ŞANLIURFA - Sağlık Sen adına açıklama yapan Sağlık-Sen Şube Başkanı Mahmut Atçı,``Sağlık Bakanlığının, devlet memurlarını gözden çıkarma politikaları ve sadece hasta merkezli söylemleri neticesinde, kamu görevlilerine yapılan saldırılar her gün katlanarak artmakta, bu sebeple hemen hemen her gün bir sağlık çalışanı şiddete, saldırıya ve hakarete maruz kalmaktadır." dedi.

 

Son bir ay içerisinde Harran Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi`nde görev yapan üç sağlık çalışanın görevi başındayken bıçaklandığını, darp edildiğini sözlü ve fiili saldırılara maruz kaldığını ifade eden Atçı, " Bizler şiddetin toplumsal sorunlarda olduğu gibi sağlık sorunlarının çözümünde de yerinin olmadığını düşünüyor ve buna karşı çıkıyoruz. Biliyoruz ki asıl sorumlu olanın bireysel davranışları sergileyenler değil, buna göz yuman insani ve vicdani bilinç yaratma hedefi gütmeyen yönetenlerdir. Hafızalarımız yakın tarihimizde başta bölgemiz olmak üzere tüm Türkiye`de yaşanan birçok şiddet olayının üzerine gidilmediği, sorumlularının bulunup yargılanmadığı gerçeği ile doludur. Şiddet uygulayanlar gerekli cezalara çarptırılmadıkça yapılan suçun yanına kar kalacağı algısı güçlenerek bu tür olayların daha da artacağı kaygısını taşıyoruz." Şeklinde açıklamalarda bulundu.

 

Atçı, "Buradan yetkililere sesleniyorum. Ülkemizin en ücra köşelerinde her türlü meşakkat, çile ve hayati tehlikeye rağmen, sizler adına hizmet sunan, sağlık çalışanını onure etmemiz gerekirken, ne acıdır ki; şamar oğlanına çevirdiniz. Bilinmelidir ki; bıçak kemiğe dayandı. Artık Yeter! Hastanın yanında olduğunuz kadar birazda çalışanın yanında olun…

 

Sayın Bakan,`` sağlıkta çok mesafe kat ettik, sağlıkta dönüşüm projesini çok kısa bir sürede hallettik``, diye övünebiliyorsa, unutmasın ki; bunu kendi başına değil, sağlık çalışanları ile başarmıştır." İfadelerini kullandı.
"Daha çok yakın bir zaman önce yaşadığımız Van depreminde en çok çaba sarf eden kim? Her türlü olumsuzluğa rağmen, bir canı daha hayata bağlamak için, kendini feda eden kim?" diye soran Atçı açılamalarına şöyle devam etti:

"Gece gündüz demeden, hayat kurtarmak için dişini canına takan kim? Her türlü övgüyü hak eden bu insanlara, hak ettikleri değerin verilmesi gerekmez mi? O halde; sağlık çalışanını hakir görmekten vazgeçin ve sağlık çalışanının haklarının korunması için yeni bir düzenleme yapın. Yoksa kaybolan bir canın hesabını veremez ve bu vebalin altından kalkamazsınız.
Unutmayınız ki; her sağlık çalışanının bir ailesi ve buna bağlı olarak sorunları vardır. Bilesiniz ki; sağlık çalışanları da sizin gibi etten ve kemikten yaratılmışlardır. Damarlarından akan kanı rengi, sizinki gibi kırmızıdır. Onların da sosyal ihtiyaçları olduğunu asla aklınızdan çıkarmayın.

Söyler misiniz? Ülkemizde hiç bir kamu görevlisinin bulunmadığı, en ücra köşelerinde sizlere şifa dağıtan sağlık çalışanlarından ne istersiniz? Onların tek bir amacı vardır: İnsanları çaresizken çare olmak, bir canı daha hayata kavuşturmaktır…. Peki, öyleyse bu öfkeniz, bu nefretiniz niye? Emniyet birimlerine ve kolluk kuvvetlerine işiniz düştüğünde, herhangi bir faturayı yatırırken veya bankadan paranızı çekerken gösterdiğiniz sabrı ve hoşgörüyü istemeye bizim de hakkımız yok mu? Sizleri sağlığınıza kavuşturan, sağlık çalışanlarına saygı göstermek ağır mı gelir size?"

 

Atçı, "Sağlık-Sen olarak buradan tüm yetkililere sesleniyoruz.``Sağlıkta emeğe saygı, şiddete sıfır tolerans dedik`` ama içini hala dolduramadınız. Bu gün sağlık çalışanlarınızı korumaz iseniz, yarın sağlığınızı koruyacak kimseyi bulamazsınız. Araştırma ve Uygulama Hastanemizde haince darp edilen ve bıçaklanan arkadaşlarımıza geçmiş olsun diyor, her geçen gün artan sağlık çalışanına saldırıları şiddetle kınıyoruz.`` dedi.

Ali Durmaz -İLKHA