1 Kasım Pazar günü yapılacak olan genel seçimlere sayılı günler kala konuşan siyasiler ve Diyarbakır halk seçim güvenliği sağlanmaması durumunda halkın, özgür iradesinin sandığa net bir şekilde yansıyamayacağını belirtiler.

AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Muhammed Akar, en önemli meselelerin güvenlik olduğu ve halkın özgür iradesinin sandığa yansıması için bütün tedbirlerin alınacağını söyledi.  

Seçmenlerin güvenli bir şekilde oy kullanmaları için toplantılar düzenlediklerini belirten AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Akar, seçim güvenliğinin kendileri için çok önemli bir mesele olduğunu ifade etti.

Geçen dönemlerde; sandık, seçmen ve seçim güvenliği konusunda bir takım problemlerin yaşandığını dile getiren Akar, bundan dolayı Ankara`da birçok toplantının gerçekleştirdiğini belirterek, "Bu toplantılar neticesinde daha sıkı güvenlik alma durumu ortaya çıktı. Önümüzdeki 2-3 gün içerisindeki durumu değerlendirmekteyiz. Seçmenin güvenli bir şekilde oyunu kullanabilmesi için tedbirler alınmakta, buna ilişkin hem Ankara`da hem de Diyarbakır`da toplantılar yapılmaktadır. Bizim için en önemli mesele halkın güvenliğidir. Halkımızın özgür iradesinin sandığa yansıması için bütün tedbirlerin alınacağını belirtmek istiyorum.  Toplumun huzurunu kaçıracak olaylar her zaman olmuştur. Ama biz bunlara ilişkin her türlü tedbirleri almaktayız. Geçmiş yıllara göre seçmenin, sandık güvenliği noktasında daha bilinçli olduklarını görmekteyiz. Biz ve halkımız el ele verip bu güvenliği sağlayacağız inşallah.” dedi.

“Bu dönem sandıkları boş bırakmayacağız”

Sandık güvenliğinin sağlanacağını sözlerine ekleyen Akar, “Kırsal bölgelerde jandarma, şehir merkezinde ise polisin alacağı tedbirler vardır ve sandık başında müşahitlerin, sandık kurul üyelerinin, sandık başkanlarının alacağı tedbirler vardır. Bu dönem sandıkları boş bırakmayacağız. Sandık kurulu başkanları, kurul üyeleri ve kolluk görevlileri halkın iradesi sandığa yansıması için bütün tedbirleri alınacağını düşünüyorum. Bu konuda vatandaşlarımıza da çok iş düşüyor.” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır`ın Sur ve Silvan ilçelerinde ciddi sıkıntıların olduğunu ifade eden Akar son olarak, “Sandıkların taşınması konusunda YSK`nın verdiği karara bizler uymak zorundayız. Ama ben bir yanlış yapıldığı inancındayım. Çünkü Sur ve Silvan ilçelerinde ciddi sıkıntılar var. Silvan`ın merkezi hariç diğer mahallelerinde perdeleme usulü ve hendekle bir engelleme var. Vatandaşın ticareti, okul okuması engellemekte ve insanların özgürce oy kullanması için yetkililerle görüştüm. Zannediyorum ki bu tedbirler seçim gününe kadar alınmış olacaktır. Maalesef Sur ilçesinde de böyle bir tablo söz konusudur. Biz halkımızın güvenli bir şekilde oy kullanması için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Bizim isteğimiz şu kim hangi partiye oy verecekse versin biz ona karışmıyoruz. Ama kime oy verecekse özgür bir şekilde oyunu versin biz bunun peşindeyiz.” ifadelerine yer verdi.

Saadet Partisi Diyarbakır Milletvekili Adayı Fesih Bozan ise yapılacak olan seçimin sağlıklı olmayacağını belirterek can ve mal güvenliği gözetilmedikçe olumlu bir seçimin olamayacağına dikkat çekti.

Halkın hür iradesiyle oy kullanamadığını belirten Bozan daha sonra, “Sandıkların taşınma talebi ve seçim güvenliği maalesef Türkiye`nin son 13 yılda gelinen acı tablosunun bir göstergesidir. 13 yılın sonrasında Diyarbakır`ın merkezi olan bir ilçesinde seçim güvenliği yoksa ve sandıklar yoksa bu AK Parti`nin ciddi başarısızlığının göstergesidir. Emniyet açısında da ciddi bir güvensizliğin olduğunu görüyoruz. Mevcut şartlarda hiçbir yerde seçim güvenliğinin olduğuna kanaatimiz yoktur. Bölgedeki seçmenlerin kendi hür iradeleriyle oylarını kullandıklarını inanmıyoruz.” dedi.

Bölge insanı üzerinde çeşitli baskıların olduğunu söyleyen Bozan, sağlıklı bir seçim olması için seçimden önce de sonra da halkı can ve mal güvenliğinin sağlanması gerektiğini vurguladı.

“Seçimin sağlıklı olacağını düşünmüyorum”

Çatışma ortamının olduğu yerde insanların özgürce oy kullanamayacağını söyleyen Hak Par Diyarbakır İl Başkanı Vasıf Kahraman ise, “Seçim güvenliğinin kameralarla denetim altına alınması dışarıda herhangi bir müdahalenin olmaması doğru bir tutum olur. Ama seçimi etkiler mi etkilemez mi onu bilemem. Bu ortamda insanların özgürce oy kullanacaklarını tahmin etmiyorum. Yapılacak olan seçimin sağlıklı olacağını düşünmüyorum. Güvenliğin sağlanması da çok zordur. Ancak sıkıyönetim ilan edilebilir. Bu da darbedir. Bunu da kimse kabul etmez. İç karışıklığa hatta iç savaşa götürür bizi diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır halkı da, seçmenin özgür iradesiyle oy kullanabilmesi için güvenliğin sağlanması gerektiğini ifade ettiler.

Diyarbakır`da sandık güvenliği olmadığını belirten vatandaşlardan İbrahim Halil Özyaramış, “Geçen senelerde de gördük devlet burada sandıkları terk etmiş gibiydi. 7 Haziran seçimlerinde 'Paralel Yapıya' mensup olan polislerin sandıklarda görünen rezaletleri açıktır.” dedi.

Herkesin özgür iradesiyle sandığa gidebilmesi gerektiğini vurgulayan Özyaramış, “Bence halkın iradesi sandığa yansımayacak ama inşallah yansır. Her vatandaşın hiçbir baskı altında kalmadan oyunu özgür bir şekilde gönlünden geçen partiye vermesi gerekiyor.” şeklinde konuştu.

“Devletin güvenliği ancak bu sağlamalıdır”

Seçim güvenliğinin devletin elinde olduğunu belirten Abdulkadir Güneş, gerekli tedbirler alınmazsa halkın iradesinin sandığa yansımayacağını söyledi.

Güneş, “Sandıkların düzgün bir şekilde hile içerisinde olmayacak bir şekilde sayılması güvenlik ve tedbire bağlıdır. Eğer güvenlik ve tedbirler alınırsa sıkıntı çıkmayacağını düşünüyorum. Halkın iradesinin sandığa yansıyacağına benim inancım yok, maalesef ben daha önceleri de sandık görevliliği yaptım. Oy kullanmasını bilmeyen kişileri oradaki görevliler götürüp kendi fikrindeki partilere oy verdiriyorlar.  Bunun önüne geçilmesi gerekiyor.” dedi.

“DBP`li belediyenin astığı karikatür nedeniyle halk onlara oy vermeyecektir”

Sur ilçesinde bazı insanların can güvenliğinden dolayı oy kullanamayabileceğine dikkat çeken Ahmet Sapmaz da, “İnsanların seçim günü rahat bir şekilde oy kullanabilmesi için İçişleri Bakanlığının bu konuda ciddi bir tedbir alması gerekiyor. İçişleri Bakanlığı ciddi tedbirler alırsa bir problemin olacağını düşünmüyorum. Diyarbakır`ın bazı bölgelerinde özellikle Sur ilçesinde kimi insanlar can güvenlinden dolayı oy kullanmaya gitmedi. Bu seçimde de güvenlik olmazsa yine aynı şey olacaktır. Bu seçimde birçok insan DBP`li Yenişehir Belediyesinin astığı karikatür nedeniyle oy vermeyecektir. Çünkü bu halk en kutsalına yapılan hakareti kabul etmeyecektir. Bir önceki seçimlerde halk tehdit edildi, birçok insan barış olsun diye HDP`ye oy verdi. Ama şimdi vermez.” ifadelerini kullandı.

“Bir insan oy kullanmak istiyorsa kimsenin baskısı altında kalmamalıdır”

Vatandaşın oy kullanmaya gönül rahatlığıyla gidebilmesi için güvenliğin alınması gerektiğini söyleyen Sapmaz, “Bir insan oy kullanmak istiyorsa bence kimsenin baskısı altında kalmamalıdır herkes kendi düşüncesine en yakın olana rahatlıkla oy verebilmelidir. İnsanlar tehdit edilmemeli, işten çıkarılarak baskı yapılmamalıdır. Yetkililer çok ciddi önlemler almalıdır. Toplu oy kullanılmaması için tedbirler alınmalıdır. İnsanlar oy kullanmaya giderken gönül rahatlığıyla, baskı altında olmadan gitmeleri gerekiyor.” şeklinde görüş belirti.

“İnsanlar baskı altında oy kullanıyor”

İnsanların baskı altında oy kullandığını belirten Gamze Adıyaman ise, “Bölgede seçim çok sıkıntılı geçiyor. Oy kullanmaya giderken görüyoruz. HDP`liler genelde yaşlıları alarak onları oy kullanma yerlerine götürüp, onların yerine oy kullanıyorlar. Güvenliğin sağlanması için gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor.  Oyların çalınmaması için polislerin sandık başlarında çok dikkatli olması gerekiyor. Özellikle Diyarbakır`da oyla sayılırken veya sayımdan sonra olayların çıkmaması için güvenliğin üst düzeyde olması gerekiyor. Kesinlikle insanlar baskı altında oy kullanıyor.” ifadelerine dikkat çekti.

“Seçim hür iradeyle yapılmalıdır”

Diyarbakır`da seçimin güvenli geçeceğine inanmadığına vurgu yapan Mihrican Kaçmaz ise, “Seçim hür iradeyle yapılmalıdır. Kimi seni yönetmesini istiyorsan ona oy verirsin. Milletvekilimin kimin olmasını istiyorsam ben oyumu ona veririm. Başkasının baskısıyla oy kullanmak saçmalıktır. Açık oy denen şey sadece doğu illerinde, köylerinde ve mezralarında oluyor. Köyün muhtarı veya önde gelenleri herkesin adına oy kullanır bu da tabi sağlıklı bir seçim değildir. Açık oylama olursa halkın iradesi sandığa yansımayacaktır. Oy namustur. Oyunu kime veriyorsan o ideolojiyi savunuyorsun demektir. A partisi veya B partisi için değil herkes için güvenilir bir seçim olmasını temenni ediyorum.” ifadelerini kaydetti. (Mustafa Kaynak / M. Hüseyin Temel - İLKHA)