Yazın  yerli ve yabancı turistlerin şifa aradığı kaplıca, kışın da dondurucu havalara aldırış etmeyen köy sakinlerine ev sahipliği yapıyor. Köylüler bir taraftan at ve mandalarını yıkarken öbür taraftan ise dondurucu soğukta kaplıca keyfi çıkarıyor.

Norşin ilçesine 8 kilometre uzaklıktaki Budaklı kaplıcası, bir yanda yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olurken, bir yandan da fotoğraf tutkularının vazgeçilmez mekânı.

Sabahın erken saatlerinde kalkan köy gençleri, hayvanlarının yemini verdikten sonra mandalarını ve atlarını alarak kaplıcanın yolunu tutuyor. Gençler, bazen eksi 30 derecedeki soğuk havaya aldırış etmeden, sıcaklığı 40-50 dereceye varan kaplıcada yüzerek eğleniyorlar. Bir yandan kaplıcada hayvanlarını yıkarken, bir yandan da atların sırtına çıkarak taklayla suya atlıyorlar.

Atıyla birlikte kaplıcada eğlenen köy gençlerinden Yusuf Avcil, yazın insanların şifa için gelip yüzdüğü, kışın ise hayvanların yıkandığını söyledi.

Kaplıcanın her mevsim yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olduğunu dile getiren Avcil, şunları söyledi: “Yazın buraya insanlar şifa için geliyor. Kaplıca romatizma başta olmak üzere birçok derde devadır. Sürekli buralar insanlarla doludur. Özellikle yaz aylarında, buraya yerli ve yabancı birçok insan geliyor. Hem piknik yapıyorlar hem de kaplıcaya girerek şifa arıyorlar.”

Kışa aylarında hayvanlarını yıkamak için sürekli kaplıcaya gelerek eğlendiklerini ifade eden Muhammed Avcil ise “Kış aylarında buralar çok soğuktur. Bazen de ulaşım sıkıntılı olması nedeniyle insanlar yaz aylarında olduğu gibi kalabalık gelmiyorlar. Ancak fotoğraf meraklıları geliyor. Kışın köy gençleri olarak sürekli içerde kalan ve kirlenen manda ve atlarımızı yanımıza alıp kaplıcaya geliyoruz. Bir yanda hayvanlarımızı yıkarken, bir yandan da eğleniyoruz. Bazen bizler kaplıcaya geldiğimiz zaman dondurucu havalar var. Bizler, bazen eksi 30 dereceye varan soğukta, su sıcaklığı 40-50 dereceye kadar çıkabilen kaplıcada yıkanıyoruz. Ama bu soğuk havada, sıcak kaplıcada yüzmenin keyfi bambaşka oluyor.” diye konuştu. (Şükrü Tontaş- İLKHA)