu değerleri gerçek anlamda medeniyetleri buluşturmayı başarmış olsaydı, medeniyetlerin çatışmasından kaynaklanan sorunlar gündeme gelmeyecekti. Ya da en az seviyede gündeme gelecekti. Ama maalesef Avrupa Birliği bunu yapmadı. Bu tarihi fırsatı kaçırdı. Bugün karşı karşıya kaldığı problemin aslında arkasında yatan temel neden budur." ifadesini kullandı.
AB'nin bütünleştirici, bütün medeniyetleri kavrayıcı, kapsayıcı ve kuşatıcı olması gerekirken tam tersini yaptığına işaret eden Canikli, dışlayıcı ve sadece belirli bir dine mensup olan ülkelerin insanların bir araya gelip oluşturduğu bir topluluk haline geldiğine işaret etti.
Canikli, "Orada saplandı kaldı. Dolayısıyla bunun içeride kırılmalara yol açmaması düşünülemez. Çünkü kavrayıcı ve kapsayıcı alan daraldıkça bu daralmanın da sınırı yok. İngiltere'de çok büyük ihtimalle hem ciddi maliyet, bedel ödüyor. Hem de muhtemelen dışlayıcı yaklaşım İngiltere'yi de kapsayacak şekilde politikaların üretilmesinde ortaya çıktı. İngiliz halkı da böyle önemli bir kararı bu şekilde verirken çok dikkatli verdi. Sonuçta böyle bir karar çıktı. Eğer bu şok atlatılamazsa, bu şok iyi yönetilemezse AB'nin çatırdamaya başladığının çok net bir işaretidir. Tabi bu kolayda yönetilecek bir hususta da değil. İngiltere'nin AB'den ayrılması artık AB'nin geleceğini çok ciddi anlamda sorgulayacaktır. Bu da çok ciddi problemleri beraberinde getirecektir." dedi.
PKK ile mücadele
Canikli, PKK ile mücadeleye yönelik soruya ise PKK ile mücadelede ikinci aşamaya geçildiğine ve yerleşim yerlerinde tam bir darbe vurulduğuna dikkati çekti.
Bundan sonra hem yerleşim içi hem de kırsal alanda mücadelenin süreceğini belirten Canikli, PKK'nin yerleşim yerlerinden, ilçelerden tamamen temizlendiğini vurguladı.
Yerleşim yerlerinde ki mücadele devam edeceğini, onların yeniden oralara yerleşmemesi için gerekli her türlü tedbir alındığına değinen Canikli, şimdi kırsal alanda mücadeleye devam edildiğini belirtti.
Canikli, şunları kaydetti:
"Yerleşim yerlerinden çekilmemiz söz konusu değil. Buna ilaveten yerleşim yerlerinde ki terör örgütü ve uzantılarının temizlenmesinden sonra şimdi bu mücadeleyi kırsalda, terörün ve terör örgütlerinin yuvalandığı ve bir çok eylemlerini planladığı hatta gerçekleştirdiği alanlara yönelik olarak bu mücadele şimdi sürdürülüyor. Oralarda da terör örgütüne özellikle finansman kaynağı sağlamak amacıyla Lice kırsalında uyuşturucu olduğunu biliyoruz. Ona yönelik 8 bin güvenlik gücümüzle çok güçlü şekilde gerçek anlamda bir darbe vurmak adına mücadele başlatıldı. İnşallah şehirlerden sonra kırsal alanda da terör örgütünün bütün varlığı ortadan kaldırılacak."