Başbakanlık Yeni Bina`da yapılan yeni yılın ilk Bakanlar Kurulu toplantısı 6 buçuk saat sürdü. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç açıklamalarda bulundu.
Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kamuoyunda İntibak Yasası olarak bilinen taslağın ve Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanun Tasarısı taslağının Bakanlar Kurulunda kabul edilerek imza altına alındığını bildirdi.
Arınç, "Başbakan`ın ve Genelkurmay Başkanı`nın bir görüşmesi oldu. Üzüntülüyüz. Ölenler sivil yurttaşlarımızdır. Ama bilelim ki olayın meydana geldiği bölge sınırötesi operasyonların yapıldığı, terörist grupların olduğu bölgedir. 50 kişiye yaklaşan bir gurubun düzenli gittiği yolunda istihbarat alınmış, farklı kanallardan teyit edilmiş. 4 saate yaklaşan bir görüntünün varlığı daha önce söylenmişti. Harekat konusunda talimat verilmiş. Canlıya karşı öncelikle teslim olması, mukavemet karşısında etkisiz hale getirilmesi durumu var. İşaret fişekleri ve top atışlarına rağmen grubun hareketi neticesinde bombalama yapılmıştır." dedi.
Arınç, Irak sınırındaki olayla ilgili, ``Olayda bir kasıt kesinlikle söz konusu değildir. Ancak kasıt olmasa bile bir ihmalin ve zafiyetin söz konusu olup olamayacağı konusunda incelemeler devam etmektedir. Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Uludere Savcılığı ile irtibatlı olarak olay üzerinde bir adli soruşturma başlatılmış bulunmaktadır.`` dedi.
"Ölenlerin yakınları devletine bağlı insanlardır." diyen Arınç, "Olaydan büyük üzüntü duymuşlardır. Ölenlerin cenazelerinin üstüne örgütün flamalarının asılması yakınlarının tercihi değil. Bunu bizzat ölenlerin yakınları ifade etmişlerdir. Kaymakama gösterilen o vahşetin de kimler tarafından ortaya konulduğunu ses kayıtları ve görüntüler ortaya koyuyor. Olayı incelemeye devam ediyoruz. Şu onda bulduklarımız olayın kasıttan uzak olduğunu bize gösteriyor.
"Tazminat yasal bir konudur ve bunun gereği bir an önce yerine getirilecektir." Diyen Arınç sözlerini şöyle sürdürdü: "İstihbaratın nereden geldiği sorusuna ise: Terörle mücadelede bütün kaynakları kullanıyoruz. Hem insan istihbaratı hem de teknik imkanlarla sağlanan bilgiler analizler sonucu değerlendirilmektedir. Bu operasyonların her biri bütün bilgiler değerlendirildikten sonra yerine getirilmektedir.
Özür kelimesini kullanalım. Ama her olay karşısında özür dilensin dilenmesin... Bir heyet gidiyor, oradaki sivil toplum örgütleri oradaki kanaat önderleri üzüntülerini ifade ediyor. Bu samimiyet bizde var. Hükümetin bu işler ortaya çıktıktan sonra, bir ihmal ya da hata söz konusu ise özür de, özrün ötesinde helalleşmenin de doğru olacağını düşünüyorum." (İLKHA)