455: Vandallar Roma'ya girdiler ve iki hafta boyunca şehri yağmaladılar. Vandallar Doğu Cermen kavimlerindendir. Kavimler Göçü sırasında 5nci yüzyılda Roma İmparatorluğu'nun değişik eyaletlerini yağmalamalarıyla tanınırlar. Bu eyaletler sırasıyla Galya , Galiçya (İspanya), Endülüs, Kuzey Afrika ve Akdeniz adalarıdır. 439 - 533 yılları arasında çok kısa süre ayakta kalan bir "Afrika Vandal Krallığı"nı kurmuşlardır. Vandallar, Galya ve İspanya'da büyük bir kıyım yaparak Afrika kıyılarına dek ilerlediler. 455 yılında Vandal Kralı Geiserich, Roma şehrini yağmalamıştır. Bu gelişmelerin sonrasında yıkılmanın eşiğine gelen Batı Roma İmparatorluğu, aşiretlere ayrıldı. Tüm gücünü yitiren Batı Roma İmparatorluğu 476 yılında yıkıldı.
1924: ABD Kongresi, ülkede doğmuş bütün Amerikan yerlilerine oy hakkı tanıdı. 1948'e kadar kimi eyaletler yerlilere oy hakkını yaşama geçirmedi. "Snyder yasası" olarak bilinen yasayla, Amerikan Kongresi tarafından, Kızılderililere vatandaşlık hakkı tanındı. "Kızılderili" olarak bilinen kuzey Amerika yerlileri, uzun süren savaşların ardından, 1887'den itibaren toplu olarak kamplarda yaşamak zorunda bırakılmışlardı.
1929: Muş şehri, Bitlis vilayetinden ayrılarak müstakil bir il olarak, il merkezi konumu haline getirildi. 2008 yılı itibariyle merkez nüfusu 70 bin dolaylarındadır. Coğrafi açıdan, Doğu Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Murat-Van Bölümü içerisinde yer alır.
Muş şehri, Muş ilinin batısında yer almaktadır. Çavuş Dağı'nın kuzeydoğu eteklerinde kurulmuş olan kentin tarihsel çekirdeği kalenin çevresidir. İstasyonun yer aldığı Muş Ovası'na doğru sekiler halinde gelişen kentin eski ve yeni kısımları arasında 200 metre yükseklik farkı vardır. Muş Ovası`nın kenarında kurulan bu Doğu Anadolu şehri, lalesi ve üzümü ile tanınır.
1941: Türk Ceza Kanunu'nun 526'ncı maddesinde yapılan değişiklikle Arapça ezan ve kamet okuyanlara ceza öngörüldü. Daha önce Arapça ezan ve kamet Türkçeye çevrilmiş sonrasında ise Arapça okumalar yasaklanmıştı. Her yasakta olduğu gibi bu yasağa uymayanlara ceza-i müeyyide uygulanması gerekiyordu. Arapça ezan okuyanlar da ağır bir şekilde cezalandırılıp işkence ediliyordu. Tüm bunlara rağmen Müslümanlar bu yasağı tanımamış fırsatını bulduğu yerde Arapça asli şekliyle ezan okumuşlardır ve İslamın şiarlarından biri olan ezan için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını göstermişlerdir.
1944: Kazanç Vergisi artırıldı. Buna göre; kazanç vergisi mükelleflerinin ikamet ettikleri yerlerin bir yıllık kirası tutarında ek vergi ödeyecekleri açıklandı. İkamet ettiği yer mükellefin kendisine aitse; vergi miktarının bu yerin bir yıllık kirası belirlendikten sonra tahakkuk ettirileceği belirtildi.
1964: Laik ve ulusalcı bir Filistin devleti kurmayı amaçlayan ve çeşitli örgütleri bir araya getiren Filistin Kurtuluş Örgütü kuruldu. Yaser Arafat, 3 Şubat 1968'de örgütün başına geçti. Uluslararası ortamda PLO olarak tanınan bu örgütün temelleri, 13 Ocak-16 Ocak 1964`te Kahire'de toplanan Arap Zirvesi'nde atıldı. 29 Mayıs 1964 tarihinde Filistin Ulusal Konseyinin toplanmasının ardından 2 Haziran 1964 tarihinde Filistin Kurtuluş Örgütü kuruldu. Örgüt Arap devletleri arasındaki liderlik savaşı yüzünden Filistinliler tarafından değil Arap devletleri tarafından özellikle de Mısır devlet başkanı Cemal Abdülnasır'ın yoğun desteği ile kuruldu. Laik yapısı ve İsrail karşısında sıklıkla verdiği tavizler sonucunda Filistin Halkının ve Tüm Dünya Müslümanlarının desteğini büyük ölçüde kaybetmiştir.
1977: Başbakan Demirel, CHP Genel Başkanı Ecevit'e gönderdiği gizli ve kişiye özel bir mektupta, 'İstihbarat örgütlerinin, Ecevit'e, Taksim Alanı'nda yapılacak mitingde suikast düzenleneceği' haberini aldıklarını bildirdi. Ecevit, radyoda yaptığı bir konuşmada bu mektubu açıkladı ve mitinge gideceğini söyledi. 3 Haziran'da, CHP mitingi olaysız bir şekilde yapıldı.
1980: Osmanlı'dan bu yana devam eden buğday ve ekmek fiyatları üzerindeki devlet kontrolü kaldırıldı. Kısa bir süre sonra böyle gitmeyeceği anlaşılmış ve ekmek yeniden devlet kontrolü altına alınmıştır.
1981: Devlet Başkanı Kenan Evren'in emri ve Futbol Federasyonu'nun kararıyla Ankaragücü futbol takımı birinci futbol ligine çıkarıldı. Böylece ilk kez bir futbol takımı Devlet Başkanının fermanıyla küme atlıyordu.
1997: Dr. Haluk Nurbaki vefat etti. Haluk Nurbaki Hoca, Necip Fazıl ile beraber Büyük Doğu Cemiyetinin kurucuları arasında yer aldı. İslam ilimlerine olan ilgi ve alakası onu kısa zamanda sohbetleri dinlenir kitapları okunur biri haline getirdi. Özellikle üslubu çok beğenilen Nurbaki Hoca birçoğu Peygamber Efendimiz`in hayatı ile ilgili olmak üzere eserler
kaleme aldı.
1997: Susurluk Davası, İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde başladı. Susurluk`ta meydana gelen trafik kazası devlet içerisinde örgütlenmiş çete yapılarının tanınmasına tartışılmasına ve sorgulanmasına bir milat oldu. Özellikle her şeyden habersiz halk kitleleri kutsal addettikleri devletin de büyük yanlışlıklar yapabileceğini ve yanlış ellere girebileceğini ilk defa bu kadar açık bir şekilde görmüşlerdir.
2005: İsrail, 400 Filistinli tutukluyu serbest bıraktı. Başlayan görüşmelere bir jest olsun diye yaptığı bu serbest bırakmalar İsrail`i etkilemiyordu; Zira kısa bir süre sonra serbest bıraktığından daha fazla sayıda Filistinliyi çeşitli bahanelerle tekrar tutukluyordu. Halen 12 bin Filistinli kadın-erkek ve çocuk çok kötü koşullarda siyonist İsrail`in esareti altında bulunmaktadır.