Geçen yıl 6-7 Ekim`de katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarını anmak için Peygamber Sevdalıları Platformu`na üye Uhuvvet-Der tarafından Birecik`te bir program düzenlendi.
Kamil Güneş Hoca`nın Kur`an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, Uhuvvet-Der Başkanının selamlama konuşması, 6-7 Ekim olayını anlatan sinevizyon gösterisi ve Hukukçu-Yazar Emin Güneş in konuşmasıyla devam etti.
Yasin Börü`yü katledenler ile Şeyh Ahmet Yasin`i katledenlerin perde arkasında işbirliği içinde olduklarını söyleyen, Emin Güneş, “Şeyh Ahmet Yasin Arap`tı, Şeyh Said-i Palevi Kürt`tü, Yasin Börü Kürt`tü, İskilipli Atıf Hoca Türk`tü bütün bunların katilleri aynı merkezden emir alıyorlar. Büyük şeytan Amerika`dan o da siyonizmden. Yasin Börü`yü katledenler ile Şeyh Ahmet Yasin`i katledenler perde arkasında işbirliği içindeler. Bizim de kendi aramızdaki ihtilafları bir kenara bırakmamız, ittifak halinde olmamız, kavmiyetimizi değil akidemizi ön plana çıkarmamız, sürekli böyle saldırılara karşı uyanık olmamız lazımdır.” dedi.
5 Ekim günü başlayan Yasin Börü Davası`na değinen Güneş, konuşmasına şöyle devam etti: “Ankara da ki duruşmasındaydım ümmetin her bir parçasından örnekler gördüm. Bütün İslami camialar ordaydı. Yaşlı üstatlar, avukatlar gördüm. Bayan avukatlar da vardı. Sabahın 09.00`undan 23.30`a kadar sürdü. Yaşlı üstatlardan biri merhum Necip Fazıl Kısakürek in avukatlarından biriydi. Bunlar geldiler orada duruşmayı izlediler, üzerlerine düşen katkıyı sağladılar.”
Güneş, “İslam düşmanları çocuklarımız cehenneme götürmek için cennetin yollarına patikalar örüyor. Mahallelerimize, şehirlerimize; diskolar inşa ediyor, gençleri alkol ve uyuşturucuya bağımlı hale getiriyorlar. Gençliğimize cehennemin yollarını kapatmak için camilerimizi, Kur`an Kurslarımızı daha donanımlı hale getirmeliyiz. Kazançların en büyüğü cennet, kayıpların en büyüğü ise cehennemdir. Birinin hidayetine vesile olmak, üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha kıymetlidir. Yasinlerin, Riyadların, Hasanların mücadelesi işte buydu.” dedi. (Bahattin Coşkunkan-İLKHA)