Sokağa çıkma yasağının sürdüğü Diyarbakır`ın Sur ilçesindeki çatışmalı ortamdan göç eden halkın mağduriyeti de devam ediyor. Devlete ve PKK`ye tepki gösteren halk, çatışmalı ortamdan en çok kendilerinin etkilendiğini söyleyerek bir an önce yaşanan olayların son bulmasını temenni ediyor.
Alipaşa Mahallesi'nden 6 kişilik ailesi ile çatışmalardan dolayı göç etmek zorunda kaldıklarını ifade eden İ.G, 3 yıllık çözüm süreci boyunca PKK`nin şehirleri silah depolarına çevirmesine devletin göz yumduğunu savundu. İ.G, PKK`nin çukur siyasetiyle hiçbir yere varamayacağını belirterek Sur`da kaldığı müddet boyunca yaşadıklarını anlattı.
“Her sokakta çukur kazıyor, mayın yerleştiriyorlardı”
Bir sabah işe gitmek için evden çıktığında elleri silahlı, yabancı kişileri gördüğünü söyleyen İ.G, “Sabah işe gitmek için kalktım baktım mahallede yabancı kişiler var. Silah, roketatar ve kaleşnikoflar ile geziyorlardı. Bizim evin aşağısında hendek kazıyorlardı. Gittim onlara 'Buraya bunu kazarken mahalle sakinlerinden izin aldınız mı? Çocuklarımız okula gidiyor. Aile ve çocuklar var, bir çatışma olursa arada biz gideriz' dedim ama hiç aldırış etmediler. Türkçe bilmiyorlar diye Kürtçe durumu izah ettim bana, ‘biz sizin için buradayız. Hasırlı Mahallesi'ndeki arkadaşlarımız sıkışmış biz oradaki ablukayı buraya getirmek için eylem yapacağız` dediler. Her sokakta hendek kazıyor, mayın yerleştiriyorlardı. Baktım olacak gibi değil eve geri döndüm. Evin önüne geldiğimde bir kız ve erkek oturup çay içiyorlardı. Onlara kızdım, komşuları ve mahalle sakinlerini çağırarak 'burası Hasırlı mahallesi gibi olur' diyerek tepki göstermeye davet ettim ama herkes korktuğu için bir şey diyemedi.” dedi.
“Barınacak bir yer mi bıraktınız?”
PKK'lilerin halkın göç etmesine izin vermediğini belirten İ.G, şöyle konuştu: “Halk ilçeyi terk ediyordu. Ailemi çıkarttığımı gören PKK`liler, ‘Nereye gidiyorsunuz?` diye seslendiler. Ben de 'Barınacak bir yer mi bıraktınız? Çocuklarımı daha güvenli bir yere götüreceğim.' dedim. Bana, ‘Siz giderseniz biz nasıl mücadele ederiz?` dediler. Bunun üzerine onlarla kısa bir tartışma yaşadım ve ailemle beraber göç ettim. Tekrar ilçeye geri döndüm çünkü babam ve annem de çatışma bölgesindeydi. Babam yatalak bir hastaydı, bir araç tutup onu bölgeden çıkardım.”
"PKK`liler halkı göç etmemeleri için tehdit ediyordular"
Eşyalarını almak için tekrar ilçeye geldiklerini anlatan Güzel, “Eşyalarımızı çıkarmak için geri geldik. O zamanda operasyonlar başlamıştı araçlar Sur içine alınmıyordu. Kardeşimle kendi imkanlarımız ile eşyalarımızın bir kısmını çıkardık. Biz eşyalarımızı taşıdığımızda PKK`liler halen ordaydı ve halkı göç etmemeleri için tehdit ediyordular. Halk ise tüm tehditleri hiçe sayarak göç etmeye devam ediyorlardı. O sırada başka bir sokakta mayın patladı bir çocuk ve bir bayanın yaralandığı duyduk. O esnada bizim önümüzde bir patlamada oldu. Patlama çok şiddetli olduğundan öldüğümüzü zan ettik. Hatta kardeşim kendini yere attı üzerine bir şarapnel parçasının geldiğini zannettik. Meğerse patlamanın şiddetiyle telef olan bir kuş, kardeşimin üzerine düşmüştü. Artık o korkuyla eşyalarımızı bırakıp kaçtık.” ifadelerini kullandı.
“Ne yaptıysa Çözüm Süreci bize yaptı”
Devleti, yaşananlara zamanında müdahale etmemekle suçlayan İ.G, “Devlet çukurlar kazılırken neden müdahale etmedi?” diye sordu. İ.G, “3 yıllık çözüm sürecinde bunlar oldu. Ne yaptıysa Çözüm Süreci bize yaptı. Biz vatandaş olarak olanları görüyorduk. Silah yığınaklarını görüyorduk. Devlet o zaman ses çıkarmadı. Artık hikmeti neyse? Barış sürecinden miydi yoksa başka bir anlaşma mı vardı, bilemiyoruz. Müdahale etmediler. Bunlar da yığınaklarını yaparak böylece savaşa hazır hale geldiler. Olan da Kürt halkına oldu.” diye belirtti.
Lalebey Mahallesi'nden göç ederek Şehitlik semtine yerleşen M.K ise çatışmaların mağdur ettiği insanlara yardım edilmesi gerektiğini ifade etti.
"Sur'dayken 200 lira kira, şimdiyse 500 lira kira veriyoruz"
Çatışmalar arasında çok zor günler geçirdiklerini söyleyen M.K, "Akrabamın aracıyla ilçeden göç ettik. Çatışma bölgesinde çok zor sıkıntılar yaşadık. Kaymakamlığa yardım talebinde bulunmak üzere gittik bize, 'Alipaşa Mahallesi'ne yardım yok' denildi. Yaşanan çatışmalardan dolayı herkes mağdur oldu. 6 ay boyunca onlar yüzünden büyük sıkıntılar yaşadık. Doğru düzgün çalışamadık. Bir kira paramız bile kalmadı. Biz Sur'dayken 200 lira kira veriyorken, şimdi burada 500 lira kira veriyoruz. Sur bölgesi fakirlerin yeridir ama burası bize göre değil.” şeklinde mağduriyetlerini dile getirdi.
“İsteriz ki yasak kalksın PKK Sur'dan çıksın”
PKK'ye tepki gösteren M.K, “Biz isteriz ki bu yasak kalksın, PKK Sur'dan çıksın. Bunlar dine düşmandır. YDG-H sadece Kürt halkına zarar vermek içindir. Hırsızlar, uyuşturucu satıcıları, sözde mücadele edeceklerini söyleyerek bizden destek istiyorlardı. Hendek kazmaya başladılar. Kazdıkları hendeklere bomba döşediler. Onlara sorduğumuzda bize ‘Bu Kürt halkı içindir` diyorlardı. Biz, 'Kürt halkını rahatsız etmeyin' diyorduk onlar da ‘davamız için yapıyoruz` diyorlardı. Bize, ‘Çocuklarınızı okula, camiye göndermeyin` diyorlardı. Çatışmalardan dolayı evimizde rahat kalmadık, patlamalar oluyordu. Kilisenin kameraları vardı. Ona pompalı ile sıkıyorlardı, kurşunlar bizim eve geliyordu. Çocuklarım 2 aydır okula gidemiyor. Devlet bize kira sözü verdi ama yardımda bulunmadı.” diye konuştu. (M.Hüseyin Temel, Emrah Deniz- İLKHA)