Mütevelli Heyeti Başkanlığı'nı Murat Ülker'in yaptığı ve Bilim ve Sanat Vakfı'nın birikimleriyle katkı sağladığı İstanbul Şehir Üniversitesi'nden üç akademisyen birden istifa etti. İstifanın gerekçesi paralel yapı ile yakın ilişki içinde olan Ali Atıf Bir'in üniversite rektörlüğüne getirilmesi...
ÜÇ İSİM BİRDEN İSTİFA ETTİ
Vizyonu ve felsefesi belli olan Şehir Üniversitesi'nin rektörlüğüne Ali Atıf Bir'in getirilmesi üniversitenin akademik kadrosunda büyük huzursuzluk yarattı.
İlk tepki ise Prof. Dr. Burhanettin Duran, Doç. Dr. Fahrettin Altun ve Prof. Dr. Medaim Yanık'tan geldi. Üniversitenin kadrosunda yedi yıldır bulunan üç akademisyen bugün yayınladıkları bir mektupla üniversiteden istifa ettiklerini belirttiler.
Üniversitenin 7 kişilik kurucu akademik kurulunun aynı zamanda 3 üyesi olan akademisyenler yayınladıkları istifa mektubunda "Kurucuları arasında yer aldığımız ve yaklaşık 7 yıldır hizmet verdiğimiz İstanbul Şehir Üniversitesi'nden bugün itibariyle istifa ediyoruz." açıklaması yaptı.
Akademisyenler istifa bildirisinde “Üniversite Rektörlüğüne Ali Atıf Bir gibi İstanbul Şehir Üniversitesi`nin misyonu, vizyonu ve değerleriyle açık bir karşıtlık içinde olan, “YÖK türbanla mücadelede sonuna kadar haklı. Türban üniversiteye girerse Türkiye Şeriatla savaşı kaybeder” gibi ifadelerle anti-demokratik ve özgürlük karşıtı cephede yer alan ve bugüne dek “paralel devlet yapılanması”na destek veren bir ismin getirilmesini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Ve "biz yokuz" diyoruz.” dediler.
TEŞEKKÜR EDEREK AYRILMIŞTI
Bugün Gazetesi'nde köşe yazarlığı yapan ve en son 1 Ekim'de Murat Ülker'den aldığı teklifle köşe yazarlığını bıraktığını yazan Bir, yazısını "İpek Medya Grubu'nun sahibi Akın İpek'e saygısı, Medya Grup Başkanı Ayhan Yurttaş'a sevgisi, Genel Yayın Yönetmenim Erhan Başyurt'a bıraktığı özgürlük alanı için gönülden teşekkür ederim. Tarık Toros, Murat Uzun TV programlarıma büyük destek verdiler hepsi sağ olsun." diyerek bitirmişti.
İŞTE ÜÇ AKADEMİSYENİN İSTİFA MEKTUBU
Kurucuları arasında yer aldığımız ve yaklaşık 7 yıldır hizmet verdiğimiz İstanbul Şehir Üniversitesi'nden bugün itibariyle istifa ediyoruz.
İstanbul Şehir Üniversitesi, iyi, doğru ve güzeli aramak, "insan, toplum ve doğayı anlamak, bu arayış ve anlayışın ürünü olan bilgileri tüm insanlıkla paylaşmak misyonu etrafında kurulmuştu. Bölgemizin ve Türkiye'nin saygın üniversitelerinden biri olma vizyonuyla öne çıkmak isteyen üniversitemiz, bu anlamda ciddi bir mesafe kat etti. Kısa bir süre içinde Türkiye yükseköğretim alanı içerisinde adından söz ettiren bir vakıf üniversitesine dönüştü.
İstanbul Şehir Üniversitesi'nin bu başarıyı elde etmesinde üniversite yöneticilerinin, akademik personelinin, öğrencilerinin ve idari kadronun emeklerinin ve fedakarlıklarının büyük bir etkisi oldu."
İstanbul Şehir Üniversitesinin 7 kişilik kurucu akademik kurulunun 3 üyesi olarak bizler, gelinen noktada üniversitenin kurucu felsefesinden uzaklaştığını görüyor ve bundan ciddi bir rahatsızlık duyuyoruz.
Üniversite Rektörlüğüne Ali Atıf Bir gibi İstanbul Şehir Üniversitesi'nin misyonu, vizyonu ve değerleriyle açık bir karşıtlık içinde olan, "YÖK türbanla mücadelede sonuna kadar haklı. Türban üniversiteye girerse Türkiye Şeriatla savaşı kaybeder" gibi ifadelerle anti-demokratik ve özgürlük karşıtı cephede yer alan ve bugüne dek "paralel devlet yapılanması"na destek veren bir ismin getirilmesini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Ve "biz yokuz" diyoruz.
Öğrencilerimizin, çalışma arkadaşlarımızın bizi anlayışla karşılayacağını umuyor, İstanbul Şehir Üniversitesi'nin bu dar boğazdan bir an önce çıkmasını temenni ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
Prof. Dr. Burhanettin Duran
Doç. Dr. Fahrettin Altun
Prof. Dr. Medaim Yanık
haber7