Allah`ın selamı, Rahmeti, Bereketi, İnayeti üzerinize olsun. Salat ve Selam Resuli Ekrem  {S. A.V }`e Aline ehli beytine takipçilerine senin ve bütün yusufi abilerin üzerine olsun…..

Canım babacım; satırlarıma başlarken evella seni ve bütün yusufi abilerin Selamların en güzeli olan, şanı yüce ve büyük olan Allah`ın Selamıyla selamlar; hal ve hatırınızı sorar ellerinizden öperim…

Babacım nasılsın! İyimisin? Rabbim iyilik ve güzellik versin inşallah. Bizleri soracak olursan bizlerde çok iyiyiz elhamdülillah tek dert ve sıkıntımız sizlerin iyi olmasıdır. Uzun zamandır mektup yazamıyorum hakkını helal et. Ama bu sefer istedimki içimi yakıp kemiren bütün duygularımı aktarıp, anlatayım;

Baba bugün ben 17 yaşıma bastım yine sensiz yine ağlıyorum 1 yaşıma daha sen yanımda yokken bastım.  Seni çok özledim baba bu özlem ne zaman bitecek acaba?

Acaba bir gün seni de evimizde görebilecek` miyim bu soruyu çok sordum kendime ve hiç bir zaman net bir cevap alamadım veya tabiri caizse kendime verecek bir cevabım olmadı.

Seni o kadar çok özledim ki her defasında özlemim daha da kabararıp yoğunlaşıyor ve her üzüldüğümde ağladığımda aklıma sen geliyorsun hiçbir derdime çare olamıyorsun, gözyaşımı silemiyorsun benim yanımda değildin bu yaşıma kadar hiç baba sevgisi görmedim…

Baba! Sitemim sana değil. Bizim birbirimizi bile vakti fırsatımız olmadı. Zalimler bize bu fırsatı tanımadı. Babacım artık sona o kadar çok ihtiyacım var ki küçükken belki bir şeylerin farkında olmadığımda babasızlığın ne demek olduğunu çok da bilmiyordum ama şimdi bu hasretle yanıyorum.

İçim kan ağlıyor baba senin varlığınla yetiniyorum belki. Babacım içimi en çok acıtan ben her üzüldüğümde en zor en dar ellerini benim başıma koyup okşamıyor ve varlığın benimle bu hayatı yaşamıyor farklı hayatlar yaşıyoruz baba sen dört duvar arasında belki özgür değilsin ama mücadele veriyorsun güçlüsün çünkü sen babasın.

Ama asıl özgür olmayan benim. Aslından dört duvar arasında olanda benim. Hapsedilmiş olanda benim, biziz baba. Sana, sevgine, cezaevinde olsa bile varlığına o kadar çok muhtacım ki…

Bu duyguları asla kelimelere döküp ifade edemem. Kelimeler bu ıstırabı anlatmada kifayetsiz kalıyor. Çok yoruldum, dayanamıyorum. Zaman oluyor güçsüz kalıyorum,  duygularıma hâkim olamıyorum. Ama zalimlere inat dimdik, ayakta duracağım. Rabbim bana, onlara karşı koyacak sabır metanet ve güç versin inşallah.

İçimde fırtınalar kopuyor, haykırmak istiyorum, bu zulme dur demek istiyorum ve “Yetmedi mi bize yaptığınız bu zulüm, bu işkence ve bize yaşattığınız yetimlik?” diyerek haykırmak istiyorum.  Bütün Dünyaya seslenmek istiyorum! Yok mu bizim sesimizi duyan, bu zulme bir dur diyen?

Evet, gözlerimden yaş yerine kan akıyor ve hep soruyorum; Neden gülmek zalimce ağlamak mazlumca olur. Baba inan kendime hiç üzülmüyorum. Daha çok küçük yaşta büyük sorumluluk sahibi oldum. Yaşadığım o acı duygular ve ağır sorumluluk yükü gün geçtikçe ağırlaşıyor. Ancak sen gelirsen bir gün bu acı dinecek.

Baba bazen ne düşünüyorum biliyor musun? Gerçekten seni dışarıda, evde görebilecek miyim? Çok umutsuzum ve baba senin gelmen bir hayal gibi geliyor artık. Bir hülyaydı geldi ve geçecek diyorum. Ama Rabbim buna izin vermeyecektir, zalimlere aman vermez inşallah.

Ve en acısı da ne biliyor musun babacım? Henüz 10 gün önce 1 yaşına basmış olan yeni bebeğimiz Esma Betül hayatının ilk yaşına sensiz girdi. acaba bu mazlumum Mahsum çocuğun ne zaman bitecek çilesi yaşarken. Fakat farkında olmadan bu acıyı kaç yaşına basacak. Rabbim! Sen fırsat tanıma bu zalim ve gaddar insanlara. (Amin }

Babacım mektubuma burada son veriyorum. Seni çok ama çok seven kızın…

     RÜMEYSA FİDANCI