HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın çağrısının ardından 6-7 Ekim 2014'de sokağa inerek sırf İslami kimliklerinden dolayı mazlum ve mustazafları katleden PKK/HDP`lilerin devlet hastanelerinde tedavi edildiklerine dair belgeler, olayların hemen ardından yazılı ve görsel basına yansımıştı. Ama tüm yayınlanan haberlere rağmen soruşturma aradan geçen 2 yıl sonra başlatıldı.
Diyarbakır Sur'da PKK ile yaşanan çatışmalarda yaralanan polis ve askerlerin söz konusu hastanelerde tedavi edilmedikleri yönündeki haberler üzerine başlatılan soruşturma kapsamında görevlendirilen müfettişler, İlke Haber Ajansı (İLKHA) tarafından 6-7 Ekim olaylarının hemen ardından gündeme getirilen iddiaları 2 yıl sonra da olsa araştırmaya başladı.
İLKHA konuyla ilgili yaptığı haberlerle Diyarbakır'daki kamu ve üniversite hastanelerinde yaşanan ihmalleri gündeme getirmiş ve bu hastanelerin adeta PKK'ye hizmet eder hale geldiğini belgelemişti. Ajansın gündeme getirdiği iddiaların suç duyurusu kabul edilerek soruşturma başlatılması gerekirken bugüne kadara ya soruşturma başlatılmadı ya da başlatılan soruşturmalar birileri tarafından engellendi. Bugün Türkiye kamuoyu, yaşanan usulsüzlük ve suiistimaller hakkında neden 2 yıl boyunca bir soruşturma başlatılmadığını soruyor.
6-7 Ekim'de Devlet Hastanesi PKK`lilere hizmet verdi
Olayların hemen ardından İLKHA`da yayımlanan belgelerle Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesinde çok sayıda usulsüz kayıt yapıldığı ve PKK/PYD`li yaralıların kayda geçilmeksizin tedavi edildiği ortaya konulmuştu. Belgelerde olaylarda yaralanarak hastaneye getirilen PKK'li Abdullah Kobani'nin, sistemde 364513 hasta numaralı bir kadının ismiyle, Aram Adem`in ise 364510 numaralı başka bir kadın hastanın üzerine kaydedildiği örneklendirilmişti. Haberde bunun gibi onlarca örneğe yer verildiği gibi kimi PKK'lilerin de ya sahte isimlerle ya da kaydedilmeksizin tedavi edildiği bilgilerine yer verilmişi.
Yine 6-7 Ekim saldırılarına katılarak yaralandıkları tespit edilen birçok Kobanili ve Êzidi sığınmacıların da usule aykırı bir şekilde, Diyarbakır Gazi Yaşargil Bölge Eğitim Araştırma Hastanesinde tedavi edildikleri basına yansımıştı. Hatta hastanenin bir bölümünün (ortopedi servisi) bu yaralıların tedavi edilmesine tahsis edildiği iddia edilmişti.
Haberde ayrıca Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Murat Kanğın ve Hastane Müdür yardımcısı İhsan Eken`in o gece sabaha kadar hastanede olduğu ve yaralı olarak hastaneye getirilen PKK'lilerle birebir ilgilendikleri belirtilmişti.
Soruşturma için şimdiye kadar neden beklendi
İddiaların ardından İLKHA'ya konuşan Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Murat Kanğın, o gece hastanede olduğunu kabul etmiş ve soruşturma açılması için iddiaları Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirdiklerini dile getirmişti. Ancak söz konusu soruşturmanın açılıp açılmadığı, açıldıysa akıbetinin ne olduğu kamuoyuna açıklanmamıştı. Şimdi merak edilen o zaman soruşturma açıldıysa bugüne kadar neden bu iddiaların üzerine gidilmedi ve sorumlular yargı karşısına neden çıkarılmadı.
Kayıtlar silinmiş
Kanğın'ın soruşturma açılması yönünde başvuruda bulundukları yönündeki açıklamasının aksine olaylardan yaklaşık 2 yıl sonra görevlendirilen müfettişlerin, yaptıkları incelemede söz konusu belgelerin hastane sisteminden silindiğini tespit ettikleri öğrenildi.
Kentteki birçok hastane PKK`nin emrindeymiş gibi idare ediliyor
Yine basına yansıyan haberlerde iddiaların Diyarbakır Gazi Yaşargil Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi ile sınırlı olmadığı belirtilmiş, kentteki bazı sağlık ocaklarının da PKK/PYD`nin emrindeymiş gibi idare edildiği iddialarına yer verilmişti.
Hastane personeli içerisinde PKK/HDP ile dirsek temasındaki birçok çalışanın olduğu ve bu çalışanların kamu personeli gibi davranmadığı belirtilen haberlerde o dönemde bazı PKK'li mahkûmların da hastaneden kaçmalarına dikkat çekilmişti.
PKK'li saldırganların vurduğu yaralılar hastanede infaz edilmiş!
Diyarbakır'daki hastanelerde PKK'li yaralılar yasadışı yollarla tedavi edilirken PKK'nin saldırdığı yaralıların ise bu hastanelerde infaz edildiği de basına yansımıştı. http://www.ilkha.com/haber/28629/saglik-calisanlari-kardesimi-infaz-ettiler
6-7 Ekim olaylarında PKK/HDP`liler tarafından uğradığı silahlı saldırıda yaralanan Cumali Güneş`in ağabeyi Ali Yaşar Güneş, kardeşinin yaralı olarak kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi`nde, PKK sempatizanı sağlık çalışanları tarafından infaz edildiğini söylemişti.
Sağlık personelleri hastalara ideolojik yaklaşıyor
Yine 6-7 Ekim saldırılarında kolundan yaralanan ve Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılan Seyithan Çiftçi de hastanede kaldığı dört gün boyunca sakallı olduğu için sağlık çalışanlarının kendisiyle ilgilenmediğini belirtmişti. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi`nde yaşadıklarını dile getiren Çiftçi, hastanede kimsenin kendisiyle ilgilenmediğini bunun üzerine tedavi için özel bir hastaneye gitmek zorunda kaldığını belirterek, PKK yandaşı personelin ideolojik tutumuna dikkat çekmişti.
Bu ve benzeri birçok olay basına yansımasına rağmen farklı nedenlerle görmezden gelinmiş ta ki aynı tavrın, Sur'daki çatışmalarda yaralanan polislere de gösterilmesi üzerine yetkililer harekete geçmişti. Uzun aradan sonra başlatılan soruşturmada İLKHA tarafından gündeme getirilen iddialar doğrulanırken Sağlık Bakanlığı iddiaları araştırmak üzere 3 kişiden oluşan müfettiş heyeti görevlendirdi.
Başlatılan soruşturma sürerken iddialarla ilgili olarak şimdiye kadar neden beklendiği ve soruşturmanın Diyarbakır'daki diğer hastaneleri de kapsayacak şekilde genişletilip genişletilmeyeceği merak ediliyor.
6-7 Ekim 2014`te masum insanlar vahşice katledildi
Hatırlanacağı üzere HDP'nin sokağa çıkma çağrısı üzerine yaşanan 6-7 Ekim olaylarında özellikle Kürtlerin yaşadığı bölgelerde kaos hakim olmuş, PKK/HDP`liler en vahşi yöntemlerle halka, Kur`an kurslarına, camilere, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu binalarına saldırmıştı. Tarihin kanlı sayfalarının arasında yer alan olaylara, özellikle Diyarbakır'da PKK/HDP`lilerin yanı sıra YPG`liler de katılmış, Yasin Börü ve arkadaşları boğazları kesilerek, yakılarak ve kurşunlanarak vahşi bir şekilde katledilmişti. (İLKHA)