Bir kimse oruç tutarak hastalığının artmasına sebebiyet vermemelidir. Hastalığının artacağını bildiği halde oruç tutan kimse günahkar olur. Çünkü bu kimse, kendisine oruç tutmama ruhsatı verildiği halde bedenine zarar vermiştir. Müslümanların dini hassasiyetlerini dikkate alan bir doktorun tedavisiyle oruç tutmama yönünde bir tavsiyede bulunulmuşsa bu tavsiyenin dikkate alınması gerekir.
Bazı hastalıklar vardır ki bunlara yakalanan kimse oruç tutmaya güç yetirdiği halde doktor tarafından oruç tutmaması söylenmiştir. Eğer bu doktor dindar bir kişiliğe sahipse dediğini yapmak gerekir. Çünkü bu hastalıkların kendisinde bulunduğu kimse oruç tuttuğu taktirde fiziki olarak değil de belik farkında olmadan hastalığının kötüye gitmesine sebebiyet veriyordur. Bu bakımdan sağlam tıbbi kaynakları dikkate almak gerekir.
Hasta, ölümcül bir hastalığa yakalanmışsa ve hasta olduğu günlerde oruç tutamıyorsa her gün için bir fidye vermelidir. Fakat hastalığı, tedavi yoluyla sonradan şifa bulacak türdense sonradan kazasını yapar. Bakara suresinde hastalarla ilgili şu ayet varid olmuştur;
…Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. (Bakara 184)