Merkezi Diyarbakır`da bulunan Âlimler ve Medreseler Birliği`nin (İTTİHADUL-ULEMA) üyesi Molla Vahdettin Kaya, medreselerin Kürt halkının kültür, eğitim ve örfüne olan etkilerini İlke Haber Ajansı`na (İLKHA) değerlendirdi.
İslam dinine aşırı bağlı olan Kürtlerin medreselere çok önem verdiklerini aktaran Molla Kaya, bölgedeki âlimlerin tamamının medreselerde yetişmiş şahsiyetler olduğunu belirtti.
Feqîyê Teyran ve Ehmedê Xanî gibi âlimlerin Kürt edebiyatına ve kültürüne güzellikler kattığını dile getiren Molla Kaya, “Üstad Bediüzzaman Said-i Nursi, Şeyh Ahmed-i Hani, Şeyh Said Efendi gibi alimler Kürt medreselerinde yetişmiş önemli şahsiyetlerdir. Onlar, hem maddi hem de manevi açıdan kendilerini geliştirmiş, millete önder olabilecek, insanları hayra sürükleyebilecek insanlardır. Bunların halk üzerinde etkileri çoktur. Feqîyê Teyran ve Ehmedê Xanî gibi âlimler Kürt edebiyatına ve kültürüne birçok güzellik kattı. Kürt edebiyat ve kültürünü değerli kıldılar.” dedi.
“Kürt halkı nafakasından medreselilere pay ayırıyordu”
Medresede okudukları zamanlarda Kürt halkının kendi nafakasından medrese öğrencilerine pay ayırdığını ifade eden Molla Kaya, şunları söyledi:
“Medreselerin Kürt halkı üzerinde etkileri çoktur. Bölgemizin büyük âlimleri tamamen medreselerden yetişmiş şahsiyetlerdir. Biz medreselerde okurken Kürt halkı nafakasından medreselilere pay ayırıyordu. Bu öğrencilerin sevaplarına ortak olabilmek için medreselere ve öğrencilere çok ehemmiyet veriyorlardı. İslam aleyhine propaganda yapılıp, İslam dışı görüşler memleketimize gelince, halk İslam`dan uzaklaştırılmaya çalışılınca ve devlet medreselere hak ettiği değeri vermeyince medreselerden uzaklaşma oldu. İslam dışı bazı görüşlerin ortaya atılması neticesinde halk medreselere karşı tepkisiz kaldı.”
“Eskiden insanlar okul okumayan çocuklarını medreselere gönderiyorlardı. Bu anlayış yaygındı. Ama günümüzde insanlar en zeki, en kabiliyetli çocuklarını medreselere gönderiyorlar.” diyen Molla Kaya, bu durumun, medreselerin ehemmiyetinin yeniden ortaya çıktığı anlamı taşıdığını vurguladı.
“Müminler İslami eğitime ağırlık verseler medreseler eski statülerine kavuşur”
Bilgi ve teknolojinin yaygın hale geldiği bugünlerde medreselerde okuyup âlim olmanın kolaylaştığını aktaran Molla Kaya, “Şimdiki şartlara bakılırsa imkânlar çoğaldı. Eskisi gibi değil. Artık çeşitli İslam üniversitelerinin kitaplarından yararlanılabiliyor. Biz, bu ülkede olmamıza rağmen Libya ve Mısır gibi çeşitli ülkelerin kitaplarından yararlanıyoruz. İnternete girdiğinizde istediğiniz kitabı hemen karşınızda bulabiliyorsunuz. Ehemmiyet verilmesi durumunda şimdiki imkânlarla insan kısa sürede âlim olabilir. Müminler bunun ehemmiyetinin farkına varsalar ve İslami eğitime ağırlık verseler inşallah medreseler eski statülerine kavuşurlar. Hatta daha verimli olabilirler.” şeklinde konuştu.
“İcazetin ilahiyat fakülteleri ile denkleşmesini temenni ediyoruz”
Medrese eğitiminin bitmesiyle alınan icazetin ilahiyat fakülteleri ile denkleştirilmesini talep ettiklerini belirten Molla Kaya, “Devlet, son zamanlarda medreseye biraz ehemmiyet vermeye başladı, medreselerin azalması durumunda İslam`dan uzaklaşmanın artacağını gördü. Diyanet İşleri Başkanı Bardakçıoğlu medrese eğitimi vermemizi ve kendilerinin de yardımları olacağını söyledi. Dolayısıyla onların da farkına vardıkları görülüyor. İcazetin ilahiyatlarla denkleşmesi hususu kanunlaşmamış. Ama olursa çok iyi olur, temennimiz bu yöndedir. Bunu yetkililerden mutlaka istiyoruz. İlahiyatlarla denklik kabul edilmezse hayatını dini ilimlerle geçirmiş medrese öğrencilerine hakaret söz konusu olur.” diye belirtti. (Hamza Adiyaman/Emrah Deniz-İLKHA)