Doğruhaber

2 Haziran 1975`te Mardin`in Nusaybin ilçesinde dünyaya gelen Rüstem Şayık, Şehid Hacı Musa`nın en büyük oğlu idi. Şehid Rüstem, bir ara İstanbul`a çalışmaya gider. Bu sırada babası Şehid Hacı Musa ona telefonla ulaşarak, ‘Sen İstanbul`da ne yapıyorsun! Çabuk Nusaybin`e gel, burada bir sürü genç şehid oluyor. Sen de gel şehid ol!` diyor. Rüstem de bu sözlerden sonra Nusaybin`e geri dönüyor. 1991 yılı aralık ayında İstanbul`dan geri dönmüştü. Çalışması için babası onu bir arkadaşının yanına yerleştirdi. Sevecen, çalışkan ve cesaretli olduğu için kısa bir sürede herkes tarafından sevilen biri oldu. İslam için çalışan gençler ile beraber oturuyor, kalkıyordu. Bir ara arkadaşlarıyla otururken, şahadetten laf açılmış ve Rüstem de ‘şehid olmam için ne lazım` demiş. Arkadaşı ona şaka yaparak ‘bir adet kimlik fotokopisi ve iki adet fotoğraf` demiş. O da bunu ciddiye almış ve ertesi gün istediği kimlik fotokopisi ve iki adet fotoğrafı vermiş arkadaşına… Tabi sonradan şaka olduğunu anlamıştı.”

30 Nisan 1992 yılında amcasının evinde olduğu sırada evin çevresinde çocukluk arkadaşının dolaştığını fark eden Rüstem, dışarıya çıkıp ne olduğunu öğrenmeye çalıştı. Evin etrafında dolaşan PKK`liler idi. PKK`lilerden biri Rüstem`in adını söylüyor. Rüstem de sesin geldiği tarafa döner dönmez ateş edildi. Olayın ardından Rüstem, Nusaybin Devlet Hastanesi`ne, oradan da Diyarbakır`a sevk edildi. Bütün müdahalelere rağmen kurtarılamadı ve daha 17`sinde gençliğinin baharında şehid düşerek ruhunu Rabbine teslim etti.