Can katsın güneş, vursun gül çiçeğine Güller hayat suyuyla dirilsin. Nur saçsın aşk, vursun gönül eşiğine Gönüller, zulumatı kökünden silsin. Güneş can katsın, gül dirilsin Aşk nur saçsın, gönül dirilsin. Donmuş kalemler aksın şelale dilinden Dünyanın dört bir yanına su olsun. Zulüm misali kış; arınsın kan gölünden Kalemlerin mürekkebiyle yeşillikler dolsun. Gelsin bahar, kuşlar geri dönsün vatanlarına Yarasalar, çıkmamak üzere girsin karanlıklara. Muhacirler kavuşsun ensarlık zamanlarına, Hicret etsinler anaya, babaya, hoş anlıklara. Gelsin bahar, gelsin kutlu doğum habercisi Kara bulutlar, siz çekilin gökyüzünden. Gelsin Kutlu Nebi, Allah"ın Elçisi Ey karanlıklar elinizi çekin yeryüzünden. Gelsin Peygamber Sevdalıları, Peygamber Aşıkları"
Behçet Kağan / Şanlıurfa - Yaş: 20
Genç Yazarlar ile HASBİHAL
Şanlı Urfadan Behçet Kağan Kardeşimiz: Baharın gelişiyle doğa kendini yeniden gösterir her taraf cıvıl cıvıl olur. En güzel güller, çiçekler boy gösterir bu güzellikler baharın müjdecisi olarak görünse de arka planında bir çile bir zahmetin olduğunu unutmamak gerek. Zor şartlar, zahmetli geçen aylar, mevsimler hep güzelliklerin müjdecisi olmuştur. Aynı durumu düşünceler ikliminde de görebiliyoruz. Hatırlayalım son peygamber habibullahı dünyaya gelmeden önce her tarafta zulüm, kan çile hâkimdi. Yani şubatın dondurucu ayazı bahara gebeydi. Baharın gelişiyle birlikte düşünce baharının habercisi olan kuruyan göller, sönen ateşler, yıkılan duvarlar en güzel gülün habercisiydi bu öyle bir güldü ki o güzel kokusu her yeri kuşatmıştı. Bu kokudan nasiplenenler o kokuyu terk etmemek için her şeylerini feda etmişlerdir günümüzde aynı kokuyu alan sevdalılar bu güzelliği her yere ulaştırmak için sabırsızlıkla nisanı beklemektedirler. Duygularınızı güzel paylaşmışsınız Allah razı olsun. Yeni yazılarınızı bekliyoruz.