İstemeyerek de ola gelmiştim memlekete. Of baba demiştim hep… Buraya gelip ne yapacağım diye söylenmekten kendimi alamıyordum. Tüm bunlara rağmen, yine de gelmiştim güneydoğuya.

İlk etapta Diyarbakır’a gelmiştim, Baş Örtüsüne Özgürlük mitingine. Arkadaşlarımın da burada olduğunu bilmek bir nebze de olsa bastırmıştı sıkıntılarımı, ve fazla geçmeden buluştuk. Araya giren mesafelerin özlemini bir anda çıkarırcasına sımsıkı sarıldım onlara, ama mitingin yapılacağı saat yaklaştıkça, miting alanı doldukça heyecanlanmaya başlamıştım.
Kalabalık insanın kalbindeki heyecanı arttırırcasına çoğalıyordu. Ve miting başlamıştı, aman Allah’ım o ne heyecan, kaptırmıştım artık bende kendimi, söylenen ezgilerde dolanıyor, avazım boyu tekbirlere eşlik ediyordum. Ve bir anda, gelmeden önceki halimi düşününce babamın gelmem konusundaki ısrarını da anlıyordum… Bu tarifsiz duygularla miting sonlanmıştı.
 
Arkadaşlarla trene binip Batman’a gittik. Bir süre sonra ben Şırnak’a doğru hareket ettim. Araba köye kadar gitmediği için, ana cadde üzerinde indim. Yavaş, yavaş köyün yolunu tutum. İnşallah bir araba gelir umudu ile yürürken baktım bir araba geldi ve yanımda durdu, babacan bir ses tonu ile “gel seni gideceğin yere kadar bırakalım” dedi binmek istiyordum, ama özel araba olduğunu görünce teşekkür ederek, binmek istemediğimi belirttim ama adam, aynı ses tonu ve sıcak tavrı ile tekrar, tekrar ısrar edince bir anlık kararsızlıktan sonra arabaya bindim… Bölge insanına karşı olan ön yargılarımdan ötürü duyduğum utanç ile beni gideceğim yere kadar bıraktılar.
 
Zira daha sonraları farklı olaylar ile önyargılarımın haksızlığını kabul etmek zorunda kaldım. Daha iki gün önce manavın önünden geçiyordum, elmaları çok güzeldi canım çekti, iki güzel elma alıp manava parayı uzattığım da manav tüm ısrarlarıma rağmen “canın çekmiştir göz hakkıdır” deyip para almamıştı… Beni tanımadıkları halde evlerine davet edip imkanları elverdiğince ikramda bulunmaları… Tandırlardan kokan o güzel ekmek kokusuna baktığında kadınların ısrarla o taze ekmeklerden ikram etmeleri, bölge insanının sıcak kanlılığını gözler önüne seriyordu hele de hala insanlarda haya olduğunu bilmek. İslam’ın gerçekten yaşatıldığı bir bölgenin varlığını bilmek beni ziyadesi ile kendine bağladı, inşallah Peygamber Sevdalıları Platformunun düzenleyeceği kutlu doğum etkinliğinde buluşmak dileğiyle vesselam…
 
HAFTANIN YAZISI
Muhammed Sıddık Karaynir / İstanbul - Yaş: 18