Şiddet içerikli dizilerin, programların veya bazı internet oyunlarının belli bir süreden sonra toplumda şiddetin normal bir eylem olarak görülmesine neden olduğunu belirten Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak, bu konuda medyanın daha hassas olması gerektiğini söyledi.

Son zamanlarda toplumda artan şiddet olayları  ve ahlaki yozlaşmaya neden olan dizileri ve özellikle şiddete meylettirtici bilgisayar oyunlarını İlke Haber Ajansı’na (İLKHA) değerlendiren Hasan Kalyoncu Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak, bu konuda medyaya büyük sorumluluklar düştüğünü söyledi.

“İnsan hayatında teknolojinin nasıl kullanıldığı önemlidir”

İnsanlık tarihinde ve gelişiminde teknolojinin çok faydalı araçlar olduğunu, ancak insan hayatında teknolojinin nasıl kullanıldığının önemli olduğuna dikkat çeken Arıcak, “Bu anlamda öncelikle bir kere teknolojiyi kötülememek lazım. Teknoloji insanlık hayatını kolaylaştıran ve hepimiz için lazım olan şeydir. Fakat tabi ki, insan hayatında teknolojinin nasıl kullanıldığı önemlidir. Eğer teknolojiyi biz bunun içinde medya, internet, bilgisayar ve oyunlar da var, eğer yararlı amaçlarla ve yararlı maksatlar için kullanıyorsak, insanlığa hizmet eden şeylerdir. Ama eğer biz bunları zararlı amaçlarla kullanırsak bunlar insanlara zarar da verebiliyor.” dedi.

Şiddet içerikli oyunlar veya dizilerin bir süre sonra insanlara şiddeti kabullenmesine ve şiddeti doğal bir eylemmiş gibi algılanmasına neden olabildiğinin altını çizen Arıcak, “Malumunuz özellikle bazı diziler, programlar veya bazı oyunlar şiddet içerikli olabiliyor. Bu şiddet içerikli oyunlar veya diziler bir süre sonra insanlara şiddeti kanımsamasına, doğal bir eylemmiş gibi algılanmasına neden olabiliyor. Özellikle bu tür dizilerle ve bu tür filmlerle yada oyunlarla yetiştirilen çocuklar bir süre sonra şiddeti göstermenin doğal bir eylem olduğunu bunun rahatlıkla yapılabilecek durumlar olduğunu düşünmeye başlıyorlar.” ifadelerini kullandı.

“Bunu yaşamımızın doğal bir parçası haline getirmemek durumundayız”

Şiddete meylettirtici bilgisayar oyunlarının ve dizilerin çocuklar üzerinde olumsuz etki bıraktığını dile getiren Arıcak, zamanla bu tür dizi ve oyunların etkisi altında kalan yetişkin veya çocukların elim sonuçlara neden olabildiğine vurgu yaparak şöyle devam etti:

“Bir yetişkin bunların gerçek olmadığını veya olmaması gerektiğini biliyor. Fakat çocukluğundan itibaren bu tür olumsuz uyaranlara maruz kalan insanlar, zaman içerisinde bu tür olumsuzlukları yaşamın doğal bir parçası gibi kabul edip yetişkinlik yıllarında bunu sorunların çözümünde tek alternatif olarak düşünmeye başlayabiliyor . Bu nedenle de en küçük bir çözümsüzlükte ve en küçük bir sorunda yakın insanlara veya çevresindeki insanlara şiddeti doğal bir eylemmiş gibi maalesef gösterebiliyorlar. İşte bu eşini dövmek, çocuğunu dövmek gibi olabileceği gibi ve başka bir insana zarar vermek yada çaresiz kaldığında başka bir insanı öldürmek gibi maalesef elim sonuçlara da neden olabiliyor. Bu nedenle şiddeti kanımsamamak bunu yaşamımızın doğal bir parçası haline getirmemek durumundayız.”

“Medyaya büyük sorumluluklar düşüyor”

Arıcak, bu konuda medyaya büyük sorumluluklar düştüğünü söyleyerek, son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Bu konuda radyo ve televizyon kurumları  ellerinden gelen hassasiyeti göstermeleri gerekiyor. Sırf insanlar bunlardan hoşlanıyor diye, sırf insanlar bunlardan zevk alıyor diye bunlar yayınlamaları doğru değil. Tabi işin bir diğer yanı internetteki oyunlarda da aynı şekilde. Sırf çocuklar bunları oynuyor, çocuklar para veriyor diye bunu yaygınlaştırmak etik ve ahlaki değildir. Bu konuda dediğim gibi gerekli kuruluşların veya oyuncuların ve programcıların gerekli hassasiyeti göstermeleri gerekiyor.”  (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)