Peygamber Sevdalıları Platformuna üye derneklerden Aksaray İlim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AKSA-DER) tarafından Alayhanı köyünde "Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz Muhammed(s.a.v)” konulu Kutlu Doğum etkinliği düzenledi.

Aksaray`ın merkeze bağlı Alayhanı köyünde düzenlenen sunuculuğunu Hamdullah Er'in Kutlu Doğum etkinliği Muhammed Caner Özuslu`nun Kur`an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programa konuşmacı olarak karılan Rüştü Erol, Peygamber sevdalısı halkın dikkatlerini dünya Müslümanlarına çekmek istediklerini belirterek, "Müslümanların bugün bu hale gelmeleri vahdetten/birleşmekten, kardeşlikten uzak oldukları içindir. Kur`an`ın ayetini göz ardı edip Peygamberin kardeşlik öğretisine uzak kaldıkları içindir.” dedi.

Konuşmasına vahdet ve kardeşliğin önemine de değinen Erol, “Peygamber sevdalıları olarak bizlerin görevi; Ne pahasına olursa olsun 'Vahdet ve Kardeşlik' bilincini hatırlatmak, yaşamak ve yaşatmak olacaktır. Müslüman Müslümanın kardeşidir ve kardeşlik te bir birinden emin olmak ve huzur bulmaktır.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Daha sonra Özlem Ajans Sanatçılarından Grup Davet`in seslendirdiği ilahiler ve okunan Mewlid-i Şerif ile devam etti. Grup Davet‘in ardından “Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz Muhammed(s.a.v)” konulu konuşmalarını gerçekleştirmek üzere Araştırmacı-Yazar Mehmet Emin Özmen, İslam kardeşliğinden örnekler verdi. 

Sahaberlerin kardeşliğinden örnekler veren Özmen, "Öyle bir Peygamberin ümmetiyiz ki Ebu Zerr el-Gıffari, Bilal-ı Habeşi, Süheyb-i Rumi bütün bunlar Resulullah`ın etrafında bir ümmet oldular. Kürt, Türk, Arap, Çerkezve Çeçen bütün inananlar ırk ayrımı yapmadan bir vücudun azaları gibi olmuşlardı. Burada kardeşliğin esası İslam dini idi, kardeşliğin esası Allah`a iman idi. O insanları siyah, beyaz ya da Türk, Kürt diye ayırmıyordu. Bütün insanlar inanmışsa, bir tarağın dişleri gibi eşittir." dedi.

Konuşmasının devamında sahabelerine hayatından kesitler aktaran Özmen son olarak şunları kaydetti:“Bakınız kardeşlerim bir gün Ebu Zerr el- Gıffari Hz. Bilal`e 'Ey siyah derili kadının oğlu' dedi ve ona hakaret etti. Bu söz Hz. Peygamber`e ulaştı. Hz. Bilal üzüldü evine kapandı. Hz. Peygamber Ebu Zer`i çağırdı dedi ki; 'Ya Ebu Zerr sende cahiliye kalıntıları mı var sen cahillerden misin sen nasıl renginin teninden dolayı bir kardeşini üzersin' dedi. Ebu Zerr nasıl bir hata yaptığını anladı. Onlar günahta ısrar etmiyordu. Dedi ki; 'Ben ne yaptım' ve gitti kardeşinin evine kapısını çaldı. Bilal-ı Habeş geldi kapıyı açtı ve baktı ki Ebu Zerr kapının önüne uzanmış ve diyor ki; 'Ya Bilal ben bugün senin teninin renginden sana hakaret etmişim ben büyük bir hata yapmışım vallahi sen o siyah ayaklarınla benim yüzüme basmadan ben yerden kalkmayacağım.' Hz. Bilal diyor ki; 'Kalk ya Ebu Zerr o yüz ayak basılmaya değil öpülmeye layıktır.' dedi. İşte Ebu Zer el-Gıffari ile Bilal-ı Habeşi`yi kardeş yapan dinin adıdır İslam. İşte bunları kardeş yapanın adıdır."

Etkinlik, Hz Muhammed'in hayatını anlatan Aksa Kız Çocukları Grubunun okuduğu şiirler ile Muhammed Caner Özuslu Hoca'nın yaptığı kapanış duası ve katılımcılara dağıtılan ikramlarla sona erdi. (İLKHA)