Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebetiyle Adana İl Müftülüğünce “Namaz” konulu bir panel düzenlendi. Namazın ruhun bir ihtiyacı olduğu vurgulanan programda; ailede namaz bilinci ve namazla diriliş anlatıldı.
Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşaviri Belgin Konarılı ve İstanbul Güngören Müftülüğü Uzman Vaizi Nimet Yılmaz’ın konuşmacı olarak katıldığı panelin moderatörlüğünü Adana İl Müftüsü Arif Göce yaptı.
“Bedenin ihtiyaçları olduğu gibi ruhun da ihtiyaçları vardır”
Müftü Gökce’nin açılış konuşmasının ardından söz alan Başkanlık Müşaviri Belgin Konarılı, “Ailede Namaz Bilinci" konusunu anlattı. Namazın; Allah’a olan saygı ve sevginin sürekli ve düzenli bir ifadesi olduğunu ifade eden Konarılı, “Allah'ın sonsuz güç ve kudreti, kâinata koyduğu harika uyum ve nizamı, insana lütfettiği sayısız nimetler, akıl sahibi insanları O’na karşı derin bir övgü, saygı, sevgi ve şükre yöneltir. İnsanın buna ihtiyacı vardır. Çünkü insan diğer canlılardan farklı olarak akıl, duygu, düşünce ve ruh sahibi olarak yaratılmıştır. Bedenin ihtiyaçları olduğu gibi ruhun da ihtiyaçları vardır.”dedi.
“Namaz, kul ile Rabbi arasındaki bağı güçlendirir”
“Namaz, insan ruhunun günlük gıdasıdır” diyen Konarılı, “Namazdan uzak kalmak, ruhu açlığa mahkûm etmek demektir. Her an Yüce Allah’ın sayısız nimet ve ihsanlarına kavuştuğunun bilinciyle yaşayan ve her an O’nun rahmetini üzerinde hisseden bir kul, o lütuf, ihsan ve rahmetin kaynağı ile bağını canlı tutmak ister. Namaz, kul ile rabbi arasındaki bağın güçlenmesine büyük katkı sağlar.” diye konuştu.
“Kişinin Rabbi’ne en çok yakın olduğu zaman namaz anıdır”
Uzman Vaiz Nimet Yılmaz ise “Namazla Diriliş” konulu konuşmasında “Namazınkişinin Rabbi ile olan diyalogu olduğunu söyledi. Namazın ferdi noktadan kaldırıp cemiyetin can damarı haline getirmek gerektiğini belirten Yılmaz,“Peygamberlerimizin hayatlarının her birinde namaz olgusu vardır ve namaza devam emri vardır.Kişinin Rabbine en çok yakın olduğu zaman ise namazdır. Elbette geçimliliğimiz için çalışacağız, elbette geçimliliğimiz için harcamada bulunacağız ancak hiçbir şey bizi namazdan ve diğer ibadetleri yerine getirmekten alıkoymamalıdır. İşte kendimiz için ve çocuklarımız için gerçek huzuru böyle edineceğiz.”diyerek maddi mutlulukların manevi mutluluklarla birleşmediğinde kişiye gerçek huzuru kazandıramayacağını söyledi. (İLKHA)