Taraf Gazetesi`nin polis kökenli yazarı Emre Uslu, Türkiye-Irak sınırında yaşanan acı olayla ilgili derin analizlerde bulundu. Bölgede koruculuk yapan Encü ailesinin Kuzey Irak ve istihbarat örgütleriyle olan ilişkilerini yazan Uslu, bir taşla kuş katliamı yapıldığını iddia etti.
İşte Taraf yazarının o iddiaları...
Şırnak`ın Uludere ilçesinde uçakların kaçakçılıkla uğraşan köylüleri bombalaması infial yarattı. Bombalanan ailenin ise ilginç bir ilişkiler ağı var.
HABUR-2 OLARAK TANIMLANIYOR
Bölgede konuştuğum kaynaklarım ölüm olayının olduğu yerin vatandaşlar arasında Habur-2 olarak tanımlandığı yani Habur sınır kapısı gibi illegal geçişlerin çok yoğun güzergâhı olduğunu ifade ediyorlar. Dolayısıyla burasının çok bilinen bir geçiş yeri olması nedeniyle yerel askerlerin buradaki geçişleri PKK geçişlerinden ayırmak için daha dikkatli oldukları bilgisini aldım.
ENCÜ AİLESİ VE JİTEM İLİŞKİSİ
Bombaların hedefi olan Encü ailesinin çok ama çok ilginç ilişkileri var. Aile medyada da yer aldığı gibi korucu bir aile. Korucubaşı Dirbaz Encü diye bilinen kişinin resmî adı Naif Encü. Encü ailesinin yarısından fazlası Zaho`da yaşıyor. Dirbaz Encü`nün bölgede JİTEM`le birlikte çalıştığına ilişkin çok yoğun bilgi var. Dirbaz Encü Roj TV tarafından sıkça hedef gösterilmiş bir kişi ve aile de böyle bir aile. İlginçtir aynı Roj TV şimdi bu aileye sahip çıkıyor.
Aile`nin PKK ile mücadelede onlarca yakın kaybının olduğu ifade ediliyor. Dirbaz Encü`nün küçük oğlunun da bombalamadan yaralı kurtulanlar arasında olduğu ifade ediliyor.
Dirbaz Encü`nün askere derin saygısı olduğu ve bölgede ne kadar üst düzey yetkili varsa hemen hepsini bilip ahbaplık ettiği biliniyor. Bölgeden gelen iddialara göre Dirbaz Encü`nün Cem Ersever`den Yeşil`e, Levent Ersöz`den Mustafa Bakıcı`ya bölgede görev yapmış ilginç komutanlarla dostlukları var. Dirbaz Encü`nün en yakın olduğu kişi de Silopi`deki korucubaşı Koçero Saluci –ki kendisi Ergenekon davalarında gözaltına alınmış biri.
İLGİNÇ BİR AJANLIK DAVASI
15 Mayıs 2008 tarihinde Hürriyet gazetesinde yer alan bir haberde de Dirbaz Encü ve Ortasu Köyü`nün korucularına ilişkin ilginç bilgiler var. Hürriyet`in haberine göre, MİT ve Şırnak İl Jandarma Komutanlığı`nın ortak operasyonla gözaltına aldıkları K.E, H.T, korucu Ş.E. ve eski korucu H.E`nin Barzani`nin istihbarat örgütü "Parastin"a ajanlık yaptıkları iddia ediliyor.
BİR ÇOK GENERALLE ÇALIŞTI
Barzani ile devletin gerilim yaşadığı günlere denk düşen bu olayda şahısların mahkemeye verdiği bilgiler de haber kaynaklarımın verdikleriyle örtüşüyor. Örneğin H.T. verdiği ifadede 1997-98 yıllarında bölgede görev yapan birçok general ile çalıştığını belirtiyor. Korucu Ş.E. ise ifadesinde şunları söylüyor: "1997-98 yıllarında Salih Paşa ile çalıştım. Kendisi o dönemde yarbaydı. Aynı birlikteki Ömer Paşa beni özel time seçti. Hatta kendisiyle birlikte bir operasyonda Haftanin Kampı`na kadar gittik. Alihan Gülyazı da Dirbaz Köyü`nün ileri gelenlerindendir ve bölge korucubaşısıdır. Haftanin`de bir asker mayına basmıştı. Komutanımız bizi gönderip mıntıkanın kamera ile görüntüsünü istedi. Ayrıca Bedrettin Albay ile Arif Paşa köyümüze gelerek evleri ziyaret ettiler. Bedrettin Albay bu sırada fotoğrafının çekildiğini belirterek evi kontrol etti, ancak bir şey bulamadı."
ENCÜ AİLESİ DEMİR İHRACATI YAPIYOR
Bölgedeki yoğun bilgilere göre, daha önce bölgede komutanlık yapmış iki kritik isim, internet andıcı davasının firari sanığı Mustafa Bakıcı ile Levent Ersöz`ün çok yakını. Hatta Mustafa Bakıcı`nın Şırnak`ta görevliyken, helikopterle esrarengiz bir şekilde Zaho`ya gitmesi olayında Zaho`da Dirbaz Encü`nün akrabaları tarafından ağırlandığı da iddialar arasında.Bu kapsamda yine Mustafa Bakıcı`nın emekli olup Kuzey Irak üzerinden Rusya`ya kaçış öyküsünde de Dirbaz Encü ailesinden, özellikle Zaho`daki akrabalardan, yardım almış olabileceği iddia ediliyor. Dirbaz Encü`nün oğluyla birlikte Silopi`den Zaho`ya demir ihracatı yaptığı biliniyor.
Dahası, Ergenekon sanığı Levent Ersöz`ün firari iken Şırnak`ta Dirbaz Encü ve Koçero Saluci ile toplantı yaptığı ve faili meçhuller konusunda susmaları yönünde onları ikaz ettiği de iddialar arasında.
Bu arada, güvenlik birimlerimde dolaşan soru şu: Bu kadar kaçakçı Habur-2 olarak bilinen yolu neredeyse günlük olarak kullanmalarına rağmen bu kaçakçılardan kaçının Jandarma`da Kaçakçı olarak kaydı var? İddialara göre böyle bir kayıt yok.
BOMBALAMA ÖNCESİ AYDINLATMA FİŞEĞİ KULLANILMIŞ
Olayın oluş şekline ilişkin de kuşkular artıyor. Bölgede görev yapan güvenlik birimleri kaçakçıların olduğu yerde eskiden bir üs bölgesinin yer aldığını ancak şimdi bu bölgenin boşaltılmış olduğunu belirtiyorlar. Dolaysısıyla burayı PKK`lıların basması gibi bir olasılığın olmadığını ifade ediyorlar. Dahası bombalama olayından hemen önce bölgeye aydınlatma fişeği atıldığı ve aydınlatmanın arkasından da uçakların bombaladığı ifade ediliyor. Bu nedenle yerel güvenlik unsurlarında bombalama olayı ile ilgili ciddi kuşkular var. Olayın üzerini örtmeyeceklerini ifade ediyorlar.
PKK İÇİNDE ÇİFT TARAFLI ÇALIŞAN AJANLAR
Bütün bu bilgiler ışığında yapılan değerlendirmelere göre PKK içinde çift taraflı çalışan istihbarat ajanları (derin Ankara-PKK ilişkisi dediğimiz ilişki) yanlış bilgilerle uçakları bu köylülere yönlendirdi. Böylece bir taşla kuş katliamı yaptılar. Barani`ye yakın bir aileyi bombalatarak hem Türkiye ile birlikte hareket edip PKK`yı Kuzey Irak`tan çıkın diye sıkıştıran Barzani`ye ayağını denk al mesajı verdiler, hem de son bombalamalarla sıkışan örgüt bir üstünlük kazandı ve hava bombardımanları ve Heron görüntülerinin sorgulanmasını sağladı. Asıl amaç ise Ankaralılar grubunun başlattığı fakat son dönemdeki operasyonlarla sıkışan örgütün bu kanadının böylece örgüt içinde hamle üstünlüğünü yeniden ele geçirdiği ifade ediliyor. Bu kapsamda son iki aydır suskun olan Cemil Bayık ve Fehman Hüseyin`in olayın hemen ardından çıkıp konuşmaya başlaması not edilmesi gereken bir ayrıntı. Yani Ankara`da yeni terörle mücadele konseptinden memnun olmayan bir damar ile o damarın PKK içindeki etkin elemanları ortaklaşa köylüleri bombalatıp PKK`yı bitirme noktasında birlikte hareket eden Barzani`ye ve yeni terörle mücadele konseptine dur mesajı verdi. Şimdi karşı hamlenin ne olacağını bekliyoruz...
Emre Uslu / Taraf