Doğruhaber 

Şüphesiz, Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler, siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin.(Ahzap -56)

Vahdet ve kardeşlik rehberi Hz. Muhammed (s.a.v)`in Kutlu Veladetinin Sene-i devriyesini bir kez daha büyük bir bahtiyarlıkla idrak etmeye hazırlanıyoruz. Salat ve selam O`na, pak ehline ve ashabınadır...

Her yıl olduğu gibi yine Hz. Peygamberi anmaya ve anlamaya yönelik pek çok etkinliğin yapılacağı kutlu bir iklimden geçiyoruz… Haneler, meydanlar ve şehirler kutlu bir sevdanın arifesinde… Aziz peygambere âşık yüreklerimiz mukaddes bir sevdayla çarpıyor…

Ve 14 asır sonrasından ilk günkü heyecanla hep bir ağızdan yeniden Merhaba sevgili! Merhaba Yâr! demeye hazırlanıyoruz…

İnsanlık tarihi boyunca, geçmişten geleceğe, en çok kim sevildi diye sorulsa kuşkusuz buna vereceğimiz cevap Hz. Muhammed (s.a.v)`dir.

O`nu yaradan sevmiş, melekleri sevmiş, gören görmeyen sevmiş, canlı cansız ne varsa kâinatta hepsi ona müştaktır. Ona sevdalıdır…

Zira O`nu sevmek Allah`ı sevmektir aslında… Bu sırra vakıf olanlar O`na tabi olmaktan geri durmamıştır tarih boyunca…

Kimi zaman küllense de bu sevda mümin gönüllerden asla eksilmemiştir… İnsanlık buna şahit… Âlem buna şahit…

Miladi 639`da İslam ile şereflenen coğrafyamızın halkları peygamber aşkıyla huzur bulmuş, saadete nail olmuştur…

Ne yazık ki küresel ve yerli şer odaklarının tazyikatı sonucu bu sevda küllenmiş ve maalesef mümin gönüllere hapsedilmiştir…

Her şeye rağmen Mevlid-i Nebi hep bir milat olmuştur yeni başlangıçlara… Gün geçtikçe alevlenmiş adeta yeniden küllerinden doğmuştur…

Buna en güzel örnek hiç şüphesiz Peygamber Sevdalıları Platformu`nun açtığı yeni çığırdır…20. Asrın son çeyreğine damga vuran bir peygamber aşığının “Siyer beşeriyeti vahye uydurma projesidir” sözü yeni bir hareketin işaret fişeği oldu… Gönüllere hapsedilen Muhammedî sevda önce mescitlere, camilere ardından konferans salonlarına kısa süre sonra da sokaklara, meydanlara taşmıştır. Hane hane, köy köy, şehir şehir büyüyen Muhammedî sevda metropollere, başkentlere ve hatta sınırlar ötesine ulaşmıştır…

2006 yılında kadim kent Diyarbekir`in tarihi istasyon meydanında yüzbinlerin iştirak ettiği mevlid etkinliği ab-ı hayat oldu mazlum gönüllere… Tüm alt kimlikleri bir kenara bırakan mazlum bir camia peygamber sevdalıları üst kimliğiyle yeni bir soluk oldu. Bu kutlu adım cehalet, zaruret ve ihtilaflarla özünden uzaklaşan Müslüman halkımıza ve hatta İslam ümmetine eşsiz bir kardeşlik ve vahdet örneği olmuştur.

Nisan ayı geldi mi sadece kâinatta değil tüm yüreklerde yeşerir sevda çiçekleri…

Tatlı bir telaş başlar önce coğrafyamın dört bir tarafında… Bir seferberlik havası sarar her yanı…

Özlemle hasretle beklenen kutlu bir elçiye odaklanır tüm gözler… Evet, gelmiştir o elçi ama geçmemiştir bir aşktır sinelerde durmakta.

Aylar öncesinde başlamıştır salavat seferberliği… Her güne milyar salavat şiarıyla ilmek ilmek işlenir gönüllere Muhammedî aşk… Kördüğüm misali kopmaz, gevşemez bir kutlu sevdaya methiyeler dizer pak gönüller…

Bir dizi etkinlikler düzenlenir gönüller sultanın âlemi teşfinin arifesinde… Her şey onun için…

Gaye Onu anmak ve anlamaya çalışmak…

Peygamber Sevdalıları Platformu yılların tecrübesiyle ânın vacibini de dikkate alarak yediden yetmişe herkesi harekete geçirir… Her yıl farklı bir yönüne dikkat çeker kurtuluş rehberimizin…

Yürüyen Kur`an Hz. Muhammed (s.a.v), Kurtuluş ve Özgürlük rehberi Hz. Muhammed (s.a.v), Eşsiz Önder Hz. Muhammed (s.a.v) ve Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz. Muhammed (s.a.v)  gibi temalar üzerinden anılır, anlatılır, yaşatılır Hz. Muhammed (s.a.v).

Kutlu doğum etkinliklerinde öne çıkan faaliyetler şu başlıklarda özetlenebilir.

- Salavat Seferberliği

- Umre ödüllü Kutlu Doğum Siyer Sınavı

- Şiir ve Makale Yarışmaları

Ve Diyarbakır, Batman, Adana, Van, Trabzon, İzmir, Ankara ve İstanbul başta olmak üzere milyonların katıldığı kitlesel etkinlikler…

Kutlu doğum etkinlikleri, bir ümmetin yeniden tarih sahnesine çıkışının somut göstergesidir.

Bu etkinlikler İslam`ın halkın bağrına yürüyüşüdür. İslam`ın vicdanları yeşertmesi, ruhları kirlerden arındırmasıdır. Ve güneş doğudan doğmuştur artık. Güneşin ışıltısı, ışınları an be çevreyi aydınlatmakta ve batı da bu fecri beklemektedir. Çok yakın bir zamanda Türkiye`nin bütün il ve ilçelerinde bu etkinliklerin düzenlendiğini, nübüvvet baharının ülkemizin ve İslam âleminin dört yanında enfes çiçeklerle süsleneceğini göreceğiz inşallah…

Bu vesileyle Allah`ın Resulü`nün mübarek örnekliğinin toplumda yerleştiği, İslam âleminde Vahdet Ve Kardeşliğin sağlam temeller üzerine oturtulduğu bir gelecek umuduyla şimdi den Kutlu Olsun Sevdamız…

Kaynak Rehber TV