Türkiye`nin birçok ilinde şubeleri olan Türkiye Kızılay Derneği`nin Diyarbakır Şubesi Başkanı Hikmet Hamzaoğulları, Sur ilçesinde yaşanan yasak ve çatışmalardan dolayı kendilerinin de mağduriyetler yaşadıklarını belirterek, her şeye rağmen yardım faaliyetlerine devam ettiklerini söyledi.
İlke Haber Ajansına konuşan Hamzaoğulları, mağduriyetlerin giderilmesi ve Sur`da yaşananlar ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Yıllardan beri yoksul halkın mağduriyetlerini gidermeye çalıştıklarını ifade eden Hamzaoğulları, Diyarbakır`da yaşanan çatışma ve yasaklardan sonra şubelerinin Süleyman Nazif sokakta kaldığını belirterek, Türkiye`nin çeşitli şehirlerinden gelen yardımları dağıtmada büyük sıkıntılar yaşadıklarını dile getirdi.
Kızılay, yasak boyunca 7 TIR yardım dağıttı
3 ay içerisinde kendilerine 7 TIR yardım malzemesi geldiğini kaydeden Hamzaoğulları, bu TIR`lar içerisinde 2 bin 700 adet 25 kilogramlık koliler ile 5 binden fazla da battaniye bulunduğunu söyledi.
25 bin adet giyim eşyasının kendilerine ulaştığını söyleyen Hamzaoğulları, “Her sene Ocak ayından itibaren bin kişiye verilmek üzere sabah kahvaltısı olarak çorba dağıtmaya devam edeceğiz. Umuyoruz ki, bu durumlar eski hale gelir. Eğer böyle olursa, mağduriyetler de daha rahat giderilir. Yine de boş durmuyoruz. Yardımları ulaştırmaya çalışıyoruz. Bunun dışında her yıl Ramazan ayında her gün 6 bin kişiye yemek veriyoruz. Ocak ayından Mayıs sonuna kadar da fakir fukaraya da çorba ikramında bulunuyoruz. Yine her yıl bine yakın kişiye kurban eti dağıtıyoruz.” dedi.
“Diyarbakır, bunu hak etmiyor”
Yaşanan olaylarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hamzaoğulları, yaşananların bu kadarını kimsenin beklemediğini ifade ederek, Diyarbakır`ın tarihi ve maneviyatından mahrum kaldıklarını dile getirdi.
Yaşanan olaylarla kültürel özelliklerin olaylarla yıprandığına dikkat çeken Hamzaoğulları, “Diyarbakır bunları haklı bulmuyor. Diyarbakır halkı eskiden beri ümmetkar kimselerdir. İnşaallah bunlar son bulacak. Diyarbakır yine hayranlıkla seyredilen bir yer olur. Diyarbakır`da hiç kimsenin tasvip etmediği olaylar yaşandı. Camilerimiz yıkıldı, yandı. Eserlerimiz hasar gördü. Diyarbakır, bunu hak etmiyor. Bunlar üzüntü veriyor. Bu bir ders oldu. Bu ders sonucunda Diyarbakır`ın kıymeti bilinmiş oldu. Suriçi farklıdır.” şeklinde konuştu.
“Diyarbakır Şehit ve Sahabeleri ile anılsın”
Hamzaoğulları sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yeteri kadar yardım malzememiz olduğu ve şubemiz Sur ilçesinde olduğu için yardım faaliyetlerini çok rahat bir şekilde yapabiliyoruz. İnsanları çok iyi tanıyoruz. Mağduriyetlerini biliyoruz. Bu bakımdan binlerce insana yardımlar ulaşıldı, yaralar sarıldı. İstiyoruz ki, Diyarbakır eski durumuna gelsin. Eski namı geri gelsin. Şehitleri ve Sahabeleri bakımından da mübarek bir şehirdir. Böyle anılsın. Türkiye`nin her yerinden ziyaretçilerin akın ettiği Diyarbakır, temennimiz odur ki, eskisi gibi olur.” (M. Sıddık Bilge/Yunus Sırat – İLKHA)