Mehmet Özcan / Doğruhaber

Srebrenitsa Katliamı`nın üzerinden tam 20 yıl geçmesine rağmen yapılan katliamın izleri ne akıllardan silinebildi ne de topraktan…  Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği İkinci Dünya Savaşı sonrası ilk büyük ve toplu katliamı Sırplar Bosna Hersek`te yaptı. Dünyanın gözleri önünde Bosna Hersek`te 300 bin insan katledildi. Sistematik bir şekilde namuslar çiğnendi. En acı olanı da tam savaş bitti bitecek derken 11 Temmuz 1995`te 10 bin 700 kişinin toplu bir şekilde Bosna`nın Srebrenitsa kentinde katledilmesiydi. Srebrenitsa`da gerçekleştirilen vahşet, katliam ve soykırımın üzerinden tam 20 yıl geçti. Bosna`da her sene yüzlerce cesede ait kemikler bulunuyor. DNA testlerinden geçiriliyor ve ailelere teslim edilerek defnediliyor. Bu yıl da 136 kurbanın toprağa verileceği Potoçari Anıt Mezarlığındaki törene Başbakan Ahmet Davutoğlu`nun yanı sıra birçok devlet başkanının da katılması bekleniyor. Bu acının yıllar geçse de ne unutulması ne de unutturulması mümkün değildir.
On binden fazla Müslüman Boşnak`ın katledildiği olaylar sırasında yaklaşık 15 bin kişi ise ormanların içinden geçen patikalardan kaçarak Sırp askerlerden kurtulmayı başarmıştı. Soykırımdan kaçan kurbanların orman yolundan Tuzla kentine ulaşmak üzere kullandığı 110 kilometrelik parkurdaki güzergâhta her yıl binlerce insan katledilenlerin anısına yürüyor.

AVRUPA`NIN GÖBEĞİNDE 300 BİN İNSAN KATLEDİLDİ

Bosna Hersek, bağımsızlığını ilan etmesi sonrası Sırplar tarafından 1992 yılından 1995 yılına kadar vahşi saldırılara maruz kaldı. Dağılmasının yanı sıra dünyanın sayılı orduları arasında gösterilen Yugoslav ordusuna hâkim olan Sırplar, bağımsızlığını açıklayan Bosna Hersek Cumhuriyetini tanımadıklarını ilan ederek kendi devletlerini kurduklarını duyurdular. Daha sonra kendi bölgelerindeki Boşnak ve Hırvatların evlerini bırakıp gitmelerini isteyen Sırplar bu süreci tetiklemek için de katliamlarına başladılar. 3 yıl içinde 300 bin civarında insanı katlettiler.

SREBRENİTSA KATLİAMI BM`NİN KONTROLÜNDE GERÇEKLEŞTİ

Bosna`daki katliamların en korkuncu ise Srebrenitsa kentinde 10 binden fazla Boşnak Müslüman`ın katledilmesi olayıdır. Bosna`nın doğusunda ve nispeten daha izole bir bölgede bulunan Srebrenitsa`nın savaş öncesinde %75`i Müslüman Boşnak olmak üzere 24 bin civarı nüfusu bulunmaktaydı. BM`nin “Korunaklı Bölge” olarak ilan ettiği altı bölgeden (Saraybosna, Bihaç, Gorajde, Zepa, Srebrinitsa, Tuzla) biri olan Srebrenitsa`nın bu özelliğinden dolayı komşu bölgelerden de bölgeye mülteci akını yaşanmış ve katliam öncesinde 45 bine yakın bir nüfus Srebrenitsa`da toplanmıştı. Güvenli diye kente gelenler silahlarını girişte BM askerlerine teslim ediyorlardı. Ancak Boşnakların kendilerini savunabilecekleri silahlarını güvenerek teslim ettikleri BM askerileri onlara ihanet etmişti. Böyle bir uygulama olmasa Boşnaklar kente saldıran Sırplara karşı kendilerini savunabilirdi. Srebrenitsa`daki Boşnak erkek ve 14 yaş üstü çocuklar, Bosnalı Sırpların generali Ratko Mladiç`e bağlı birliklerce sığındıkları BM`nin görevlendirdiği Hollandalı askerlerin elinden alınarak otobüslere ve kamyonlara doldurulup, götürüldükleri ormanlık alanlarda, kapatıldıkları fabrikalarda katledildi. 10 bin civarında Boşnak katledilirken Birleşmiş Milletler`e bağlı askerlerin başındaki Hollandalı komutanı Thom Karremans, Mladiç`le kadeh tokuşturuyordu. Vahşice katledilen Boşnaklar daha sonra toplu mezarlara gömüldü. Yapılan kazılarda Srebrenitsa yakınlarında bulunan mezarlarda topluca gömülen binlerce Boşnak erkeğe ait cesetler bulundu. Ve halen de araştırmaların devam ettiği Srebrenitsa`da veya başka bölgelerde katledilenlerin cesetlerine ait kemikler çıkmaya devam ediyor.

BM, SIRPLARLA ORTAK HAREKET ETTİ

Bosna`da yaşanan akıl almaz cürümler için Birleşmiş Milletler de (BM) iğrenç yüzünü göstermişti. Bölgeye barış gücü olarak giden; ama Sırpların düzenlediği tecavüz partilerine katılan BM askerleri, güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa`da iğrenç yüzünü açık bir şekilde tüm dünyaya göstermişti. Bosna`da Sırpların uyguladığı teröre destek veren BM, işlenen savaş suçlarına ve katliamlara karşı hiçbir zaman etkili bir tutum sergilemeyerek Sırpların ortağı gibi hareket etti. Bütün bunlar yapılırken BM hiçbir şey yapmamış, hatta Müslümanların Sırplara karşı tam da toparlandığı bir zamanda silah ambargosu uygulayarak Sırpları ödüllendirmişti.

MÜSLÜMANLAR GÜÇLENİNCE ANLAŞMA SAĞLANDI

Sırpların yaptığı bu vahşi saldırılar karşısında İslam dünyası ayağa kalkmış, birçok ülkeden Müslüman Bosna`ya giderek Sırplara karşı Boşnak kardeşlerinin safında yerini almıştı. Savaşın seyrinin değişeceğinin farkına varan ve o ana kadar sessiz kalan Avrupa ülkeleri ise derhal devreye girerek Dayton Antlaşması`nı taraflara imzalattılar ve savaşı sonlandırdılar. Sonuç olarak binlerce ırzın çiğnenmesi vakasının yanında ülkede 300 bin civarında masum insan katledildi ve Sırplar dünya tarihine kara bir leke olarak adlarını yazdırdılar.

BM, HEP ZALİMDEN YANA OLDU!

Burada BM`nin misyonunu sorgulayacak olursak, kuruluş amacı istikrar ve barışı tesis etmek olan Birleşmiş Milletler (BM), kurulduğu 1945 yılından bu yana sürekli veto yetkisine sahip, dünyanın birçok ülkesinde işgal ve katliamlar gerçekleştiren beş üye ülkenin kontrolünde hareket etti. Bu beş üye ülke ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin`dir. BM, kontrolünde hareket ettiği batılı bu beş şer gücün; Filistin, Bosna, Lübnan, Keşmir, Çeçenistan, Afganistan, Irak gibi birçok İslam ülkesi topraklarının işgal etmesine, katliamlar yapmasına hep göz yumdu. Aldığı tüm kararlar, sürekli İslam dünyasının aleyhine oldu. İslam ülkelerinde yapılan katliamlara bırakın ses çıkarmayı kimi olaylara bir kınama yayınlayacak cesareti bile kendinde bulamayan Birleşmiş Milletler, aslında haksız da sayılmazdı. Çünkü toprakları işgal edenler, katliamları yapanlar, ya BM`de veto hakkına sahip beş ülkeden biri veya bu ülkelerin yandaşlarıydı.

Srebrenitsa`dan haberleri varmış!

Aradan 20 yıl geçtikten sonra ortaya çıkan belgelere göre Srebrenitsa`ya yönelik katliam tehditlerinden haftalar önce ABD, İngiltere ve Fransa`nın haberinin olduğu ancak bunu önleme yoluna gitmedikleri ortaya çıktı. Bosna Hersek`te 8 binden fazla Boşnak Müslümanın öldürüldüğü Srebrenitsa katliamı sırasında, batılı koalisyon ülkeleri arasındaki gizli anlaşma nedeniyle hava operasyonu yapılmadığı ortaya çıktı. Fransa, İngiltere ve ABD arasında 1995 yılı Mayıs ayında imzalanan gizli anlaşma nedeniyle Srebrenitsa`ya hava desteği verilmedi. Bu anlaşmanın İngiliz ve Fransız askerlerin Sırplar tarafından kaçırılması üzerine yapıldığı belirtiliyor.
Hollanda 2 kanalında yayınlanan “Srebrenitsa Neden Düşmeliydi?” adlı programda, BM`nin “Bosna`daki katliama seyirci kaldığı” iddialarına ilişkin belgelere yer verildi. Belgelere göre ABD, İngiltere ve Fransa`nın Srebrenitsa`ya yönelik katliam tehditlerinden haftalar önce haberdar olduğu ancak bunu önleme yoluna gitmediği ortaya çıktı. ABD kaynaklı gizli belgeler Hollandalı eski bakan tarafından da doğrulandı. Hollanda Savunma Bakanı Joris Voorhoeve da geçtiğimiz günlerde bu anlaşmaya atıfta bulunarak “Birleşmiş Milletler, Srebrenitsa`da hava desteğine izin vermiş olsaydı, kitlesel katliamların önüne geçilebilecekti.” ifadelerini kullanmıştı.

‘ANLAŞMANIN GİZLİ  KALMASI KARARLAŞTIRILDI`

25 Mayıs 1995`te çoğunluğu İngiliz ve Fransızlardan oluşan 400 BM askerinin Sırplar tarafından rehin alınması üzerine ABD, Fransa ve İngiltere arasında 1995`te bir anlaşma yapıldı. ABD Başkanı Bill Clinton, Fransa Cumhurbaşkanı Jack Chirac ile İngiltere Başbakanı John Major arasında telefon aracılığıyla yapılan ortak mutabakatla, Sırplara karşı NATO`nun hava saldırılarının askıya alınması kararlaştırıldı. 28 Mayıs 1995`te ise üç ülkenin yetkilileri bir araya gelerek telefonda alınan kararı resmileştirerek bir anlaşma imzaladı ve anlaşmanın gizli kalması kararlaştırıldı. Bu karardan birkaç gün sonra Temmuz ayında Srebrenitsa`ya yönelik tehditler çok açık olmasına rağmen bu anlaşma gereği hava saldırısı düzenlenmedi ve 8 binden fazla Müslüman Boşnak katledildi.

Bosna iç savaşı sırasında “güvenli bölge” ilan edilen Srebrenitsa kenti, BM adına görev yapan Hollanda taburunun (Dutchbat) kontrolündeydi. Bu nedenle Hollanda, Srebrenitsa katliamı nedeniyle en fazla eleştirilen ülkelerden bir oldu.