Alınan bilgiye göre, bir süredir Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Haydarpaşa Eğitim Hastanesi`nde tedavi gören Şahinkaya, organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.
Şahinkaya`nın Özel Kalem Müdürü Engin Özkan, gazetecilere yaptığı açıklamada, geçen hafta çoklu organ yetmezliği nedeniyle hastaneye kaldırılan Şahinkaya`nın bugün saat 11.35`te hayatını kaybettiğini söyledi.
Özkan, Tahsin Şahinkaya için 11 Temmuz Cumartesi günü saat 10.00`da, 1. Ordu Komutanlığı`nda askeri tören düzenleneceğini belirtti.
Engin Özkan, Şahinkaya`nın cenazesinin aynı gün Selimiye Camisi`nde öğle vakti kılınan namazın ardından Karacaahmet Mezarlığı`ndaki aile kabristanına defnedileceğini dile getirdi.
Şahinkaya`nın öz geçmişi
Şahinkaya, 1925`de Amasya Merzifon`da doğdu. 1943`de Harp Okulu`ndan Asteğmen rütbesi ile mezun oldu. 1955`te girdiği Hava Harp Akademisi`nden 1957`de mezun olan Şahinkaya 1965`de Tuğgeneralliğe yükselerek 6`ncı Ana Jet Üs Komutanlığı`na atandı. 1969`da Tümgeneralliğe terfi eden Şahinkaya, Hava Harp Akademisi Komutanlığı`na, 1971`de Hava Kuvvetleri Komutanlığı (HKK) Harekat Daire Başkanlığı`na, 1972`de de Hava Harp Okulu Komutanlığı`na atandı.
Şahinkaya, 1973`te Korgeneralliğe yükselerek HKK İdari Kurmay Yarbaşkanlığı, 1`inci Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Cento Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Orgeneralliğe 1977`de terfi eden Şahinkaya, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği`ne atandı. 21 Ağustos 1978`de Hava Kuvvetleri Komutanlığı`na atanan Şahinkaya, 12 Eylül 1980 tarihinden sonra Milli Güvenlik Konseyi Üyeliği ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı`nı beraber yürüttü.
Evli ve 2 çocuk babası olan Şahinkaya, 6 Aralık 1983`te emekliye ayrıldı.
Yargı süreci
Kenan Evren ile 12 Eylül davası kapsamında yargılanan Şahinkaya`nın, Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi`nce 18 Haziran 2014`te verilen kararla, 21 Aralık 1979`da dönemin Başbakanına verdikleri muhtırayla anayasayı ve TBMM`yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs, 12 Eylül 1980`de de cebren Türkiye Cumhuriyeti Anayasası`nı tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül eden TBMM`yi ıskat ve cebren men suçunu işledikleri gerekçesiyle "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezasına çarptırılmasına hükmedilmişti.
Ancak, daha sonra sanıklar hakkında, zincirleme suç maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiğini belirten mahkeme heyeti, sanıkların duruşmadaki tavır ve hareketleri ile dosya kapsamı ele alınarak, takdiri indirimle bu cezayı "müebbet hapse" çevirmişti.
Evren`in vefatı sonrası 12 Eylül davasının hayatta kalan son sanığı Şahinkaya`nın ölümünün ardından, Yargıtay aşamasındaki 12 Eylül davasının düşeceği belirtildi.