Kış ayının en soğuk döneminin yaşandığı bugünlerde kar ve soğuk herkesi etkisi altına aldı. Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki, astımın çocuklarda görülme sıklığı yüzde 10-20 civarında. İstanbul genelinde ise her 7 çocuktan birinde astıma rastlanıyor.

Liv Hospital Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçay kış aylarının, astımı olan çocuklarda astım ataklarına neden olduğunu vurguladı.

Soğuk hava astımın düşmanı

Astımlı çocukların akciğerleri diğer çocuklara oranla çok daha fazla hassas olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Akçay, şunları belirtti: “Çocuklar özellikle oyun oynadıktan, koştuktan, egzersiz yaptıktan sonra gelişen, nefes sıkışması, öksürük, hırıltı gibi belirtiler astımın en önemli belirtileri. Astımlı çocukların akciğerleri diğer çocuklara oranla çok daha fazla hassastır. Bu nedenle astımlı çocuklar diğer çocuklara göre daha sık hasta olur. Astımı olan çocuklar soğuk havadan, kokudan daha çok etkilenir. Soğuk havanın doğrudan, ağız ve burundan nefes yoluyla girmesi burunda tıkanma ve akciğerde bronşlarda spazm yaparak alerjik nezle belirtileri ve astım atağına neden oluyor. Bu nedenle soğuk havalar astımı olan çocuklarda bir tehlike yaratıyor.”

Soğuk havayla doğrudan teması kesin

Soğu karşı alınacak önlemleri sıralayan Dr. Akçay, şöyle devam etti: “Soğuk havalarda genelde ev içinde fazla kalınması ve gribal enfeksiyonların fazla olmasından dolayı da astım atakları daha sık gelişiyor. Tüm bu sebeplerden dolayı ebeveynler çocukları için kar soğuğuna karşı önlem almalıdır. Bu önemlerden bazıları ise şunlardır:

-Soğuk havayla doğrudan temas önlenmelidir. Bunun için ağız ve burnu kapatan kaşkol veya daha iyisi rüzgâr maskesi kullanılabilir.

-Özellikle kayak yapmak isteyen astımlı çocuklar rüzgâr maskesi ve kar gözlüğü kullanmalıdır. Böylelikle soğuk havanın ısısı biraz yumuşatılarak, soğuk hava doğrudan akciğere ulaşamayacaktır.

-Astımlı çocuklarda genelde alerjik nezle ve alerjik göz olduğu için burnun ve gözlerin de soğuktan korunması önemlidir.

Astım hastaları için düzenli ilaç kullanımının şart olduğunu belirten Dr. Akçay, “Astım tedavisinde sebep olan alerjenden korunma, ilaç tedavisi ve bazı durumlarda aşı tedavisi yani immunoterapi yapılıyor. İmmunoterapi yöntemlerinde dil altı damla ve cilt altı enjeksiyon olarak iki ayrı şekil uygulanıyor. Tedavi başarısındaki en önemli unsurlar, tedavi seçiminin hastaya göre belirlenmesi ve ilaçların doğru teknikle ve düzenli bir şekilde aksatmadan kullanılmasıdır.” diye belirtti.

Astımda Görülen Öksürüğün Diğerlerinden Farkı

-Öksürük özellikle uyuduktan 1-2 saat sonra veya sabaha doğru olur.

-Öksürük veya hışıltı nedeniyle gece uyanma olur.

-Oyun oynadıktan veya egzersiz yaptıktan sonra öksürük artar, çok fazla gülmek ve çok fazla ağlamak öksürüğü şiddetlendirir.

-Öksürük inatçı olup, balgam çok zor sökülür.  (İLKHA)