■ Riyad Makaev / Doğruhaber/Analiz
Kremlin`den gelen haber dünyayı bir anda şaşırttı. Ani bir açıklama yapan Putin gündemi birden Rusya üzerine çevirmeyi başardı. Suriye üzerine yorumlar yapan gazeteciler, askeri ve siyasi yorumcular Putin`in açıklaması üzerine yoğunlaştılar. Putin dayanamadı diyenler, Ukrayna üzerine yoğunlaşmak istiyor diyenler, Cenevre görüşmelerinde daha güçlü argümanlar elde etmek istiyor diyenler oldu. Aslında Putin neden bunu yaptı diye sorarsak çok basit bir cevap verebiliriz. Rusya Suriye`ye girerken de aynı bu şekilde girmişti. Hatırlayacak olursak Putin defalarca Suriye`ye askeri müdahalede bulunmayacağız demişti.
Rusya`nın Ukrayna krizi ile Batı ile bozulmaya başlayan ilişkiler Rusya`ya yönelik ağır ekonomik yaptırımlar ile sonuçlandı. Rusya Batı`nın sergilediği tavrını kendini adeta dünya siyasetinden ve dünya ticaretinden dışlanmak istendiği şeklinde anladı. Bundan dolayı ABD öncülüğünde yürütülen Suriye operasyonuna fiili müdahale kararını alarak uluslararası anlaşmaları hiçe sayarak aniden Suriye`ye girdi. Batının o güne kadar elde ettiği her şeyi bertaraf ederek Esad`ın tarafını tutarak Suriye`deki savaşın seyrini değiştirdi. Yapılan tüm sert açıklamalara rağmen kimseyi ayırt etmeden havadan bombaladı. 6 ay içinde binlerce masum sivili katletti. Batı sadece seyretmekle kaldı. Türkiye de savaşın içine çekildi. Rus-Türk ilişkileri derinden darbe aldı. Rusya, “Diplomatik girişimlerle hiçbir şey elde edemezsiniz” demeye getirdi. DAEŞ ile mücadele adı altında girdi ve ılımlı muhalif güçlerini darmadağın etti. PYD`yi destekledi. Lafın kısacası Rusya girdi, her şeyi karıştırdı. Bölgede artık kim kiminle savaşacağını şaşırdı. Bölgeyi S-400 füzeleriyle donattılar, denizaltılar yerleştirdiler ve savaş uçaklarını getirdiler. Rusya bunu yaparken dünya seyretti ve hep tek sesle Rusya sivilleri bombalıyor diye haykırdılar. Ancak Rusya sivilleri bombalarken bombalarını İstanbul boğazından geçirerek götürdüler. Hiçbir devlet kendi hava sahasını kapatmadı. Kimse Rusya karşısına geçip “bunu yapamazsın” diyemedi ve sert tedbirler almaya cüret edemedi.
Rusya çekiliyorum diye açıklama yapınca, “dayanamadı, biz bunu yapmıştık, bizim hamlelerden sonra çekilmek zorunda kaldı, İslam Ordusu Rusya`yı korkuttu” demeye başladılar. En başta Rusya`nın ekonomik durumu neden olarak gösterilmeye başlandı. Rusya`nın ekonomisi gerçekten kötü yönde gidiyor. Halk, perişan vaziyette. Kremlin bütçe oluşturmakta bile zorlanıyor. Önümüzde Başkanlık seçimi var ve Putin bunu da düşünmek zorunda. Artık Rusya`nın sosyal medyasında Kremlinde gizli bir darbe olacağı bile konuşuluyor. Bunların tümü sadece dedikodu başka bir şey değil.
Rusya Suriye`ye girdi hiçbir karşılık göremedi. DAEŞ ile mücadele adı altında girmişti. Putin`in açıklamasında “Suriye`deki görevimizi genel olarak başarılı olarak sonuçlandırdık” ifadesi vardı. DAEŞ olduğu yerde duruyor ve Esad`ın başı da hala dertte. Rusya neyi başarmış oldu? Hiç bir şeyi başaramadı. Rusya sadece Batıya gücünü göstermek ve Batının daha fazla ileriye gitmesi halinde neyle karşılaşacağını göstermek istedi. Rusya`nın Suriye`ye girmesi ile değişen ABD`nin politikası dikkate değer. ABD Başkanı Barak Obama, Rusya`yı DAEŞ ile bir tutarken ve sadece bölgesel güç olarak gösterirken Rusya`nın girmesiyle tüm söylemler 360 derece değişti. John Kerry adeta Lavrov ile beraber yatıp kalkıyordu. ABD için DAEŞ gibi tehlike arz eden Rusya birden Suriye`de Rusya`nın müttefiki haline geldi. Putin böylece kolay lokma olmadığını göstermiş oldu.
Diğer taraftan Suriye`de muhalif grupların düşürülen rejim uçağının ardından böyle bir açıklama yapılmış olması Rusya`nın artık hava operasyonlarına devam etmek istemediği yönünde yorumlanabilir. Suudi Arabistan`ın, muhalifleri hava operasyonlarına karşı savunacak silahlarla donatılması gerektiği şeklindeki açıklamalarından sonra muhaliflere vaat edilen silahlar verilmiş gibi yorumlanabilir. Ancak Rusya bundan kaçacak veya korkacak bir yapıya asla sahip değildir.
Şimdi, Rusya “Suriye`den çekiliyorum” açıklamasıyla yeni bir oyun oynamaya başlıyor. Hepimiz buna şahit olacağız. Rusya, Suriye`den yakın zamanda çekilmeyecektir. Zaten açıklamanın hemen ardından bombalamaya devam edeceklerini duyurdular. Rusya S-400 füzelerini, denizaltılarını, askeri gemi ve uçaklarını bırakıyor. Rusya`ya giden uçaklar ve personeller sadece Suriye`de askeri görevlerini bitirenlerdir. Ayrıca belli uçuşlardan sonra bakıma alınması gereken uçaklarını geri çektiler. Putin`in açıklamasından sonra Sergey İvanov Suriye`deki üslerini daha da güçlendireceklerini ve terörist gruplara karşı bombardımanlarını daha da artarak devam edeceklerini söyledi. Rusya ekonomisini düşünen ve halkın geleceğini düşünen bir devlet yapısına sahip olsaydı Çeçenistan, Gürcistan, Ukrayna gibi ülkeleri işgal etmez ekonomiyi ve halkı düşünerek Batı gibi hassas davranırdı. Rusya emperyalist düşüncelere sahip, askerini hiç düşünmeyen, askerini sadece bir et parçası olarak gören bir anlayışa sahiptir. Putin`in yaptığı açıklama dünya kamuoyuna yönelik değil iç siyasete yönelik yapılan bir açıklama olarak değerlendirmek lazım. Rus halkının devletten tek istediği şey devletin diğer dünya devletleri önünde güçlü olması. Ekonomi, reformlar, refahı düşünen bir anlayış Rusya`da daha doğmadı. Rusya sadece gücünden anlayan bir anlayışa sahip. Putin halka karşı güçlü duruşunu sergileyerek iktidarda kalmaktadır. Putin`in bir zayıflığını gördüğü vakitte Kremlinden gitmek zorunda kalacaktır. Rusya`ya karşı güçlü bir pozisyon almak isteyen herkes, özellikle de Türkiye, acil olarak nükleer silaha sahip olmak zorunda. Bunu da daha demin Arabistan ile yapılan stratejik anlaşmasının çerçevesinde gerçekleştirebilir. Çünkü Arabistan Pakistan`dan nükleer silah elde etmişti. Uluslararası anlaşmalar sadece zayıf olanlar için geçerli. Ne ABD ne de NATO gerektiği zaman Türkiye`nin yanında olmayacaktır. Bunu net bir şekilde zaten Suriye savaşında görüyoruz. Büyük oynamak istiyorsan bazen radikal kararlar alarak kendini düşünmek zorundasın. Aksi takdirde bu kavga fazla uzayacaktır.