Uzun bir süre cemaatin Kara Kuvvetleri imamlığını yapan S.Y, İstanbul Emniyeti'ne başvurarak cemaatin silahlı kuvvetlere sızdırdığı 150 karacı subayın isim listesini verdi. Paralel örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) yapılanmasını detaylarıyla anlatan S.Y, ortaokulda okuduğu dönemde kaldığı cemaat evinin abisinin şu an Zaman Gazetesi Yayın Müdürü olan Ekrem Dumanlı olduğunu söyledi. Elindeki dökümanları vatandaşlık görevi gereği yetkililere teslim etmek için Emniyet'e başvurduğunu açıklayan S.Y'nin anlattıkları sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Soruşturma konusu ise TSK'daki Fetullahçı Terör Örgütü yapılanması.

1988-1989 öğretim yılından itibaren her gün Ekrem Dumanlı'nın sorumlu olduğu eve giderek başladığı cemaat yaşantısında Kara Harp Okulu imamlığına kadar yükselen S.Y, evlerde emre itaatin farz olduğu ve abi ne derse yapılması gerektiğinin öğretildiğini söyledi. İşte 'hayalet imam' S.Y'nin ifadeleri:

TAM BİR CEMAAT ABİSİYDİM
“Bu evlere gidip geldiğimiz dönem, abilerin varlığından kimselere bahsetmememiz, tedbirin elden bırakılmaması gibi konulara çok özen gösterilirdi. Tahsin abi bana kendim gibi başarılı öğrencileri eve çekmem konusunda talimatlar verdi. Ben de o dönem aynı okulda okuduğum, adının Bircan olduğunu hatırladığım şu an doktor olan bir arkadaşım ile adının Altuğ olduğunu hatırladığım şu anda Hava Binbaşı ya da Yarbay olduğunu bildiğim arkadaşlarımı cemaat evine çektim. Lise hayatım boyunca cemaat yurdu içerisinde çeşitli görevlerim oldu. Bu süreçte artık tam anlamıyla bir cemaat abisi oldum cemaat de buna kanaat getirdi.”

30 BİN ÖĞRETMEN HEDEFİ
“Öğrenim hayatımızı tamamen cemaat planladı. Üniversite sınavında Türkiye genelinde ilk bine girerek oldukça başarılı bir sonuç aldım. Ben Tıp Fakültesi okumak istiyordum ama benden sorumlu abi buna karşı çıktı ve 'cemaatin öğretmene ihtiyacı olduğunu' ve '30 bin öğretmen hedefine ulaşmadan kimsenin başka meslekler seçmesine müsaade edilmeyeceğini' söyledi. Benim üniversite tercih formumu kendi doldurarak Ankara Gazi Üniversitesi Matematik Öğretmenliği bölümüne gitmeme sebep oldu.”

4 AY GİZLİLİK EĞİTİMİ
"Ankara Harun Bey yurdunda Samanyolu Koleji öğrencileriyle ilgileniyordum. Aynı yılın ikinci döneminde Gazi Üniversitesi Matematik bölümünde okuyan ve Kara Harp Okulu'ndaki cemaatçi öğrencilerin sorumlusu olan 'Vehbi' kod isimli Şaban Şen isimli şahsın yardımcısı olarak görevlendirildim. Şen, azami öğrencilik süresi olan yedi yılı doldurduğu için okuldan atılacaktı. Yardımcılık yaptığım 4 ay boyunca bağlantılarını, tedbir usûllerini, mali işlerin nasıl yürüdüğünü ve 'özel hizmet'in ne olduğunu öğrendim. Cemaat tarafından özel veya hususi hizmet olarak tabir edilen husus özellikle emniyet, askeriye, istihbarat içerisinde bulunan yapıdır. Bu teşkilatlarda bulunan cemaate bağlı kişiler gerek eğitim gerekse görev hayatı boyunca cemaat tarafından sürekli abiler eliyle kontrol edilir. Bu abiler genellikle bu meslek dışından kişilerden seçilir.”

Sınırsız harcama yetkisi
“1994 yılında, Kara Harp Okulu'ndan sorumlu 'abi' oldum. Almış olduğum görev cemaat içerisinde oldukça önemli bir görevdi. Görevi alır almaz Ankara-Oran'da daha önce yaşadığım yere göre oldukça lüks sayılabilecek bir yere taşındım. Bu evde polis akademilerine bağlı FYO olarak bilinen kısmından sorumlu olan Ankara Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi Hakan Bozkurt ile kalmaya başladık. O dönemde lüks sayılabilecek çağrı cihazı, araba gibi imkanlar ve sınırsız para harcama yetkim oldu. Bu görevi aldıktan sonra da cemaatten daha önce tanıdığım arkadaşlarımla da irtibatımı kopardım. Yaptığım işten kesinlikle kimseye bahsetmiyordum. Okula dahi sadece sınavlar için gidiyor, derslere katılamıyordum. Sorumlu olduğum öğrencilere her türlü maddi ve manevi desteği verdim.”

Ev abimiz Dumanlı
1988 yılında ilk kez cemaat evine gittiğimde ev abimiz Ekrem Dumanlı'ydı. Eğitim hayatımızı cemaat planladı. ÖSS'de ilk bine girmeme rağmen cemaatin “30 bin öğretmen” hedefi nedeniyle Matematik Öğretmenliği bölümüne girdim. 1995 yılında Kara Harp Okulu'nda okuyan cemaat mensubu öğrencilerin imamlığına getirildim. İmam olduktan sonra lüks bir eve taşındım ve sınırsız para harcama yetkim oldu. O dönem lüks olan çağrı cihazı ve araba gibi imkanlar verildi. Harp Akademisi sınav soruları cemaat dershaneleri tarafından bana verildi ben de bu soruları orta 3. sınıfta okuyan öğrencilere sızdırdım. Bizim yaptığımız “özel hizmet”ti.

Çalıntı sorular dershaneden
“Kara Harp Okulu imamı olduğum süre içerisinde sınav soruları dahi elime geçerdi. Bu soruları genelde orta-3 öğrencilerine ulaştırır ve cemaatten olanların sınavı kazanmasını sağlardım. Sorular ildeki cemaat dershanesinden gelirdi. Cemaatin kendine bağlı birini istediği yere yerleştirmek için yapamayacağı şey yoktur. Bunu daha önce defalarca yapmıştır. Hâlâ da devlet içerisinde çeşitli kademelerde sivil ve askeri olarak pek çok üyesi vardır. Bu üyeler devlete değil, direkt Fetullah Gülen'e ve onun örgütüne hizmet eder, emirleri imamlar vasıtasıyla Gülen'den alır.”

“Bu görevi yürüttüğüm süre içerisinde defalarca Gülen'le birebir görüştüm. Hatta Gülen'in 1995 yaz tatili döneminde İzmir Yamanlar Koleji'nde yaptığı ve içinde “Savcı da satın alacaksınız hakim de...” dediği sohbet toplantısında birebir bulundum. O dönemden kalan, içerisinde bu konularla alakalı bilgiler bulunan bir ajandam, iki adet küçük not kağıdı ve dört sayfadan oluşan 1995-1996 döneminde harp okulunda okuyan cemaate bağlı öğrencilerden benim bildiğim yaklaşık 150 kişilik bir listeyi Türkiye Cumhuriyeti Devleti Hükümeti'ne yapılmak istenen darbe girişimini aydınlatması bakımından siz yetkililere kendi isteğimle teslim ediyorum.”

kaynak: yenişafak