9 Haziran 2015 tarihinde PKK`lilerce uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilen Yeni İhya-Der Başkanı Aytaç Baran`ın şehadet yıldönümü vesilesiyle açıklamalarda bulunan dava Avukatı Hasan Bozdaş, dava dosyasındaki eksiklikleri İLKHA`ya anlattı.

Aytaç Baran`ın Diyarbakır`ın sevilen şahsiyetlerinden biri olduğunu söyleyen Bozdaş, Baran`a polisin PKK`nin ölüm listesinde olduğunu tebliğ ettiğini ve bu tebliğden kısa bir süre sonra da katledildiğini belirtti.

Soruşturma dosyasında eksiklikler olduğunu ifade eden Bozdaş, suikast kararının Eşit Özgür Yurttaş Derneği`nde alındığını, derneğin de dosyaya dahil edilmesi gerektiğini söyledi.

“Eşit Özgür Yurttaş Derneği`nde cinayet kararı alınıyor ama bu durum, savcının ya da polisin umurunda olmuyor”

Bozdaş, “Diyarbakır`da başlayan soruşturma, maalesef Yasin Börü davasında da gördük, gizli yürütülen bir soruşturma. Müşteki avukatları da bundan ötürü dosya kapsamı dışında tutuluyor. Bu süre zarfında bizim dilediğimiz şekilde deliller toplanmıyor veya bir anda dava açılıyor ve dava açıldıktan sonra biz ancak müdahil olabiliyoruz. Şimdi dosyaya baktığımızda, ‘Mermer` isimli bir gizli tanık var. Bu gizli tanık hem PKK`nin dağ kadrosundan 3 ismin, hem de YDG-H`den birkaç ismin katıldığı Eşit Özgür Yurttaş Derneği`nde Aytaç Baran`ıın öldürülmesi ile ilgili bir toplantı yapıldığı ve bu toplantıdan kısa bir süre sonra da Aytaç Baran'ın öldürüldüğünü, hatta kimlerin öldürdüğünü, elinde silahla gördüğünü soruşturma aşamasında verdiği ifadede belirtmiş. Fakat soruşturma dosyasına baktığımız zaman, Eşit Özgür Yurttaş Derneği`ne polis tarafından herhangi bir baskın yapılıp yapılmadığını görmüyoruz. Bununla beraber dernek yöneticilerinin veya dernek üyelerinin veya dernek müdavimlerinden herhangi birisinin bu konuyla ilgili ifadelerine başvurulduğunu görmüyoruz. Bu da çok ciddi bir ihmalin habercisidir. Eşit Özgür Yurttaş Derneği`nde insanlar bir araya gelip cinayet kararı alıyorlar ama, bu durum soruşturma savcısının ya da polisin umurunda olmuyor ve bunu kayda değer bulmuyorlar.” dedi.

Dosyanın güvenlik gerekçesi ile Kayseri 2`inci Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiğini hatırlatan Av. Bozdaş, mahkemenin dosyayı bir an önce kapatmak istediğine işaret etti.

“Hukuki açıdan bu iş gerçekten vahim bir duruma ulaştı”

Soruşturmanın genişletilmesi taleplerinin mahkeme tarafından ret edildiğini dile getiren Bozdaş şöyle devam etti:

“Dosyaya baktığınızda kamera kayıtları ve fotoğraflar var. Bu görüntülere göre 3 kişinin olay günü keşif yaptıkları, 2 kişinin birlikte hareket ettiği ve muhtemelen birinci kişi ıskalar ise diğerinin işi tamamlayacağı açık olmasına rağmen, mahkeme bizim belirttiğimiz isimler hakkında suç duyurusunda bulunmadı, bu isimler hakkında soruşturma dosyasında da suç duyurusunda bulunulmadı. Görüntülerde 3 kişi var ve bunlardan sadece 2 kişi hakkında dava açıldı. Bunlardan bir tanesi daha önce polis ile girdiği çatışmada öldürülmüştü. Diğer sanığın da görüntüleri dosya kapsamında mevcut, fakat bir bilirkişi incelemesine dahi tabi tutulmamış. Yani görüntülerdeki şahıs ‘Bu mudur, değil midir?` şeklinde bir incelemeye bile gerek duyulmamış. Bundan ötürü de kendisini dosya kapsamında gizli tanık ifadesine bağlayan hiçbir şey yok ve bu kişi mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Hukuki açıdan bu iş gerçekten vahim bir duruma ulaştı.”

Mahkemeden görüntülerin bilirkişiye gönderilmesini talep ettiklerini söyleyen Av. Bozdaş, “Mahkeme görüntüleri bilirkişiye gönderdi ve şu an dosya kapsamında yargılanan kişi görüntülerdeki şahıslardan biri midir, değil midir bunun tespiti yapılacak. Bununla beraber dediğimiz gibi dosya kapsamında bir kişi daha var. Yani şehitlik semtinde öldürülen PKK üyesi kişi haricinde bir kişinin daha görüntüleri var. Bu kişinin keşif ettiği ve diğer sanıklarla beraber hareket ettiği görüntüler var. Buna rağmen kendisi hakkında herhangi bir suç duyurusunda bulunulmamış veya kimliğini açığa kavuşturacak herhangi bir hukuki işleme girişilmemiş. Bu da bizim şikâyet konumuzdu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı`na, hem Eşit Özgür Yurttaş Derneği üyelerinin ifadelerine başvurulması, hem dernek yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulunulması için, hem de dosya kapsamına girmeyen diğer sanık ve zanlılar hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bu suç duyurusunun neticesini bekliyoruz.”

Yeni İhya Der Başkanı Aytaç Baran 7 Haziran Genel Seçimlerinden 2 gün sonra faaliyet yürüttüğü dernekten eve gittiği esnada, PKK`liler tarafından şehit edilmişti. Aytaç Baran`ın şehit edilmesine ilişkin açılan davanın 3`üncü duruşması 12 Temmuz 2016 tarihinde görülecek. (M. Hüseyin Temel, Emrah Deniz – İLKHA)