Çınar Hoca, "Aşure günü İslam tarihinde hemen hemen bütün peygamberlerin hayatında derin izleri olan bir gündür Aşure günü tarihi geçmişinde barındırdığı olaylarla aslında bir hürriyet ve özgürlük günüdür. Bu yönü ile bakıldığında Aşure gününü kulların kulluğunda kurtulup Allah`a kul oldukları gün olarak tarif etmek mümkündür. Aşure gününü gerçek manasıyla anlamak nedir? İbrahim (a.s) gibi ateşlere atılmayı Allah rızası için göze alabilmek, Hz. Musa (a.s) gibi gözümüzü kırpmadan denize doğru gidebilmek, Hz.Yusuf (a.s) gibi şehvetin ve nefsin isteklerine karşı zindanı tercih etmek ve Hz.Yahya (a.s) ile Hz.Zekeriya (a.s) gibi canımızı kurban olarak sunabilmektir" dedi.
Çınar Hoca Kerbela faciası hakkında da şunları söyledi, "Bugün vesilesi ile kalbi bir muhasebe ile hayatımızı Kur`an ve sünnet süzgecinden geçirerek, Hz.Huseyin`in mi Yezid`in mi, İbrahim`in mi Nemrud`un mu safında olduğunu tespit etmeye çalışalım Hıristiyanların, Yahudilerin, dinsizlerin, kurdun, kuşun tüm hayvanların su içtiği Fırat`tan Peygamber (s.a.v)`in torunu Hz. Hüseyin (r.a) yetmişe yakın kılıç ve ok darbesi aldığı haldeyken su dahi içirmediler Hz. Hüseyin (r.a) gibi dünya bağlarından kurtulup Allah(c.c)`a canımızı tereddütsüz kurban edebilmeliyiz. Yezid ve Yezid kişilikli zalimlerin zulmüne ortak olamamak ve dahası buna karşı İmam Hüseyin`ce durmak gerek, Ömer bin Sa`d gibi makam mevki uğruna Allah (c.c)`ın sevdiklerine karşı Allah(c.c)`ın yer almamak gerek. Allah bizi bu bilinçten mahrum etmesin."
Yapılan konuşmaların ardından Bilal Şayık ve ekibi günün önem ve anlamını içeren ezgi ve ilahiler seslendirirken, Seyfullah isimli gençin seslendirdiği Kerbela isimli şiiri katılımcıları duygulandırdı.
Program Hacı Abdurrahman Yıldız hocanın yaptığı dua ile sona erdi.
Mahsum Altun - İLKHA