Dilekçede Demirtaş'ın mitingdeki konuşmasından şikayete konu bölüm nakledildi ve bu açıklamaların, TCK'nın 299. maddesinde düzenlenen "Cumhurbaşkanlığına hakaret suçunun unsurlarını ihtiva ettiği" belirtildi.
Anayasa'nın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanının, devletin başı olduğu ve bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk milletinin birliğini temsil ettiğine dikkat çekilen dilekçede, şöyle denildi:
"Cumhurbaşkanının bu istisnai konumu, onun kişiliğinin görev ve sıfatıyla kaynaşmış olarak algılanmasına neden olmaktadır. Bu nedenle makamına yönelmeyip, kişiliğine karşı işlenmiş de olsa Cumhurbaşkanına hakaret suçunun, kişilere karşı suçlar içinde görülmemesi gerekmektedir. Kanun koyucu, bu düşüncelerle Cumhurbaşkanına hakaretin devlete karşı işlenmiş suçlar arasında düzenlenmesini uygun görmüştür. Bir başka anlatımla, suç doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı olan kişiye karşı işlenmekteyse de suçla korunan ve bu nedenle ihlal edilen değer, devletin siyasal iktidar yapısıdır."
Demirtaş'ın açıklamalarının düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilemeyeceğine yer verilen dilekçede, "Şikayet konusu açıklamaları onur, şeref ve saygınlığı zedeleyici söz ve beyanlar mahiyetinde olduğundan, hukuken himaye edilmesi mümkün değildir" ifadesi kullanıldı.
Dilekçede, Demirtaş hakkında "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan kamu davası açılması istendi.