Kocaeli’nin Derince ilçesinde yaşayan emekli Öğretmen Muharrem Açıl, 50 yıllık hukuk öğrencisi olma hayalini 78 yaşında gerçekleştirdi.

1956 yılında Köy Enstitüsünden mezun olduktan sonra 19 yaşında Mardin’in Midyat ilçesine bağlı Mercimekli (Hâspînas) köyünde öğretmenliğe başlayan Açıl, 1964 yılında öğretmenlik yaparken İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandı. Ancak öğretmenlik yaptığı için okuyamadı.

“Bu binada hukuk okumazsam yuh olsun bana!”

Hukuk öğrencisi olma arzusunun 50 yıldır sürdüğünü belirten Açıl, “1956 yılında Köy Enstitülerinde son sınıf öğrencilerine yurt gezileri yaptırırlardı. İstanbul’a yapılan bir geziye katıldım. İstanbul’da dört gün kaldık. Hukuk fakültesi binasını o zaman gördüm. Binanın heybeti çok ürpertici, değişik duygular oluşturdu bende ve o zaman arkadaşlarıma dedim ki, ‘eğer bu binada hukuk okumazsam yuh olsun bana.’ Bu benim içim de öyle bir ukde kaldı. Öyle bir hukuk tutkum vardı benim. O zaman belki de üniversite binasının, o kütüphanelerin dolu olması, beni etkilemişti. Hukuk fakültesini kazandım İstanbul’da, bir de Psikoloji bölümünü kazanmıştım. Ama hukuk fakültesini tercih ettim. Ama hukuk fakültesinin devam mecburiyetinin olduğunu bilmiyordum. Gittik geldik, sınavlara gittim bir ders vermişim sadece.” dedi.

“İçimde bir ukde olarak kalmıştı”

Açıl, “Bu benim içimde bir ukdeydi herhalde. Konuşmalarımda, çocuklarımın arasında, ‘bugün benim imkânlar el verseydi de ben hukuku bitirseydim, çok daha değişik olurdu’ derdim. Kızım bana, ‘Denemezsen bir şey öğrenemezsin, ama denersen belki bir şey öğrenirsin, bir dene’ dedi. Ve kayıt işlerinde benimle ilgilendi sağ olsun. Ben de kaydımı tazelettim. İstanbul Hukuk Fakültesi olarak kaydımızı yaptırdık. Ama İzmit’ten İstanbul’a mesafe olarak yakın görünse de, en az beş saatiniz yollarda geçiyor. Onun için bu yaşta bu yolculuk yorucu oluyor.” diye konuştu.

“Gençlerden takdir ve saygı görüyorum”

Torunların yaşındaki insanlarla birlikte okumanın kendisine farklı duygular yaşattığının söyleyen Açıl, “Gençlerin arasında gerçekten insan, çok daha değişik görüyor, çok daha farklı görüyor kendini. Onların arasında hayata taze bakış geldi bana. Zaten idealimde de bu vardı. Birine model olabilirsem, bırakın hukuku veya başka bir dalda, benim için çok önemliydi. Bu arzu 1964’ten 2015 yılına kadar hesap edin 50 yıllık bir özlemi gerçekleştiriyoruz. Ben gençlerden bu kadar ilgi beklemiyordum. Burada gençler çok ilgilendiler ve hepsi de takdirle karşıladı. Hatta takdirle beraber bir saygı buyurmaları her hareketlerinden görülüyordu. Onun için ben onlara çok şey borçluyum gibi geliyor bana, çünkü bende yeni bir canlanma başladı, onların bu davranışları sayesinde.” şeklinde konuştu.

“Zamanın kıymetini bilin”

Son olarak genç öğrencilere tavsiyelerde bulunan Açıl, “Öğretmenlik her halde biz sağ olduğumuz sürece bırakamayacağımız bir meslek. Zaman çok kıymetli bir varlık, bunu kaybettikten sonra insan anlıyor. Hani derler ya “sözünü ve zamanını harcamadan iyi düşünün. Harcadıktan sonra ikisini de geri getiremezsin. Ben gençlere bunu diyorum. Bu zamanın kıymetini bilsinler ve ona göre değerlendirsinler, onu kaybettikten sonra geri getirmek mümkün değil, üzülmek de bir işe yaramaz.” diye konuştu.

Kendileri için farklı bir durum olduğunu söyleyen öğrenciler ise Açıl’ın azmi sayesinde okumak açısından cesaretlendiklerini dile getirdi. (İLKHA)