Sur ilçesinin Sarıkamış Mahallesi`ne bağlı Dürümlü (Baqews) mezrasında bomba yüklü kamyonun infilak etmesi sonucu meydana gelen patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları İLKHA`ya açıklamalarda bulundu.
Patlamada hayatını kaybedenler için Tanışık (Herbecın) köyünde kurulan taziye evinde açıklamalarda bulunan köy sakinleri, olayda 17 kişinin hayatını kaybettiğini belirttiler.
Patlamada 17 kuzenini kaybeden Osman Dağhan, kuzenlerinin birçok ölümün önüne geçtiğini ifade etti.
Dağhan, “Bombanın şehir merkezinde patlaması yüzlerce insanın ölmesi demekti. Olay 22.30 sıralarında gelişti. Köye giren plakasız kamyonun amcam çocuklarını rahatsız etmesinden sonra bir tartışma oldu. Olayın büyümesi üzerine amcam çocukları kamyonu takip etmiş ve kamyonu yol ortasında sahipsiz bulmuşlar. Bunun üzerine amcam çocukları kamyonun üzerine gitmiş ve kamyon infilak etmiş. Kamyonun infilak etmesiyle 17 tane yakınımı kaybettim. Büyük bir acı, Allah sabır versin.” dedi.
“13 tane ölümüzün nerede olduklarını, ne şekilde öldüklerini bilmiyoruz”
Patlamanın ardından olay yerinde yakınlarının uzuvlarını aradıklarını dile getiren Dağhan, “Biz kendi akrabalarımızın uzuvlarını kendimiz topladık. Devletten hiçbir yardım almadık. Olay yerinde asker ve polis görmedik. Kendimiz yaralılarımızı hastaneye götürdük. Jandarma olay yerine sabah 05.00 sıralarında geldi. Biz bu konuda kızgınız. 17 ölümüz var, cesedi bulunan 4 kişiden birini defnettik, diğerleri halen morgda. 13 tane ölümüz de paramparça ve nerede olduklarını, ne şekilde öldüklerini bilmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Huzur istediklerini ifade eden Dağhan, sözlerine şöyle devam etti: “Biz burada huzur istiyoruz. Bu bölgenin insanıyız ve huzurdan başka bir şey istemiyoruz. Çözülsün bu iş, nice masum insanlar artık ölmesin.”
Patlamada hayatını kaybedenlerin bir başka yakını Şeyhmus Dağhan ise kamyonun kuzenleri tarafından hayvan hırsızlığı için geldiği şüphesi ile takip edildiğini belirtti.
Dağhan, “Plakası belli olmayan bir kamyonet amcam çocuğunun evinin etrafında dolaşıyor. 2-3 tur attıktan sonra amcam oğlu ‘Nesiniz, necisiniz?` diye soruyor. Bunlar amcaoğluma silah çekerek ‘Gir içeriye yoksa beynini dağıtırız` diyorlar. Ondan sonra amcaoğlum yeğenlerini ve kardeşlerini çağırıyor. Bunun üzerine kamyon kaçıyor. Amca çocuklarım da bunlar hayvan hırsızlığı için gelmişler kanısına vararak kamyonu takip ediyor. Tam çayın kenarında kamyonun önünü kesiyorlar ve patlama oluyor. 4 arabada bulunan yakınlarımın tamamı hayatını kaybediyor.” diye konuştu.
“Devletin hâkimi, savcısı, valisi, kaymakamı ve garnizon komutanı yok mudur”
Patlamanın ardından jandarmanın olay yerine geç gelmesine tepki gösteren Dağhan, şunları ifade etti:
“Basın, yetkililer, insanlık nerede biz bunları sorguluyoruz. Devlet eğer benim devletimse nerededir? Bu korku niye? Neden olay yeri incelenmiyor. Bu devletin hâkimi, savcısı, valisi, kaymakamı ve garnizon komutanı yok mudur? Burada tavuk kesilseydi hayvan hakları isyan eder tepki gösterirdi. Ama insanlar ölüyor kimseden ses çıkmıyor, lanet olsun böyle insanlığa. Saat 22.30`da olan bir olaya devlet 03.00`da geliyorsa bu normal midir? Bu devlet midir? Yakınlarımızın et parçalarını kendimiz topladık. Bu mudur insan hakları, insanlığımdan utanıyorum. Bu korkutmak, teslim olmaktır. Bunlar teslim olmuş, o zaman bırakın gidin. Hepimiz silahımızı alalım, kendimizi koruyalım. Eğer gerçekten devletim beni korumuyorsa ben kendimi koruyabilirim.”
Patlamada hayatını kaybedenlerin isimlerinin ise şunlar olduğu açıklandı:
Orhan Yakar, Seyithan Yakar, Temir Yakar, Mustafa Yakar, Mehmet Yakar, Remzi Yaman, Uğur Yaman, Tevfik Yaman, Ahmet Yaman, Ali Yaman, Davut Yaman, Remzi Yaman, Salih Yaman, Tahir Yaman, Mehmet Yaman, Hasan Aşrak ve Emrullah Yeşil.
Patlamada cesetlerine ulaşılan 4 kişiden 3`ü köy mezarlığına defnedilirken, diğer bir kişi ise Dicle Üniversitesi Hastanesi morgunda bekletiliyor. hayatını kaybeden diğer köylüler için ise mezar yerleri hazırlanmış durumda. (M. Hüseyin Temel, Emrah Deniz – İLKHA)