Hava sıcaklığının mevsim normallerini üzerinde seyrettiği Batman'da, sıcak havaya rağmen sabah ve akşam saatlerinde köylerinden kilometrelerce uzaklıktaki yaylaya giden berivanlar, keçi ve koyunları sağdıktan sonra evlerine dönüyor.

En büyük geçim kaynakları olan hayvancılık faaliyetlerini zor şartlarda sürdürdüklerini anlatan berivanlar, diğer tüm işleriyle birlikte her gün iki defa yaylaya çıkıp süt sağdıklarını belirttiler.

Recepler köyü sakinleri, Mart ayının ortasından Ağustos ayının sonuna kadar hayvanların sütünün bol olduğu zamanlar olduğunu ve bu yüzden yaklaşık 5 ay boyunca yaylalara gidip süt sağdıklarını söylediler.

35 senedir Recepler köyüne gelin geldiğini ve o günden bu yana yaylada süt sağdığını belirten Fatiha Karakuş, "Her gün iki defa süt sağmak için yaylaya gidiyoruz. Sabah ve ikindi olmak üzere iki defa yayla giderek, burada hayvanlarımızdan sağdığımız sütü eve götürüp peynir yapıyoruz. Yaptığımız peyniri satıyoruz. Ailemizin geçimini sattığımız peynir ile sağlıyoruz. Köyümüzün büyük bir bölümünde petrol kuyuları yapılmış ama bir çocuğumuzu işe almadılar. Bizde geçimimizi hayvanlarımızla yapıyoruz." dedi.

Her aile kendi hayvanlarını farlı reklere boyamış

Her gün 19 aileyle birlikte yaylaya gidip süt sağdıklarını söyleyen Kadriye Karakuş, "Yıllardır berivan olarak yaylaya gidip süt sağıyoruz. Sağdığımız sütle süt ürünleri yapıp satıyoruz. Oradan elde ettiğimiz gelirle geçimimizi yapıyoruz. Köyümüzde iki hayvan sürüsü var. Bizim sürümüz 19 ailenin yaklaşık bin hayvandır. 19 aile birlikte bir çoban tutmuşuz. Her aile kendi hayvanlarını farklı renkleriyle boyatmış, böylelikle çocuklarımız bile hayvanlarımızı tanıyor. Ben her gün iki defa yaylaya gidip, 30 keçi ve koyun sütünü sağıyorum." diye konuştu.

Çocukluğundan beri yaylaya gidip süt sağdığını belirten 50 yaşındaki Perde Karahan ise şunları söyledi: "Çocukluğumdan beri berivanlık yapıyorum. 30 senelik evliliğimde de hala devam ediyorum. Köyümüzün büyük geçim kaynağı hayvancılık olduğundan bu işe çok önem veriyoruz. Yaylalarda sağdığımız sütü, süt ürünleri olarak satıp geçimimizi yapıyoruz. Her gün tüm köylülerle köy meydanında traktörlerle yaylalara çıkıyoruz. Bizim işimizde berivanlıkla sınırlı değil, tarım ve ev işlerimizde yapıyoruz. 19 aile sırayla çobanların kahvaltı, öğle ve akşam yemeğini hazırlayıp yaylaya getiriyoruz. Hayat şartları rahatlandıkça işimiz zorlaşıyor. Eskiden yaya ve eşeklerle yaylaya gidiyorduk. Şu an da traktörlerle gidiyoruz. Yaylaya gidip süt sağan bazı köyler artık traktörlere de razı gelmiyor. Dolmuşlarla süt sağmaya gidiyorlar."

40 senedir çobanlık yaparak geçimini sağlayan göçer Ali Kurt, "Biz göçerlerin mesleği devamlı hayvanlar ve çobanlıktır. Recepler köyünde çocuklarımla çobanlık yapıyoruz. Günde iki defa köyün sürüsünü berivanlar için bir yerde topluyoruz. Sürüyü topladığımız yerde berivanlar gelip süt sağıyorlar. Gece gündüz çöllerde kalıyoruz. Köylüler sırasıyla bizlere yemeğimizi getiriyorlar. Canımız istediği zaman çölde doğal ateşin üzerinde çay yapıp içiyoruz. Hayat şartları gün geçtikçe kolaylaşıyor. Gece gündüz çöllerde olmamıza rağmen telefonlarımızla internetten haber takibi yapıyoruz." şeklinde konuştu.

10 yaşından beri ailesiyle birlikte yaylalara giderek süt sağdığını belirten Ömer Karakuş, yaylada annesine yardım ettiğini söyledi. (M.Sait Çelik - İLKHA)