Mersin`in Silifke ilçesindeki Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü 23 Nisan Tesisi öğrenci kampında iken PKK`li bir grup tarafından bıçak ve sopalarla katledilen 11`inci sınıf öğrencisi Cafer Gizli`nin katil zanlılarının yargılandığı davanın ilk duruşması Silifke Adalet Sarayı'nda bugün görüldü.

Tutuklu sanık Mehmet Duman`ın da hazır bulunduğu duruşmada, müşteki avukatlarının dosyayla ilgili soruşturma aşamasında yapılmayan veya eksik bırakılan hususların tamamlanması yönündeki talepleri kabul edildi.

Sanık Mehmet Duman`ın halinin devamına karar veren mahkeme ayrıca; Cafer Gizli ile birlikte saldırıya uğrayan mağdur öğrenciler ile bir öğretmenin de tanık olarak dinlenmesini de kabul edip o gün kampta sorumlu ve nöbetçi olan tüm personelin dinlenilmesi için müzekkere yazdı. Mahkeme ikinci duruşmayı ise 16 Ağustos 2016 tarihine erteledi.

Silifke 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma sonrası adliye binası önünde açıklama yapan müşteki avukatı Abdulgani Orhan, 31 Ocak 2016 tarihinde yaşanan olayla ilgili kısaca bilgilendirmede bulundu.

Gençlik ve Spor Bakanlığının düzenlediği etkinlik çerçevesinde Güneydoğu Bölgesinin bir çok ilinden toplamda 280 öğrencinin Mersin`in Silifke ilçesindeki Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü 23 Nisan Tesisi öğrenci kampına getirildiğini hatırlatan Orhan, “Kamp organizasyonunun son gününde meydana gelen bir olayda müvekkilim Cafer Gizli (16) bıçaklanarak katledildi. Bugün Cafer Gizli Dosyası'nın ilk duruşması yapıldı.” dedi.

“Kamp süresince PKK propagandası yapmışlar!”

Cafer Gizli Davası'nın ilk duruşmasını 4 avukatla takip ettiklerin altını çizen Orhan, müşteki avukatları olarak soruşturma aşamasında yapılmayan veya eksik bırakılan hususların tamamlanması için talepleri olduğunu belirtti.

Bu cinayetle ilgili sorumlular hakkında da suç duyurusunda bulunulması gerektiğinin altını çizen Orhan, “Kampın sürdüğü 6 gün boyunca tesiste PKK lehine yapılan propagandalar, atılan sloganlar ve okunan marşlar söz konusu. Ayrıca Cafer Gizli'nin katledilmesinden bir gün PKK propagandası yapan gençler, sahil kenarında ateş yakmış, PKK lehine sloganlar atmışlar. Daha sonra bu gençler tarafından PKK adına tahakküm kurmak için sürtüşme çıkartılmış. Bu tartışmalardan sonuç alamayan bu kişiler, tekrar sahilde toplanıp ellerine aldıkları bıçak ve sopalarla Cafer Gizli ve arkadaşlarının bulunduğu odaya saldırı yapıyorlar. Bu saldırılar güvenlik kameralarında da net bir şekilde görülmektedir.” diyerek saldırı anı ve yaşananların tüm detaylarıyla ortada olduğunu kaydetti.

“Cafer Gizli'yi hedef gözeterek bıçakladılar”

Saldırıya uğrayan Cafer Gizli ve arkadaşlarının kendilerini korumak için çaba sarf ettiğini saldırının artması üzerine dışarı çıkarak kendilerini müdafaa ettiklerini dile getiren Orhan, “Kamera görüntülerinde de açıkça görüldüğü üzere bıçak ve sopalarla bir saldırı söz konusu. Cafer dışarıdaki arkadaşlarını korumak için dışarı çıkınca şimdi tutuklu bulunan M.D isimli sanık, arkadan koşarak geliyor. Cafer Gizli'yi hedef gözeterek bıçaklıyor.” dedi. Orhan, Gizli'nin bu bıçak darbeleri ile kan kaybından yaşamını yitirdiğini söyledi.

“Saldırıya uğrayıp da mağdur olarak dinlenmeyen diğer öğrenciler de tanık olarak dinlenecek”

Mahkemede yaptıkları savunmanın detaylarını da paylaşan Orhan, “Biz bu cinayetin tüm detayları ile aydınlatılması için beyanlarda bulunduk. Özellikle bu saldırı ile ilgili gözaltına alınan 10 kişiden birinin sanık, diğer 9'unun tanık yapılmasına itiraz ettik ve bu durumun düzeltilmesini talep ettik. Bununla ilgili maddi delilleri mahkemeye sunduk. Ayrıca görüntülerde olup saldırıya uğrayan mağdur olan öğrencilerden hiçbiri polis ve savcılık tarafından tanık sıfatı ile dinlenmemişti. Bununla birlikte tanık sıfatı ile dinlenilmeyen bir öğretmen de var. Tüm kişilerin tanık sıfatı ile dinlenilmesini talep ettik. Mahkeme de bu talebimizi yerinde bularak 5 öğrenci ile bir öğretmenin tanık olarak dinlenilmesini kabul etti. Mahkeme heyeti, eksik bırakılan diğer hususların da araştırılması noktasındaki taleplerimizi yerinde bulup kabul etti.” şeklinde konuştu.

“Kampta sorumlu ve nöbetçi olan tüm personelin dinlenilmesi için müzekkere yazıldı”

Mahkeme heyetinin IP numaraları ile saldırı anını gösteren güvenlik kamerası görüntülerini de istettiğini belirten Orhan, “Bunlara ek olarak kamp yetkilileriyle ilgili suç duyurusu söz konusuydu. Mahkeme o gün sorumlu ve nöbetçi olan tüm personelin dinlenilmesi için müzekkere yazdı. Umuyoruz ki burada adil bir yargılama yapılır ve kim suç işlemişse cezalandırılması yapılır. Cafer Gizli'nin ailesi de biz avukatları da duruşmada bunu talep ettik.  Cafer'in anne ve babası, saldırıyı gerçekleştirenler ile bu olayda ihmali olanlarla ilgi şikayetçi oldular. Gerekli girişimlerimizi yaptık artık izliyoruz, ikinci duruşmada bu taleplerimizin karşılığını göreceğimizi umuyoruz.” diye belirtti.

“Sanık suçtan kurtulmak için çelişkili ifadelere sarıldı”

Cafer Gizli'yi bıçakladığı gerekçesiyle tutuklu bulunan sanığın ifadesini de aktaran Orhan, “Tutuklu sanık, ilk ifadelerinden kısmen değişik ifade verdi. Olayda kullanılan bıçağın kendisinde olduğunu kabul etti. Kavgada kendisinin saldırganlar içerisinde olduğunu kabul etti. Ama bıçak vurup vurmadığından emin olmadığını söyledi. Vurmuşsam da savunma amacıyla vurmuşumdur, dedi. Bu ifadesiyle suçtan kurtulmaya çalıştı. Oysaki görüntülerde ve kendi arkadaşlarının verdiği ifadelerde durumun tam tersi olduğu anlaşıldığından savcı, sanığın tutukluluğunun devamını istedi, mahkeme de şahsın tutukluluğuna karar verdi.” diyerek sanığın savunmasındaki çelişkilere dikkat çekti.

“Dosyayla ilgili tüm taleplerimiz mahkeme tarafından kabul edildi”

Sanık avukatının da cinayeti örtbas etme çabasına giriştiğine dikkati çeken Orhan, “Sanığın avukatı, olayın meşru müdafaa olarak değerlendirilmesini talep etti. Olayın cinayet olmadığını ve ölümün istemeden gerçekleştiğini iddia etti. Olayın adli bir olay olduğunu savunması üzerine biz ise bu olayın tüm yönleriyle araştırılması talep ettik. Bu taleplerimiz hukuki olduğu için hukuki olarak karşılık buldu. İnşallah  yargılama neticesinde adalet yerini bulur, düşüncesindeyim.” şeklinde konuştu.

Mahkemenin, tutuklu sanığın tahliye talebini ret ettiğini belirten Orhan, ikinci duruşmanın 16 Ağustos 2016 tarihine ertelediğini söyledi. (Ayhan Kaya, A.Hakim Kurt- İLKHA)