Milliyetçi Hareket Partisi`nde 1 Kasım`dan bu yana süren Genel Başkan ve yönetim değişikliği tartışmasında bugün en önemli dönüm noktalarından biri olacak. Muhalifler, Genel Merkez`in “tanımıyoruz” dediği ve “korsan” olarak tanımladığı tüzük kurultayını bugün topluyor.
Hedef tüzüğün 63`üncü maddesi
Temel amaç parti tüzüğünün olağanüstü kurultayda genel başkan seçimi yapılmasını engelleyen 63. Madde`de yer alan, “Bu toplantılarda sadece toplantı gündeminde yer alan konular görüşülür ve karara bağlanır, olağanüstü toplantılarda seçim yapılamaz” ibaresini seçimin yapılmasını sağlayacak şekilde değiştirmek.
Ancak bunun dışında Genel Merkez`in adaylara ve onlara destek olan delegelere karşı kullanmayı planladığı “ihraç” silahını elinden alacak bir tüzük değişikliği yapılması da gündemde.
Divan başkanı seçimi önemli
Mahkeme tarafından görevlendirilen Çağrı Heyeti`nin ilan ettiği şekilde Ankara`da Büyük Anadolu Oteli`nde yapılacak toplantı, divan oluşturulmasıyla başlayacak. Divan başkanlığı oylaması Genel Merkez ile sorun yaşayan muhalifler için de önemli sınavlardan biri olacak. Muhaliflerin birlikte hareket edip etmeyeceği, daha önce belirttikleri gibi seçimli kurultayda daha çok oy alan adayın lehine çekilip çekilmeyecekleri gibi sorular da bu aşamada yanıtını bulacak.
Divan başkanlığına tek aday gösterilmesi, bir süredir kendi aralarında da sorun yaşayan adayların önemli bir uzlaşma sağladığı anlamına gelecek. Eğer birden çok aday olursa bu seçimli kurultay yolunda muhalefetin de kendi içinde net olarak bölündüğü anlamına gelecek.
Divanın oluşup kurultayın başlama aşaması da Genel Merkez ile muhalifler arasında aylardır süren hukuki tartışmalardan biri. Bizzat Genel Başkan Devlet Bahçeli kendisinin veya görevlendirdiği bir ismin açılışını yapmadığı kurultayın geçerli olmadığını savunuyor. Muhalifler ve mahkeme tarafından görevlendirilen çağrı heyetine göre ise Dernekler Kanunu`na göre yetki heyette. Seçilen divan başkanının Genel Merkez`i açılış yapmaya davet etmesi, eğer belirttikleri gibi salonda değillerse ilan edilen gündeme göre toplantıya devam edilmesi planlanıyor. Bu aşama, bundan sonraki süreçte muhaliflerin yaptığı tüzük kurultayın “hukukiliği” konusunda yaşanacak tartışmanın bir numaralı maddesi olacak.
En önemli unsur delege sayısı
Divan oluşumundan sonra geçilecek bir diğer aşama ise toplantıya katılan üst kurul delegelerinin tespiti olacak. Çünkü toplantı yeter sayısı ve karar yeter sayısı konusunda da Genel Merkez ile muhalifler arasında görüş ayrılıkları var. Muhaliflere göre toplantıya salt çoğunluk olan 612 delegenin katılması yeterli. Genel Merkez karar yeter sayısı için üçte iki çoğunluk, yani 800 delegenin oy kullanması gerektiğini savunuyor. Muhaliflere göre ise burada da katılanların salt çoğunluğu yeterli.
Ancak bu noktada hukuki boyut kadar dikkat çekilen başka bir nokta daha var. Toplantıya katılacak delege sayısının Genel Merkez ile muhalifler arasındaki psikolojik üstünlük savaşında belirleyici olacak. Toplantıdaki delege sayısının imza veren 543`ün üzerinde olması Genel Merkez`in tavrını etkileyebilir. MHP yönetimi bugüne kadar verdiği mesajlarda bu sayının yakalanamayacağı yönünde görüş bildirdi. Kurultaydan iki gün önce Ankara`da bir basın toplantısı yapan çağrı heyetine göre ise 900 delege toplantıya katılacak.
10 Temmuz kurultayı
Muhaliflerin planladıkları gibi tüzüğü değiştirmesi durumunda bunun Genel Merkez nezdinde geçerli olup olmaması ayrı bir hukuki tartışma olarak devam edecek. MHP yönetiminin seçimli kurultay için belirlediği tarih ise 10 Temmuz. Genel Merkez bu tarihte hem tüzüğü değiştireceğini, hem de seçimli kurultay yapacağını açıkladı. Bu kurultayda yarışacak aday sayısı ise her geçen gün artıyor. Genel Başkan Devlet Bahçeli`nin yanı sıra Meral Akşener, Koray Aydın, Sinan Oğan, Ümit Özdağ, Süleyman Servet Sazak da Genel Başkanlık için yarışacağını şimdiden açıklayan isimler.
Bir süredir adaylığı konuşulan bu isimler Genel Merkez`in dikkatli takibi altında. Akşener, Aydın ve Oğan`ın haklarında inceleme başlatıldığı biliniyor. Bu isimlerle birlikte onlara destek veren bazı üst kurul delegelerinin özellikle tüzük kurultayına katılımları ile birlikte ihraç edilebilecekleri muhalefet cephesinde kulaktan kulağa dolaşıyor. Kurultayda ihraçları önlemek için tüzük değişikliği bu sebeple planlanıyor ama bu değişikliği tanımayan Genel Merkez`in büyük ihtimalle bu disiplin sürecini devam ettireceği tahmin ediliyor.
Kaynak: Al Jazeera