Peygamberler ve sahabeler kenti Diyarbakır`da artan ahlaki yozlaşmaya tepki gösteren halk, yaşanan yozlaşmanın İslami değerlerden uzak olan hayat tarzından kaynaklandığını belirtti.

Televizyonlarda izletilen dizilerin ahlaki yozlaşmaya neden olduğunu söyleyen Mervan Nas, “21. yüzyıl başlı başına bir fitnenin, kaosun bir huzursuzluğun yaşandığı bir zaman dilimi haline gelmiştir. Maneviyattan kopuş, İslam`dan kopuştan ihtilaftan dolayı çatışmalar insanlara hastalık gibi sirayet etmiş tek kurtuluşun hakiki anlamda İslam`a, Kur`an`a, sarılmamız gerektiğini düşünüyorum.” dedi.

“Müspet dini kanalların dizi ve film çekmesi gerekiyor”

Yeni neslin artık teknolojiden nemalandığını dile getiren Nas, “Anne-babanın kontrolünde kullanılmayan bir teknoloji ve bilim çağını yaşıyoruz. Televizyonlarda izletilen diziler, çarpık filimler, senaryolar ne yazık ki toplumu özenti haline getirmiştir. Bunlara alternatif müspet dini kanalların dizi ve film çekmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Peygamber efendimizin hayatından örnekler veren Nas, Kurtuluş reçetesinin İslam`a ve Kur`an-ı Kerim`e uymakla olduğuna dikkat çekti.

Dizi ve sosyal paylaşım siteleri ciddi bir yozlaşma aracıdır

Çocukları zihinsel olarak sosyal paylaşım sitelerinin beslediğini belirten Nezir Gezen, Çocuklarımızı fiziksel olarak biz besliyoruz. Zihinsel olarak Facebook, dizi ve televizyonlardan beslendikleri için fiziksel olarak bizim ama zihinsel olarak Avrupa`nın, Amerika`nın sosyal paylaşım sitelerin zihniyetiyle yetişen neslimiz ortadadır.” dedi.

Laik ve demokratik sisteminin kimseye saygısı olamayan bir nesil yetiştirdiğine dikkat çeken Gezen, “Eğitim siteminde din kültürü kitaplarını A`dan Z`ye inceledim. Gençlerin yetişmesi için kesinlikle ahlaki, İslami, Muhammed`i bir ahlak yok. Vatandaşlık dersinde anlatılması gereken bir dersi, din kültürü dersine sokmuşlar. Irkçığı ve Atatürk`ü oranın içine koymuş, çocuklarımızın zihinlerine empoze etmeye çalışıyorlar. Sahabelerin zihniyetini aramızdan çıkardılar ırkçı zihniyeti aramıza koydular. Çocuklarımızı, evliya olmaları gereken yerde eşkıya edip başımıza çaktılar. Bunun en büyük acı tablosu ise kendi ellerimizle büyüttüğümüz çocuklarımızın bize düşman olmasıdır.” diyerek toplumdaki yozlaşmaya dikkat çekti.

Çeşitli fikir ve ideolojiler artı maneviyat gitti

Daha önce küçüklerin büyüklerine saygı gösterdiğini büyüklerin de küçüklerine sevgi gösterdiğini belirten Metin Karali, “Geçmişte teknoloji fazla gelişmemişti insanların kalbinde pek kötülük yoktu. Teknolojinin ilerlemesiyle,  bilgi arttı ama çeşitli fikir ve ideolojiler de arttı ve maneviyat gitti. Biz küçüktük mahallede bayramlarda herkes birbirine ziyarete gider bayramlaşırlardı. Bayanlarımız mahalden geçen bir erkek görünce ayağa kalkar içeri girer ya da üstünü başını düzeltirdi.  Mahallede o zamanlar küçüklere sevgi gösterilir küçükler de büyüklerine saygı gösterirlerdi. Ama bu son zamanlarda maalesef saygı sevgi kalmamış.” dedi.

“Aile sadece maddiyatla yetinmemeli manevi yönden de çocuklarını eğitmelidir”

Ailenin, çocuk eğitiminde sadece maddiyatla yetinmeyerek manevi yönden de eğitim vermesi gerektiğini vurgulayan Muhammed Emin Turgül,İnsan buluğ çağına girdikten sonra eğer anne babası ona Allah ve İslam yolunu öğretmiş ise o yoldan gider. Kişi çocuklarına güzel terbiyede bulunmakla mükelleftir anne-baba çokçuklarına iyiliği, güzel ve temizliği öğretmelidir. Aile sadece maddiyatla yetinmemeli manevi yönden de eğitmelidir. Çocuğuna yaşantısıyla örnek olmalıdır. Eğer baba çocuğuna dolaptan bir viski getir içeyim diyorsa o çocuğundan ahlaklı olmayı beklemesin.” şeklinde konuştu.

Toplumdaki yozlaşmanın en büyük nedenlerinden biri topluma haramın bulaşması olduğunu söyleyen Turgül, “Bir gün Hz Hüseyin çocukken elini kendisine ait olmayan bir hurmaya uzatınca Hz Peygamber ikazda bulunuyor ve haram yememesi gerektiğini söylüyor. Kana Haram karışırsa insan bir daha toparlanamaz. İnsanın kanına haram bulaşırsa insan dostunu, iş arkadaşını ve eşini kandırır.” şeklinde ifade etti.

Ahlak eğitimi aile eğitiminden gelir

En büyük zenginliğin çocuklarını en güzel şekilde ahlaklı yetiştirmek olduğunu söyleyen ismini vermek istemeyen bir vatandaş ise, “Dünyadaki en büyük zenginlik para toplamak değildir. En büyük zenginlik çocuklarını en güzel şekilde ahlaklı yetiştirmektir. Zenginlik para toplamak değildir. Aile çocuklarını vasat bir şekilde eğitmeli onlara maddi ve manevi konularda yardımcı olmalıdır.  Aile çocuklarına İslam terbiyesi vermelidir, yaşlılara yardım etmeyi tavsiye etmelidir. Aileden gelen ahlak çocuklarına yansıyacaktır. Anne baba evde eğer örnek olur, kavga gürültü çıkarmasalar çocuklar da kavga etmez. Çünkü kavga olan evde çocuklar da anne-babalarına bakarak kavga eder daha önce dediğimiz gibi ahlak eğitimi aile eğitiminden gelir.” dedi. (Mustafa Kaynak / M.Hüseyin Temel - İLKHA)