Kapkara mürekkep, bembeyaz defter
Tükenip gidiyor her harf her sayfa.
Ömür, ömür kar taneciği gibi
Yağıyor, eriyor, semaya yükseliyor.
Bir yıl daha Ne çabuk değil mi?
Alıp verdiğimiz nefes gibi
Bir anlık; geçti, göçtü.
Ve yeni bir yıl daha Şimşek hızıyla.
Allah`a şükürler olsun,
Belki telafi edilebilirlerimiz vardır.
Vakit dar mı dar,
Dolmadan hesaba çekilebilirlerimiz vardır.
Fırsat var mı var,
Gönül değirmeninde tamiri yapılabilirlerimiz vardır.
“Vardır, vardır”
Ömür bu iki kelime kadardır.
Hala yüreğimiz küt küt atıyorsa
Ve hala “elimiz, gözümüz dilimiz”
İşlevini tam manasıyla yapıyorsa
Verilen tüm nimetlere nankör olamayız, dilsiz, sağır ve kör.
Hala yaşıyorsak hala vaktimiz var demektir,
Ölmeyi beklemiyorsak vaktimiz dar demektir.


Behçet Kağan / Şanlıurfa - Yaş: 20


Genç Yazarlar ile HASBİHAL
Şanlıurfa`dan Behçet Kağan kardeşimiz, alıp verdiğimiz her nefes bizi bir adım daha ölüme yaklaştırıyor. Akşam olsa da eve gitsem, sabah olsa da şuraya gitsem derken ömür sermayemiz tükeniyor. Peki, bizler bu sermayeyle ahiret hayatımızı imar edebiliyor muyuz? Yoksa tüm sermayemizi dünya hayatının gelip geçici zevkleri için mi sarf ediyoruz? Bu soruyu sormanın ve gereğini yerine getirmenin vakti değil midir? Yazınızda kısa, etkili ve derin anlamlı cümlelerle bizleri gafletten uyandırıyorsunuz. Yazınız için teşekkürler. Yeni yazılarınızı bekliyoruz.