Van Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yakup İmren, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Türkiye’de yaklaşık olarak 7 milyon diyabetli olduğunu ve bu sayının 2035 itibarı ile 12 milyona yükselmesinin beklendiğini ifade eden Dr. Yakup İmren, diyabetli insanların yarısının diyabetli olduğundan habersiz olduğunu savundu.

Türkiye’de halk dilinde şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin hızlı artışına dikkat çeken İmren, “Doğru beslen, hareket et, diyabetten korun” tavsiyesinde bulundu. Avrupa ülkelerindekine benzer bir şekilde Türkiye’de de giderek artan yaşlı nüfusun etkilerinin hissedildiğini belirten İmren, İnsanlar yaşlandıkça Tip 2 diyabet gelişme olasılığı arttığını söyledi.

İmren, “Diyabetin zamanında teşhis edilmemesi ve doğru yönetilmemesi ilerleyen zaman içerisinde kalp ve kan damarlarını bozarak, göz, sinir ve böbrek hasarlarına, kalp krizi ve inmeye sebep olabiliyor. Oysa toplam diyabetli nüfusun yüzde 90’ına yakınını oluşturan Tip 2 diyabeti, doğru beslenerek ve hareketsiz yaşamdan kaçınarak önlemek veya geciktirmek mümkündür.” dedi.

Tip 1 ve tip 2 diyabet belirtileri nelerdir?

Ailesinde diyabetli olanlarda, obezlerde, 4 kilogramdan daha ağır bebek doğuran kadınlarda, stres altında yaşayan kişilerde diyabetin görülme riskinin daha yüksek olduğunu ifade eden İmren, tip 1 ve tip 2 diyabet belirtilerini şöyle sıraladı:

“Sık idrara çıkma, açlık hissi, çok su içme, cilt yaralarında geç iyileşme, ağız kuruluğu, sık sık enfeksiyon geçirme, kuru cilt, ellerde ve ayaklarda uyuşma gibi belirtiler tip 2 diyabette zamanla meydana gelmektedir. Ağız kuruluğu, susama, çok ve sık idrar yapma, yorgunluk ve halsizlik, sık ve aşırı acıkma, istem dışı kilo kaybetme, bulantı, kusma, karın ağrısı, bulanık görme, ayaklarda hissizlik veya uyuşma ve karıncalanma ise tip 1 diyabet belirtileri arasında gösterilebilir.”

Tip 1 diyabet tedavisinde beslenme nasıl olmalıdır?

Tip 1 diyabetli kişilerin önerilen beslenme planı ve gıda seçenekleri ile her gün aynı saatlerde yemek yemeleri gerektiğini aktaran İmren, “Diyabetlilere çeşitli besin öğelerinin bulunduğu yeterli ve dengeli bir beslenme planı sunulmaktadır. Besleyici değerleri yüksek, buna karşılık yağ ve enerji içerikleri ise düşük gıdalar daha çok tercih edilmelidir. Günde üç ana öğün ve üç ara öğün yiyerek beslenmek ana kuralınız olmalıdır.” tavsiyesinde bulundu.

Beslenme tedavisinde nelere dikkat edilmelidir?

Diyabetli bireylerin hayatları boyunca ideal bir beslenme programını uygulamaları gerektiğinin de altını çizen İmren, “Bu şekilde kan şekerini normal sınırlarda tutabilir, ideal vücut ağırlığını koruyabilir, hiperglisemi (kan şekeri yüksekliği) ve hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) gibi komplikasyonları önleyebilir. Bireysel özelliklerine göre yeterli ve dengeli bir beslenme programı uygulamak, uygun zamanlarda yemek yemek, besin çeşitliliği sağlamak, posalı besinleri tercih etmek, basit şekerleri(toz ve kesme şeker, bal, tatlı, meyve suyu) gibi besinleri diyetisyen kontrolünde tüketmek de bu noktada son derece önemlidir.” diye konuştu.

Öte yandan dünya diyabet günü sebebiyle 16 Kasım pazartesi günü Yüzüncü Yıl Üniversitesi Bisiklet Topluluğundaki öğrencilerin katılımıyla üniversite kampüsünden Kurtuluş parkına kadar bisiklet etkinliği gerçekleştirileceği ve Beşyol Meydanı Dabbağoğlu Parkı ile Kurtuluş Parkında stant açılarak, şeker ve tansiyon ölçümü yapılacağı duyuruldu. (Murat Dalgın-İLKHA)