Midyat’ta kurulduğu 2009 yılından beri yaptığı yardım, eğitim, sağlık, sosyal ve kültürel faaliyetleriyle adını duyuran Azim-Der gençlere yönelik düzenlediği programla Midyat gençlerini bir araya getirdi.
Azim-Der binasında gerçekleştirilen program samimi bir havada geçti. Kur’an-ı kerim tilavetiyle başlayan programda gençlere yönelik yapılan konuşmalarda, günümüz gençliğin içinde bulunduğu buhran ve tehlikelere dikkat çekilerek, özellikle gençlik döneminde yapılacak yanlışların, ileriki yaşlarda telafisi olmayan pişmanlıklara neden olabileceğinin altı çizildi.
Programda gençlere hitap eden Eğitimci Ahmet Elbahadır Hoca,” İslam düşmanlarının tek hedefinin Allah’ın nurunu söndürmek olduğunu ve bunu yapmak için biz Müslümanlardan daha çok çalıştıklarını dile getirdi. Ancak Allah-ü Teala’nın,’Onlar (kafirler) ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Ancak kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır’ şeklinde bir vaadi vardır. Bizimle olmasa bile, Allah (cc) mutlaka nurunu tamamlayacaktır. Peki özellikle biz gençler, bu nurun tamamlanması için ne kadar çaba sarf ediyoruz? Neden bizler de bu nurun tamamlanmasında pay sahibi olmayalım? Belki Allah bizimle tamamlamak istiyor. Bu konuda her gencin İslam davası için yapabileceği mutlaka şeyler vardır” şeklinde konuştu.
Hasan El Benna’nın gençlere tavsiyelerinden örnekler veren Elbahadır, “Allah’ın nurunun tamamlanması için öncelikle kendimizi düzeltmekten başlayarak, Kur’an’ın verdiği mesajları iyi anlamalı ve tatbik etmeliyiz. Kur’an’la daha çok hemhal olmalıyız. Her genç günde en az bir defa mutlaka Kur’an-ı Kerim’iin bir kısmını anlayarak okumalı, Peygamber Efendimizin sünnetini yerine getirmeye çalışmalıyız. Peygamber Efendimizin, ‘Benim davamın yükü gençlerin omuzları üzerindedir’ şeklindeki hadisini kendimize örnek almalıyız. İslam’ın şiarlarına yapılan saldırıların Allah’ın nurunu söndürmek için yapılan faaliyetler olduğunu unutmamalı ve ne pahasına olursa olsun İslam’ın şiarlarını canımızdan aziz bilip, onları korumakta tereddüt etmemeliyiz. Aksi halde gençliğimizin hesabını Rabbimize vermek çok zor olacaktır” dedi.
Program Murat Evis’in yaptığı konuşmayla devam etti. Gençlerin İslam Davasının bel kemiği görevini üstlendiğini belirten Evis şöyle konuştu
” Bizleri herhangi bir akrabalık bağı olmamasına rağmen bir araya getiren Allah rızasıdır. Allah’ı razı etmek bütün amellerden üstündür. İyilerle beraber olmak, iyilerin bulunduğu mekanlara gelmek Allah’ın, sevdiği kullarına bir lütfudur. Böyle ortamların devamını sağlamak için gayret etmeli ve bu tür ortamlarda bulunmaya çalışmalıyız. Teknoloji çağında yaşıyoruz. İslam’a saldırılara çokça şahit oluyoruz. Emperyalist zihniyetin, gençliği kullanarak hedefine ulaşmak istediklerini görüyoruz. Tüm İslam düşmanı akımların hedeflerine ulaşmak için gençleri kullandıklarını aklımızdan çıkarmamalıyız. Çünkü batıl da olsa bir davayı, ancak inanmış gayretli gençler başarıya ulaştırır. İnanan Müslümanlar olarak bizim de davamız İslam’dır. İslam’ın hakim olması için biz gençlere çok önemli görevler düşmektedir. Bu nedenle evvela şeytanın tuzaklarına karşı dikkatli olmalıyız. Şeytan ile insi avanelerinin özellikle gençleri yoldan çıkarmak için fırsat kolladığının farkında olmalı ve günah işlenen ortamlardan uzak durmalıyız. Kendimizi bir dava eri olarak görmeli, Müslümanlar üzerinde oynanan oyunları gayret ve amelimizle bertaraf etme çabası içerisinde olmalıyız.” dedi.
Yapılan konuşmalardan sonra programa katılan gençlere çiğköfte ikram edildi.
Program Hafız M.Zeki Pürnek’in yaptığı dua ile sona erdi. (Süleyman Tunç – İLKHA)