İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Uluslararası Af Örgütü (Amnesty),'nün sitelerinde yayımlanan raporlarda, Fransız polisinin çocuk ve yaşlılar dahil olmak üzere Müslümanları hedef alan baskınlarda orantısız güç kullanıldığı belirtildi.
Kuruluşlar raporlarında, Fransız polisinin, Müslümanların evlerine, işletmelerine ve camilere yaptığı baskınlarda Kur'an-ı Kerim'leri yere fırlattığına ve çocukları korkuttuğuna dikkati çekti.
Müslümanların işlerini ve gelirlerini kaybetmelerine yol açan kısıtlamaların yanı sıra polisin şiddet içerikli tutumunun insan hakları ihlallerine neden olduğu vurgulandı.
Her iki örgüt de düzenlenen en az 3 bin 200 baskından sadece çok az bir kısmının sonuç verdiğini kaydetti.
"POLİS YETKİSİNİ TACİZ İÇİN KULLANIYOR"
HRW'nin Batı Avrupa bölgesi araştırmacısı Izza Leghtas, 350-400 kişinin ev hapsinde tutulduğunu ancak Paris savcılığı terörle mücadele biriminin, terörle ilgili yalnızca beş soruşturma açtığını söyledi.
Leghtas açıklamasında, "Fransa, kamu güvenliğini sağlamak ve ilerideki saldırıları engellemek zorunda ancak polis yetkisini taciz edici, ayrımcı ve haksız bir şekilde kullanıyor" ifadelerine yer verdi.
Fransız polisinin yetkisiz arama ve ev hapislerine derhal son vermesi çağrısında bulunan Leghtas, "Büyüyen İslamofobi bağlamında Fransız hükümeti, Müslümanlarla temas kurmalı ve onlara, dinlerinden ve etnik yapılarından dolayı zan altında olmadıklarına dair güvence vermelidir" dedi.
Af Örgütü'nün 60 kişi ile yaptığı görüşme de polisin aşırı güç kullandığı ve herhangi bir açıklama olmadan sert önlemler aldığını ortaya koydu.
Başkent Paris'te 130 kişinin öldüğü saldırıların akşamı ilan edilen olağanüstü hal, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın isteği doğrultusunda istisnai olarak üç ay daha uzatılmıştı.
Olağanüstü halin 26 Şubat'ta öngörülen bitiş tarihine haftalar kala Fransız hükümeti, terör tehdidinin devam ettiğini savunarak, bu yönetimin bir kez daha uzatılması ve anayasada kalıcı olarak yer alması talebinde bulunmuştu.
Fransız parlamentosu, olağanüstü halin uzatılmasını yarın görüşmeye başlayacak, oylama gelecek hafta yapılacak.