Daha çok kadınlarda görülen meme kanserinin erkeklerde de görülebileceğine dikkat çeken uzmanlar, ileri yaşlarda ileri yaşlarda kanser riskinin daha da arttığını söyledi. Uzmanlar, kanser tedavisinde erken tanının da çok önemli olduğunu belirtti.

Ekim ayının Meme Kanseri farkındalık ayı olması nedeniyle açıklamalarda bulunan Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) biriminden Dr. Mine Gümüş, meme kanserinin, memelerin süt bezlerinin çevreleyen dokunun anormal bir kontrolsüz çoğalması şeklinde tanımlanabileceğini söyledi.

İlerleyen yaşlarda kanser riskinin daha da arttığını söyleyen Dr. Gümüş, "Bu noktada sorgulama çok önemli çünkü ailenin diğer bireyleri mutasyona uğrayabilir, bu yüzden kanser ortaya çıkmadan memenin cerrahi olarak çıkarılması ile kanserden korunmak mümkündür. Ancak bu durum meme kanserinin onda birini oluşturmaktadır. Daha çok diğer faktörler söz konusu. Diğer belirtilerin başında yaş faktörü gelmekte. Yaş ilerledikçe meme kanseri sıklığı da artar. Özellikle 40-50 yaşında ülkemizde artış göstermekte bu yüzden tarama programına bu yaş grubunu dahil etmeye çalışıyoruz.” dedi.

Sigara, alkol ve aşırı kiloların da risk faktörü oluşturduğunu söyleyen Dr. Gümüş, meme kanseri belirtilerini şöyle sıraladı: “Memenin cildinde kızarıklık, döküntü, ülserleşmiş yaralar olması, memelerde çöküntü yada memede portakal kabuğu görünümü alması, memeden gelen kan yada renksiz akıntı, ele gelen kitle çevresi düzensiz ise hareket etmiyorsa bu durumlar meme kanseri yönünde şüphelendirir, bu durumlar kanserin belirtileridir. Hastanın yaşı da uygunsa, momografi eğer değilse ultrasonla ileri tetkik gerektirir. Burada en önemli görev hastanın kendisine düşüyor.  20 yaşını geçmiş her kadın ayda bir defa kendi kendini tedavi etmesi lazım. Yılda bir defa bunun doktor kontrolünde de olması gerekir. Özellikle 40 yaşından sonra beraberinde meme filmi de çekmesinde fayda var. Çünkü muayenede hiçbir şey görülmediği halde kanserin erken evresinde momografide bulgu görebiliriz." (Ömer Adıgüzel - İLKHA)