Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen "Paralel Devlet Yapılanması"na ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, örgütün, kendilerine engel gördüğü hakim, savcı gibi pek çok yargı mensubunu, isimsiz mektuplarla, kısmi oynamalarla suç unsuru haline getirilen tapelerle saf dışı bırakmak istediği belirtildi.

Paralel Devlet Yapılanması iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında, 74 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, 2004-2008 yıllarında Konya Cumhuriyet Başsavcısı olan Mehmet Fatih Özdemir'in de aralarında bulunduğu hakim ve savcıların görevden uzaklaştırılması için de çeşitli yollara başvurulduğu ifade edildi.

Örgütün, kendilerine engel gördüğü yargı mensuplarını saf dışı bırakmak için oynama yaparak suç unsuru haline getirdiği tapeler ve ihbar mektuplarıyla savcı ve hakimler hakkında soruşturma açılmasını sağladığı ileri sürüldü.

Bunlardan biri de Başsavcı Mehmet Fatih Özdemir. Özdemir'in, suç örgütü ile ilişkilendirilmeye çalışıldığı belirtilen iddianamede, sırf bu amaçla değişiklik yapılan tapelerden yola çıkılarak soruşturma fezlekesinde; "Liderliğini Nusret Argun'un yaptığı suç örgütünün Konya Cumhuriyet Başsavcılığı ile olan ilişki ve irtibatları" başlığı adı altında bir bölüme yer verildiğine dikkat çekildi.

"Aramanızı istiyor" cümlesi "arabanızı istiyor" yapıldı

Söz konusu tapede, "aramanızı istiyor" ifadesinin "arabanızı istiyor" şeklinde değiştirildiği kaydedilen iddianamede, "Dönemin KOM Şube Müdürü Anadolu Atayün tarafından Adalet Bakanlığına çeşitli tarihlerde gönderilen yazılar, Adalet Bakanlığınca ihbar mahiyetinde kabul edildi. Bazı hakimler ve Özdemir'in de aralarında bulunduğu cumhuriyet savcıları hakkında müfettiş incelemesi yaptırılmış, hiçbir yargı mensubu hakkında ceza soruşturması yapılmamıştır" denildi.

KOM Şube Müdürü Atayün'ün, soruşturma savcısının talimatını yerine getirmediğini açıkça ikrar ettiği vurgulanan iddianamede, teknik takip çalışmalarını sonlandırıldığının ertesi günü Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına Başsavcı Özdemir'in suç örgütü ile ilişki ve irtibatı olduğuna dair bir yazıyı doğrudan yazışma yaparak gönderdiği bildirildi.

Yargı mensupları saf dışı bırakılmak istendi

Yazı içeriklerinde pek çok iç çelişkinin mevcut olduğu, söz konusu yazıların yazılmasındaki asıl amacın Fetullah Gülen yapılanmasının hedefine ulaşmasında kendisine engel olarak gördüğü yargı mensuplarını bir şekilde saf dışı bırakmak olduğu vurgulanan iddianamede, dönemin Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Servet Öztürk'ü de suç örgütü ile irtibatlı gösterecek şekilde yapılan telefon görüşmesinin tutanağa çevrilirken yine sahtecilik yapıldığı kaydedildi.

İddianamede, ürettiği sahte belge ve delillerle örgüt mensubu olmayan kişiler hakkında adli ve idari soruşturmaların açılmasının sağlandığı, bu sayede devlet kadrolarından tasfiye etme ve bu kadrolara kendi örgüt elemanlarını yerleştirme yöntemlerinin kullanıldığı belirtildi. (AA)