■ İBRAHİM SEVGİLİ / Doğruhaber
Umut Kervanı İnsani Yardım Vakfı (UKV) Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Çınar; Vakfın tarihçesi, toplumsal önemi ve bünyesinde çalıştığı UKV`nin vizyonu, misyonu ve amaçları doğrultusunda sorularımıza cevap verdi. Çınar; “Kur`an-ı Kerim`de infak konusunun İslam`ın diğer esaslarıyla beraber işlendiği kadar hiçbir konu bu kadar işlenmemiş.” dedi. İşte cemal Çınar Hocanın sorularımıza verdiği yanıtlar…
Hocam öncelikle Vakıf nedir? Kısaca Vakfın tarihçesinden bahsedebilir misiniz?
Vakıf, kelime itibariyle durmak, tutmak, bir yerde hapsetmek anlamlarına geliyor. Şer`i manası ise; bir malı Müslümanların menfaatine tamamen hibe etmeye vakıf denir. İlk olarak tarihte bizim öğrendiğimiz kadarıyla, ev olarak kabetullah, eşya olarak efendimizin vermiş olduğu Hayber hurmalıklarıdır. Hz Ömer (R.A) da birkaç arazi parçasını vakfetmek suretiyle vakıf kurumunu devlet bünyesinde resmileştiriyor.
Vakfın İslam`daki yerine kısaca değinebilir misiniz?
Dernek, cami, okul, çeşme bunların tamamı vakfın alanına girer ama vakıf bünyesinde yapılan bağışların İslam hukukuna göre apayrı bir yeri vardır. Vakıf niçin vakfedilmişse; o vakıf, o eşya var olduğu müddetçe örneğin arazi, ev, çeşme, okul, mescit vb. bu vakfın gayesi dışına sonraki insanların değiştiremeyeceği; kıyametin kopacağı ana kadar onun o şekilde kalması şarttır. Yine İslam`da yapılan vakfın meşru işler içerisinde olması lazımdır. Yani meşru bir yola vakıf yapmak caizdir. Ancak bu meşru olmayan bir yola vakfedilirse ve o vakfedilen şey herhangi bir dinin temel esaslarına dayanmıyorsa bunun vakıf olarak kabul edilmesi zaten İslam`a göre aykırıdır. Ama bugün özelikle üzerinde durulması gereken konu, Müslümanların tarihte şu veya bu sebeple yaptıkları vakıfların günümüz şartları içerisinde gelen idarecilerin, bu yapılan vakfın maksadının dışında başka amaçlarda kullanılması hususudur. İslam dininde vakıf, bir toplumun toplum olabilmesi için temel etkenlerdendir. Müslümanların parlak dönemlerinin, karanlık dönemlerine döndüğü yıllarda vakıf çalışmalarının ya zayıfladığını ya da vakıf mallarının gayesinin dışında kullanıldığını görüyoruz.
Bu noktada vakfınızın özelikle fonksiyonu, vizyonu, misyonu ve sizin amaçlarınız nedir kısaca bahseder misiniz?
Misyonumuz, iyilikte ve takvada yardımlaşmaktır. Vakfımız hayırda yarışmayı, toplumumuzu hayra teşvik etmeyi düstur edinmiştir. Bizim asıl amacımız budur. Umut Kervanı İnsani Yardım Vakfı olarak misyonumuz, insanların yeteneklerini, ihtiyaçlarını ve beklentilerini esas alıyoruz. Çünkü insanın hayata tutunabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi için yeme, içme, uyuma, dinlenme, barınma ve benzeri bir takım zihinsel ve fizyolojik bir yapının yanında güvenlik, sevgi, saygınlık ve özgürlük gibi psikolojik tarafı olan bir varlıktır. Bireyin çevreye uyum sağlaması için gerekli ahlaki ve üstün yetenekli bir toplumun oluşması için vakfımız hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan doğru, dürüst ve ciddi bir yapıyı oluşturmaya çalışmaktadır, bizim kısaca misyonumuz budur.
Vakfınızın bünyesinde var olan faaliyetleriniz, komisyonlarınız nelerdir değinebilir misiniz?
Bizim vakfımız şuan da birkaç komisyondan oluşuyor. Bunlar; Ziyaret Komisyonu, Fakir Tespit Komisyonu, Yardım Toplama Komisyonu, Yardım Dağıtma Komisyonu ve Uzlaşma Komisyonu`dur. Gerek bize başvuran gerek üyelerimizin tespit ettiği ya da faaliyetlerimizi görüp de bize başvuran, merkezimize başvuran, internetle, faksla, maille bize müracaatta bulunan kardeşlerimizi, Fakir Tespit Komisyonu kendilerinin uygun gördüğü bir saatte gider. Uygun şartlarda ahlaki kuralara riayet etmek suretiyle aileyi yerinde ziyaret eder.
Ne derecede yardıma muhtaç olduğunu tespit edip bunu bir rapor ile yönetim kuruluna sunar. Yönetim kurulu ayda bir, genel olarak bütün temsilcileriyle yapmış olduğu toplantıda bu başvuruları değerlendirir ve derecelendirir. Dolayısıyla Yardım Tespit Komisyonun işi budur. Yardım Toplama Komisyonu da uygun gördükleri esnaflardan, Ziyaret Komisyonumuzun ziyareti esnasında yardım etmek isteyen, bağışta bulunmak isteyen varlıklı ailelere gider. Mevcut muhtaç listelerini kendilerine sunarak yardım toplar.
Fakat biz sadece gıda değil aynı zamanda nakdi yardıma muhtaç olan özelikle hafızlık kursları, yükseköğrenim, lise ve dengi okullarda öğrenim gören muhtaç olan öğrenciler ve medreselerde tedrisat gören müderris ve fakihlerin yani oradaki talebelerin ihtiyaçlarını gidermek üzere nakdi yardımda bulunmak üzere varlıklı ailelerle bu muhtaç insanlar arasında köprü olmaya çalışıyoruz. Bir de giyim, beyaz eşya, ev aletleri, zahire vb. gıda bankası üzerinden yardımlarımız devam etmektedir. Ailelere muayyen periyodlarla; giyim, gıda paketi ve nakdi yardımları ulaştırıyoruz. Ayriyeten Yardım Toplama Komisyonu; medresede, hafızlık ve Kur`an kurslarında okuyan öğrenciler yararına kermesler düzenler.
Hocam vakıf olarak sizin gerek toplum gerek sivil toplum kuruluşları gerekse de basınla olan diyaloğunuz ve bu alandaki çalışmalarınız nelerdir?
Allah razı olsun, yapmış olduğumuz bu röportajın en büyük maksadı da budur. Vakfımız şuan da yapmış olduğu faaliyetlerini biraz daha aktif hale getirip ve daha çok varlıklı ailelere ulaşmak için duyarlı olan basın camialarını ziyaret ediyoruz. Bizim ulaşamadığımız ya da bize ulaşamayan kardeşlerimize ancak basın üzerinden ulaşabiliriz. Basın olmadan bu ilişki mümkün olmuyor. Bu nedenle basın kuruluşlarını zaman zaman ziyaret ediyoruz. Kendimizi topluma ifade edecek tüm uygun yollardan istifade etmeye çalışıyoruz. Eğer medya yoluyla kendimizi biraz daha toplumda anlatma fırsatı bulabilirsek, öyle inanıyorum ki ihtiyaçlarını karşıladığımız medrese öğrencileri ve hafızlık kurslarında okuyan öğrencilerimizin biraz daha rahat bir nefes alarak kendi tedrisatlarını maddi imkânları sağlamak suretiyle yapacaklarına inanıyorum. Bizim faaliyetlerimizden birisi de toplumda birlik ve beraberliği sağlamak için Uzlaşı Komisyonumuz vasıtasıyla aralarında sorun ve husumet olanları uzlaştırmaktır.
Hocam son olarak konuyu toparlamak açısından söylemek istediğiniz, kamuoyuna bir mesajınız var mı?
Ben tüm Müslüman halka buradan seslenmek istiyorum; Kur`an-ı Kerim`de infak konusunun diğer İslam`ın esaslarıyla beraber işlendiği kadar; hiçbir konu işlenmemiş. Yani biz namazla infakın ilişkisini Kur`an` da görüyoruz zekâtla infakın ilişkisini görüyoruz. Oruçla infakın ilişkisini görüyoruz. Cihatla infakın ilişkisini görüyoruz. Takvayla infakın ilişkisini görüyoruz. Cennetle infakın ilişkisini görüyoruz. Cehennemle infakın ilişkisini görüyoruz. Mizanda, Mahşerde, Sıratta şefaat ile infak, şura ile infak ilişkisini görüyoruz. Kısacası infak, İslam dininin bütün esaslarıyla beraber zikrediliyor. Sizin vasıtanızla varlıklı kardeşlerime buradan sesleniyorum; bugün dünya çapında bazı Müslümanlar değil birçok İslam beldelerinde, açlıktan yiyecek bulamayıp eti helal olmayan hayvanları kesip etlerini yemek suretiyle hayatlarını sürdüren ve açlıktan yüzlerce insanın öldüklerine dair ciddi ciddi haberler alıyoruz.
Allah yolunda yapılan infakları Rabbimiz kendisine verilmiş bir borç olarak kabul ediyor. Bu borcunu mutlaka kat kat fazlalaştırarak hem dünyada hem de ahirette sahibine geri vereceğini birçok ayeti kerimede belirtiyor. Her taraf yetim ve yoksullarla doludur. Evet, kurslarda, medreselerde ve diğer eğitim yerlerinde okuyanlara yardım yapan kardeşlerimiz onların elde ettikleri tüm iyiliğe ortaktırlar. Nisa suresi ayet 85`te` “Kim bir iyiliğe destek verip öncülük ederse onların sevabında onlar da ortaktırlar” der.
Gelin bir iyilik seferberliğini başlatalım. Nerde bir muhtaç varsa hemen yardımlarına koşalım… Kendimizi ifade etme imkânını bize verdiğiniz için size teşekkür ediyoruz.
Allah razı olsun hocam biz teşekkür ediyoruz.