Hüseyin Kaya / Siyaset Gemisi / Doğruhaber

Bir kez başladılar mı yalana fren tutmuyor işte.

Muhalif gibi gördükleri herkese karşı aynı format içerisinde yalan haberlerle itibarsızlaştırma yoluna gidiyorlar.

Öcalan`ın eğitim seminerlerini ve onunla ilgili yazılan kitapları okuyunca PKK zihniyetinde yalanın bir plan ve program dâhilinde kullanıldığını ve özellikle basın cephesinde bunun eğitimini alan kişilerin işbaşında olduğunu anlıyorsunuz.

Önümüzde basından derlediğimiz iki örneğimiz var.

Birincisi Altan Tan ile ilgili. Biliyorsunuz Altan Tan, ‘Bireysel suçların kurumlara mal edilemeyeceği” yönünde bir açıklama yapmış ve Ensar Vakfına yapılan saldırıları doğru bulmadığını söylemişti.

Dicle Haber Ajansı (DİHA) HDP grup toplantısında Tan`ın uyarıldığını öne sürdü ve şunları yazdı:

“Grup toplantısı öncesinde Tan, HDP grubuna çağrılırken, kendisiyle Grup Başkanvekilleri Çağlar Demirel, İdris Baluken ile Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen ve Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım görüştü. Görüşmede Tan`ın yapmış olduğu açıklamalara ilişkin toplumda oluşan rahatsızlık dile getirilirken, bu konuda partinin ilke ve kararlarıyla çelişen açıklamaların doğru bulunmadığı ve Tan`ın söylemleri nedeniyle ‘uyarıldığı` öğrenildi.” Bunun üzerine açıklama yapan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen ve Altan Tan ise böyle bir uyarının yapılmadığını belirtti. Ayhan Bilgen, “Toplantı öncesinde konuştuk” demekle yetinirken, Tan, şöyle konuştu: “Uyarma falan yok. Bir kere toplantıda İdris Bey yoktu zaten. Arkadaşlarla oturup konu hakkında sohbet ettik.”

Ajans utandı mı dersiniz?

Hiç sanmıyorum. Yaşanan şey şu ki, prosedür saat gibi işliyor.

İkinci olarak Diyarbakır Kutlu Doğum programında yaşandığı iddia edilen bir haberi paylaşmak istiyorum.

Güya programda bir bayrak krizi yaşanmış…

Haber şöyle:

“Organizasyon görevlileri Kürtçe konuşan gençten alanda hiçbir ülke bayrağı olmadığını söyleyerek, Kürdistan bayrağını indirmesini istedi. Bayrağı sallayan genç ise alanda çok sayıda Filistin bayrağı olduğunu, onların da indirilmesi gerektiğini söyledi. Bunun üzerine görevliler izleyicilerin bulunduğu bölüme giderek Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi`nin bayrağını alıp, alandan çıkardı.” (Rudaw)

Ben birşey söylemeden başka bir ajansın haberini paylaşayım:

“Kutlu Doğum Mitingi`ne Kürdistan Bayrağını götüren Bekir Kaya, ZERnews‘e konuştu.

“Kürdistan Bayrağı, benim tarihi ulusal bayrağımdır. Herkes onu bilmeli ve tanımalı, sonuçta etkinlik Kürdistan`da düzenleniyor. Bu niyetle götürdüm. Kürdistan Bayrağı`nı alana götürdüğümde Hüda-Par`lı kitle çok sevdi. Gören herkes tebessüm ediyordu, Hüda-Par`lılar elimden alıp resim çekme yarışı yaptı.

Çok fazla değişik, siyasi bayraklar getirilmişti. Onun için daha sonra etkinliği düzenleyenler genel bir çağrı yaptı, ‘tevhit bayrağı dışında diğer tüm bayrak ve flamalar indirilsin‘ ricasında bulundu. Bu genele yönelik bir ricaydı. Bu çağrının Kürdistan bayrağına yönelik bir kastı yoktu. Genel çağrı yapılınca ben de diğer herkes gibi Kürdistan bayrağını indirdim, indirmeseydim de kimse sorun etmezdi.”

Çok az kişi ikinci haberi duyduğu için zihinlerde kalan yalan haber oldu.

Gerçek ortaya çıktığında yüzsüzce sırıtacaklar ve “Biz işimizi yaptık, sen ona bak” diyecekler.

Birçok yalan habere imza atıyorlar ve çoğunun gerçeği öğrenilemiyor. Ama yalanın freni tutmayınca bazen böyle tosladıkları da oluyor.