Mazlumder İstanbul Şubesi ve Hasta Hakları Aktivistleri Derneği askerlerin kobay olarak kullanılması ile ilgili Sultanahmet Adliyesi`nde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı`na sorumlular hakkında gererli yasal işlemlerin başlatılması için suç duyurusunda bulunarak bu konu ile ilgili bir basın açıklaması yapıldı.
Ayrıcı Genelkurmay Başkanlığı tarafından 06 Nisan 2011 tarihinde internet sitesinden yayımlanan suç içerikli basın açıklaması ile ilgili toplum vicdanında mahkûm edilen söz konusu Genelkurmay basın açıklamasının adli ve idari yönden soruşturma konusu yapılması ve sorumluların derhal görevlerinden uzaklaştırılması gerektiği belirtildi.
İNSAN ÜZERİNDE DENEY SUÇU İŞLENDİ
Suç duyurusu için hazırlanan açıklama metnini okuyan Mazlumder İstanbul Şube Başkan Yardımcısı Av. Kaya Kartal, basına yansıyan haberlere göre GATA Bünyesinde bulunan Nöroloji Anabilim Dalında zorunlu askeri hizmetlerini yaptıkları esnada hastalanan ve tedavi amaçlı başvuruda bulunan askerler üzerinde çeşitli deneysel çalışmalar yapıldığını ve bunun için askerlerden izin alınmadığını belirtti.
İnsan üzerinde Deney suçunun işlendiği hususunda ciddi deliller ve kuvvetli şüphe bulunduğunu ifade eden Kartal "Başlı başına bir insan hakkı ihlali olan zorunlu askerliğin bir sonucu olan bu ve benzeri olayların bir daha yaşanmaması için adli, idari ve toplumsal anlamda ciddi çalışmalar yapmak gerekmektedir. Mazlumder İstanbul Şubesi ve Hasta Hakları Aktivistleri Derneği olarak konunun takipçisi olacağız" dedi.
“EMREDİYORUM, KOBAY OL!”
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Her anne babanın gözünden sakınarak büyüttüğü, yetişmesi için çırpındığı çocuğunu mecburen ya da gönüllü olarak askere gönderdiği bu ülkede, askerlerin kobay olarak kullanıldığı basına ve kamuoyuna yansıdı.
“Yaşam Hakkı”, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa ile güvence altına alınmıştır.
Söz konusu eylemlerin suç olması yanında yaşam hakkı yönünden de ihlal niteliği taşıdığı ortadadır. Başlı başına bir insan hakkı ihlali olan zorunlu askerliğin bir sonucu olan bu ve benzeri olayların bir daha yaşanmaması için adli, idari ve toplumsal anlamda ciddi çalışmalar yapmak gerekmektedir”
GENELKURMAY BRİFİNG VERME ALIŞKANLIĞINI TERK EDEMİYOR
Ayrıcı Genelkurmay Başkanlığı tarafından 06 Nisan 2011 tarihinde internet sitesinden yayımlanan suç içerikli basın açıklamasında kovuşturması devam eden bir dava hakkında Hukuki Teamüller, Anayasa ve Ceza Kanunu açısından ihlal niteliği taşıyan ibareler kullanılması üzerine Mazlumder İstanbul Şubesi bir basın açıklaması yapıldı. Mazlumder İstanbul Şube Başkan Yardımcısı Av. Kaya Kartal tarafından Sultanahmet Adliyesi önünde yapılan açıklamada Kartal şunları söyledi: "Kamuoyuna saygı ile duyurulan açıklama bizatihi kamuoyuna saygısızlık olarak ele alınmalıdır.
28 Şubatlarda brifing vermeye alışmış Genelkurmayın, bu alışkanlığını tik halinde devam ettirdiğinin bir başka örneğidir bu açıklama. Darbe dönemleri ve sonrası dönemlerde askeri teamüllerde karşılık bulan bu ve benzeri açıklamaların artık modası geçmiştir.
" Kartal açıklamasının sonunda, MAZLUMDER İstanbul Şubesi olarak, toplum vicdanında mahkûm edilen söz konusu Genelkurmay basın açıklamasının adli ve idari yönden soruşturma konusu yapılması ve sorumluların derhal görevlerinden uzaklaştırılması çağrısında bulundu.
GENELKURMAY TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA BİR ANLAM VEREMİYOR
Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada; “dava konusu planın rutin bir seminer planı olduğu, halen tutuklu bulunan 163 askeri personelin tutuksuz yargılama taleplerinin mahkemece reddedildiği, devam eden yargı sürecine müdahaleden kaçınmakla beraber çeşitli defalar dava konusu hakkında tereddüde yer bırakmayacak izahlar yapıldığı, buna rağmen tutuklu bulunan personelin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekildiği ifade edilmiştir” ifadelerine yer verilmişti.
Mazlumder İstanbul Şubesi olarak, toplum vicdanında mahkûm edilen söz konusu Genelkurmay basın açıklamasının adli ve idari yönden soruşturma konusu yapılması ve sorumluların derhal görevlerinden uzaklaştırılması gerektiğini ifade ederiz.
Şükrü Gündüz / Doğruhaber