Diyarbakır`ın Ergani ilçesinde Hz. Zülküf`ün makamında bulunan ağaçlardan biri dilek ağacı olarak kullanılıyor.
Hz. Zülküf`ün makamında bulunan ağacın halk tarafından taş ve bezlerle donatılmasının doğru olmadığını dile getiren Ergani İlçe Müftüsü Abdulrakip Arslan, Allah`tan başka kimseden medet beklenilemeyeceğini belirtti.
Bidat ve hurafeler hususunda toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini söyleyenErgani İlçe Müftüsü Arslan, “Toplumumuzu büyük ölçüde saran büyük bir yanlışlık görülüyor. Toplum büyük bir yanlış içerisindedir. Mezarlıklarda, türbelerde Allah`tan başta onlardan istimdad edilmesi şirke girmektedir. Onun için toplumumuzu, cemaatimizi bütün kesimleri bu hususta iyice uyandırmak ikaz etmek lazım. Hiçbir şekilde Allah`tan başka kimseden medet beklenmez. Eğer bir adak adanacak, bir hastalıktan şifa beklenecekse, bir sınav kazanılacaksa, bir murada erişmek için arayış içerisindeysek bunların yeri Allah`tan yardım dilemektir.” Dedi.
Peygamber Efendimizin ‘İlk başta size mezarları ziyaret etmeyi yasaklamıştım. Ancak sizlerin ahireti hazırlattığı için size mezarlık ziyaretini sünnet olarak bırakıyorum.` Diye buyurduğunu söyleyen Arslan, “Demek ki kabirleri ve türbeleri ziyaret etmemizin birinci hikmeti, bizlere ahireti hatırlatmasıdır. Haşa onlardan yardım dilemek değildir. Bizim de bir gün kabir hayatına gireceğimizi hatırlatıp dünya hayatımızın ona göre dizayn edilmesi içindir. Toplumumuzda kabir ve türbelerde dileklerin yerine getirilmesi için ağaçlara çaput bağlama, taşları işaret olarak bırakmaları vb. hurafeler asla doğru değildir. Dinin tasvip edeceği şeyler değildir. Eğer bir dileğimiz varsa onu muhakkak Cenab-ı Allah`a yalvarıp yakararak yerine getirelim. Bilhassa sünnette yer alan duaların kabul olduğu anları takip edeceğiz. Seher vakitleri, Cuma vaktinde, mukaddes gün ve gecelerde, yağmurun yağdığı vakitlerde, 5 vakit namazın arkasında dileklerimizi Rabbimize iletmeliyiz. Çaput bağlamak, kabirde medet umarak vb. şeyleri yapmayalım. Bunlar şirke giriyor. Cenab-ı Allah bizi bu tür yanlışlardan korusun.” İfadelerini kullandı. (M. Hüseyin Temel – İLKHA)